NAFAKA ARTIRIM DAVASI

Nafaka Artırım Davası: Değişen Şartlar ve İhtiyaçlara Uyum Sağlama Yolu

Evlilik birliği, eşler arasında karşılıklı bakım yükümlülüğü getirir. Boşanma durumunda ise bu yükümlülük, yoksulluğa düşme riski taşıyan eş için yoksulluk nafakası, müşterek çocukların ihtiyaçları için iştirak nafakası şeklinde devam eder.

Nafaka miktarı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile nafaka talep eden eş veya çocukların ihtiyaçları gözetilerek belirlenir. Ancak, zaman içinde bu koşullar değişebilir. Örneğin, enflasyon nedeniyle hayat pahalılığı artabilir, çocukların eğitim veya sağlık giderleri yükselebilir veya nafaka ödeyen eşin gelir durumu değişebilir.

Nafaka Artırım Davası Nedir?

Nafaka artırım davası, nafaka miktarının belirlenmesinde etkili olan şartların değişmesi halinde, nafaka alacaklısı tarafından açılan bir davadır. Bu dava ile nafaka miktarının güncel koşullara ve ihtiyaçlara uygun hale getirilmesi amaçlanır.

Nafaka Artırım Davası Kimler Tarafından Açılır?

Nafaka artırım davası, sadece nafaka alacaklısı tarafından açılabilir. Yoksulluk nafakası alan eş veya çocuk adına iştirak nafakası alan ve çocuğun velayetine sahip olan eş, nafaka artırım davası açma hakkına sahiptir.

Nafaka Artırım Davası Nasıl Açılır?

Nafaka artırım davası açmak için, yetkili Aile Mahkemesi’ne bir dilekçe ile başvurmak gerekmektedir. Dilekçede, nafaka miktarının neden yetersiz kaldığına dair gerekçeler ve deliller sunulmalıdır.

Nafaka Artırım Davasında Nelere Dikkat Edilmelidir?

• Nafaka artırım davası açmadan önce, nafaka miktarının belirlenmesinde etkili olan şartların gerçekten değiştiğini kanıtlayacak deliller toplanmalıdır.
• Nafaka artırım davası, nafaka yükümlülüğü devam ettiği sürece her zaman açılabilir. Ancak, davanın haklı bir nedene dayanması önemlidir.
• Nafaka artırım davasında, mahkeme tarafların güncel ekonomik durumlarını, çocukların ihtiyaçlarını ve diğer ilgili faktörleri değerlendirerek karar verir.

Sonuç:

Nafaka artırım davası, değişen koşullar ve ihtiyaçlara uyum sağlamak için önemli bir hukuki araçtır. Nafaka miktarının yetersiz kaldığı durumlarda, nafaka alacaklıları bu dava yoluyla haklarını arayabilirler. Ancak, davanın başarılı olabilmesi için hukuki sürecin doğru yönetilmesi ve gerekli delillerin sunulması önemlidir.

Nafaka Artırım Davası Nedir?

Boşanma davalarında nafaka, tarafların ve çocukların yaşam standartlarının korunması için önemli bir unsurdur. Yoksulluk nafakası, boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek eşin korunmasına yönelikken, iştirak nafakası müşterek çocukların bakım, eğitim ve sağlık gibi giderlerinin karşılanmasını amaçlar.

Nafaka Miktarının Belirlenmesi

Her iki nafaka türünde de miktar, tarafların maddi durumları ve nafaka alacaklısının (eş veya çocuk) ihtiyaçları göz önünde bulundurularak belirlenir. Ancak zaman içinde ekonomik koşullar değişebilir, hayat pahalılığı artabilir, çocukların ihtiyaçları büyüyebilir veya nafaka ödeyenin gelir durumu değişebilir.

Nafaka artırım davası, nafaka miktarının belirlenmesinde etkili olan şartların değişmesi durumunda, nafaka alacaklısı tarafından açılan bir davadır. Bu dava ile nafaka miktarının güncel koşullara ve ihtiyaçlara uygun hale getirilmesi amaçlanır.

Kimler Nafaka Artırım Davası Açabilir?

• Yoksulluk Nafakası Alan Eş: Boşanma nedeniyle yoksulluğa düşen ve yoksulluk nafakası alan eş, nafaka artırım davası açabilir.
• Çocuğun Velayetine Sahip Eş: Müşterek çocuğun velayetine sahip olan eş, çocuk adına iştirak nafakası artırım davası açabilir.

Nafaka Artırım Davası Nasıl Açılır?

Nafaka artırım davası, yetkili Aile Mahkemesi’ne bir dilekçe ile başvurularak açılır. Dilekçede, nafaka miktarının yetersiz kaldığına dair gerekçeler ve deliller (enflasyon oranları, faturalar, eğitim giderleri vb.) sunulmalıdır.

Nafaka Artırım Davasında Nelere Dikkat Edilmelidir?

• Nafaka artırım davası, nafaka yükümlülüğü devam ettiği sürece her zaman açılabilir, ancak haklı bir nedene dayanmalıdır.
• Değişen koşulları ve artan ihtiyaçları kanıtlayacak belgeler sunulmalıdır.
• Mahkeme, tarafların güncel ekonomik durumlarını, çocukların ihtiyaçlarını ve diğer ilgili faktörleri değerlendirerek karar verir.

Nafaka Artırım Davası: Hangi Durumlarda Nafaka Miktarı Artırılabilir?

Nafaka, boşanma sonrasında maddi olarak zor durumda olan eş veya çocuğun korunmasını amaçlayan bir ödeme türüdür. Ancak, zaman içinde ekonomik koşulların değişmesi veya ihtiyaçların artması durumunda, nafaka miktarı yetersiz kalabilir. Bu gibi durumlarda, nafaka artırım davası açılarak nafakanın güncel ihtiyaçlara uygun hale getirilmesi mümkündür.

Nafaka Artırım Davası Açma Koşulları

Türk Medeni Kanunu (TMK), nafaka miktarının artırılmasına imkan veren belirli durumları düzenlemektedir:

1. Tarafların Mali Durumlarının Değişmesi: Nafaka ödeyenin gelir düzeyinde artış olması veya nafaka alanın maddi durumunun kötüleşmesi durumunda nafaka artırım davası açılabilir.
2. Hakkaniyetin Gerektirmesi: Tarafların mali durumlarında önemli bir değişiklik olmasa bile, hayat pahalılığı, çocukların büyümesi veya diğer haklı nedenlerle nafaka miktarının yetersiz kalması durumunda da nafaka artırım davası açılabilir.

Yargıtay Kararları ve ÜFE Oranı

Yargıtay, tarafların ekonomik durumlarında olağanüstü bir değişiklik olmasa bile, nafakanın Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) oranında artırılması gerektiğini kabul etmektedir. Ancak, ekonomik koşullarda meydana gelen önemli değişiklikler dikkate alınarak ÜFE oranının üzerinde bir artış da yapılabilir.

Nafaka Artırım Davasında Gerekli Belgeler ve Deliller

Nafaka artırım davası açarken, nafaka miktarının yetersiz kaldığını kanıtlayacak belgeler ve deliller sunmak önemlidir. Bu belgeler arasında şunlar yer alabilir:

• Gelir belgeleri (maaş bordrosu, kira gelirleri vb.)
• Gider belgeleri (fatura, kira kontratı, eğitim giderleri vb.)
• Enflasyon oranları
• Çocukların yaşına ve ihtiyaçlarına ilişkin belgeler (okul kayıt belgeleri, sağlık raporları vb.)

Nafaka Artırım Davası Sonucu

Mahkeme, nafaka artırım davasını incelerken tarafların güncel ekonomik durumlarını, çocukların ihtiyaçlarını ve diğer ilgili faktörleri değerlendirerek karar verir. Eğer mahkeme nafaka artırım talebini haklı bulursa, nafaka miktarını artırabilir veya yeni bir nafaka miktarı belirleyebilir.

Önemli Not: Nafaka artırım davası açmadan önce bir avukata danışmanız, sürecin doğru yönetilmesi ve haklarınızın korunması açısından önemlidir.

Anlaşmalı Boşanma Protokolünde Kararlaştırılan Nafaka Artırılabilir mi?

Anlaşmalı boşanma protokolünde, eşler yoksulluk ve iştirak nafakası miktarını, para cinsini ve ödeme şeklini belirleyebilirler. Bu protokol, mahkeme tarafından onaylandıktan sonra bağlayıcı hale gelir. Ancak, bazı durumlarda protokolde kararlaştırılan nafaka miktarının artırılması mümkün olabilir.

Nafaka Artırımı İçin Gerekli Şartlar:

• Ekonomik ve Sosyal Durumların Değişmesi: Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında, nafaka miktarının belirlendiği tarihe göre önemli bir değişiklik olması gerekmektedir. Örneğin, nafaka alan eşin işini kaybetmesi, nafaka ödeyen eşin gelir düzeyinin artması veya çocuğun eğitim masraflarının yükselmesi gibi durumlar nafaka artırımına gerekçe oluşturabilir.
• Hakkaniyet Gereği: Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında önemli bir değişiklik olmasa bile, olağanüstü durumlar veya hakkaniyet gerekçesiyle nafaka miktarının artırılması talep edilebilir. Örneğin, çocuğun ciddi bir sağlık sorunu yaşaması veya özel eğitime ihtiyaç duyması gibi durumlar bu kapsamda değerlendirilebilir.

Yargıtay Kararları ve Nafaka Artırımı:

Yargıtay içtihatlarına göre, anlaşmalı boşanma protokolünde kararlaştırılan nafaka miktarı, yukarıda belirtilen şartların gerçekleşmesi halinde artırılabilir. Ancak, protokolde belirlenen nafaka miktarının hiçbir geçerli sebep olmaksızın artırılması talep edilemez. Bu durum, hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirilir.

Örnek Yargıtay Kararı:

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 2019/4836 E., 2019/8858 K. sayılı ve 06.11.2019 tarihli kararında, anlaşmalı boşanma protokolünde kararlaştırılan iştirak nafakası miktarının, çocuğun ihtiyaçları ve babanın gelir durumu dikkate alınarak yetersiz bulunduğu ve artırılması gerektiği hükme bağlanmıştır.

Sonuç:

Anlaşmalı boşanma protokolünde kararlaştırılan nafaka miktarı, belirli şartların gerçekleşmesi durumunda artırılabilir. Nafaka artırımı talep eden taraf, bu değişiklikleri kanıtlayacak deliller sunmalıdır. Nafaka artırımı davası açmadan önce bir avukata danışmak, hukuki sürecin doğru yönetilmesi ve hak kaybının önlenmesi açısından önemlidir.

Nafakanın Artırılmasını Kim Talep Edebilir?

Nafaka artırım davası açma hakkı, kural olarak nafaka alacaklısına aittir. Nafaka alacaklısı, nafaka ödemesine hak kazanan kişidir. Bu kişiler şunlar olabilir:

• Yoksulluk Nafakası Alan Eş: Boşanma sonucunda yoksulluğa düşecek olan ve mahkeme kararıyla yoksulluk nafakasına hak kazanan eş, nafakanın artırılmasını talep edebilir.
• İştirak Nafakası Alan Çocuğun Velayetini Elinde Bulunduran Kişi: Genellikle anne olan velayet sahibi, çocuk adına iştirak nafakası alıyorsa, çocuğun ihtiyaçlarının karşılanması için nafakanın artırılmasını talep edebilir.

İstisnai Durumlar:

Bazı istisnai durumlarda, nafaka borçlusu da nafaka artırım davası açabilir. Örneğin:

• Anlaşmalı Boşanma Protokolünde Hükmedilen Nafakanın Artırılması: Anlaşmalı boşanma protokolünde belirlenen nafaka miktarı, tarafların ekonomik durumlarındaki önemli değişiklikler veya çocuğun olağanüstü ihtiyaçları nedeniyle yetersiz kalabilir. Bu durumda, nafaka borçlusu da nafaka miktarının artırılmasını talep edebilir.

Önemli Not: Nafaka artırımı talebinde bulunacak kişinin, nafaka miktarının yetersiz kaldığını kanıtlayacak deliller sunması gerekmektedir. Bu deliller, gelir ve gider belgeleri, enflasyon oranları, çocuğun eğitim veya sağlık giderlerine ilişkin belgeler gibi çeşitli unsurları içerebilir.

Nafakanın Gelecek Yıllardaki Artış Oranının Belirlenmesi: Sürekli Dava Açmaktan Kurtulmanın Yolu

Boşanma davalarında veya sonradan açılan nafaka artırım davalarında, nafakanın gelecek yıllardaki artış oranının belirlenmesi, taraflar için önemli bir konudur. Bu sayede, taraflar her yıl nafaka artırımı için tekrar tekrar dava açmak zorunda kalmazlar ve hukuki süreçlerin getirdiği maddi ve manevi yüklerden kurtulurlar.

Nafakanın Gelecek Yıllardaki Artış Oranı Nasıl Belirlenir?

Türk Medeni Kanunu’nun 176. ve 330. maddeleri, hakimin talebe bağlı olarak nafakanın gelecek yıllarda ne kadar artırılacağını karara bağlayabileceğini hükmeder. Bu artış oranı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları göz önünde bulundurularak belirlenir.

Tarafların Talebi Şartı

Nafakanın gelecek yıllardaki artış oranının belirlenmesi için, taraflardan birinin bu yönde talepte bulunması gerekmektedir. Kanun hükmü ve Yargıtay kararları da bu şartı açıkça belirtmektedir.

Örnek Yargıtay Kararı:

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 2016/3185 E., 2016/6459 K. sayılı ve 25.04.2016 tarihli kararında, nafakanın gelecek yıllardaki artışına karar verilebilmesi için tarafların talebinin gerekli olduğu açıkça ifade edilmiştir.

Nafaka Artış Oranının Belirlenmesinin Faydaları

• Sürekli Dava Açmaktan Kurtulma: Taraflar, her yıl nafaka artırımı için dava açmak zorunda kalmazlar, bu da zaman ve enerji tasarrufu sağlar.
• Öngörülebilirlik: Nafakanın gelecek yıllardaki artış oranı belirli olduğundan, taraflar gelecekteki ödemeleri daha iyi planlayabilirler.
• Hukuki Güvence: Mahkeme kararıyla belirlenen artış oranı, taraflar arasında hukuki bir güvence sağlar ve olası anlaşmazlıkları önler.

Sonuç

Nafakanın gelecek yıllardaki artış oranının belirlenmesi, hem nafaka alacaklısı hem de nafaka yükümlüsü için avantajlı bir durumdur. Bu sayede, taraflar sürekli dava açma zahmetinden kurtulurken, nafaka ödemeleri de daha öngörülebilir ve istikrarlı hale gelir. Ancak, bu imkandan yararlanabilmek için tarafların mahkemeye talepte bulunmaları gerekmektedir.

Nafaka Artırım Davası: Yetkili Mahkeme, Yargılama Usulü ve Davayı Açma Sıklığı

Nafaka artırım davası, nafaka alacaklısının değişen koşullar nedeniyle nafaka miktarının yetersiz kaldığını düşündüğü durumlarda açabileceği bir dava türüdür. Bu davada yetkili ve görevli mahkeme, yargılama usulü ve davanın açılabileceği sıklık gibi konular önem taşır.

Nafaka Artırım Davasında Yetkili ve Görevli Mahkeme:

Nafaka artırım davasında yetkili mahkeme, nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesidir. Görevli mahkeme ise Aile Mahkemesi’dir. Bu durum, hem Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6. maddesi hem de Türk Medeni Kanunu’nun 177. maddesi ile belirlenmiştir.

Nafaka Artırım Davasında Yargılama Usulü:

Nafaka artırım davaları, basit yargılama usulüne göre görülür. Bu usulde taraflar tek dilekçe ile davayı başlatır ve mahkeme, gerekli gördüğü takdirde duruşma yapmadan dosya üzerinden karar verebilir. Ancak, duruşma yapılması halinde bile nafaka artırım davaları en fazla iki duruşmada sonuçlandırılır ve duruşmalar arasında en fazla bir aylık süre bulunur.

Nafaka Artırım Davası Kaç Yılda Bir Açılır?

Nafaka artırım davasının açılması için belirli bir süre sınırı yoktur. Nafaka alacaklısı, nafaka miktarının yetersiz kaldığını düşündüğü her zaman bu davayı açabilir. Ancak, ilk nafaka artırım davasının nafaka ile ilgili kararın kesinleşmesinden sonra makul bir süre içinde açılması, kötü niyet iddialarını önlemek açısından önemlidir.

Özet:

• Yetkili Mahkeme: Nafaka alacaklısının yerleşim yeri Aile Mahkemesi
• Yargılama Usulü: Basit yargılama usulü (en fazla iki duruşma)
• Dava Açma Sıklığı: Belirli bir süre sınırı olmaksızın, ihtiyaç duyulduğunda açılabilir.

Nafaka Artırım Davasında Zamanaşımı ve Hak Düşürücü Süre

Nafaka artırım davası açmak için kanunda belirlenmiş kesin bir zamanaşımı veya hak düşürücü süre bulunmamaktadır. Nafaka devam ettiği sürece, gerekli şartlar sağlandığı takdirde herhangi bir zamanda nafaka artırım davası açılabilmektedir.

Ancak, nafaka talebinde bulunmak için belirli bir süre sınırlaması vardır. Türk Medeni Kanunu’nun 178. maddesi uyarınca, boşanma davasının sonuçlanmasının ve kararın kesinleşmesinin ardından bir yıl içerisinde nafaka talebinde bulunulmalıdır. Bu süre içerisinde talepte bulunulmaması durumunda, nafaka hakkı zamanaşımına uğrar.

Nafaka Artırım Davası ve Zamanaşımı

Nafaka artırım davası, mevcut bir nafaka hükmünün varlığına dayanır. Bu nedenle, nafaka artırım davası açmak için bir zamanaşımı süresi söz konusu değildir. Nafaka devam ettiği sürece, nafaka miktarının yetersiz kaldığı durumlarda nafaka artırım davası açılabilir.

İlk Nafaka Talebi İçin Zamanaşımı

Boşanma davasının kesinleşmesinden itibaren bir yıl içinde nafaka talebinde bulunulmaması durumunda, nafaka hakkı zamanaşımına uğrar ve bu tarihten sonra nafaka talebinde bulunulamaz.

Sonuç:

Nafaka artırım davası açmak için herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süre bulunmamaktadır. Ancak, ilk nafaka talebinin boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren bir yıl içinde yapılması gerekmektedir. Aksi takdirde, nafaka hakkı zamanaşımına uğrar.

Nafaka Artırım Davası: Süreç, Reddedilme Durumu ve Sonuçları

Nafaka artırım davaları, nafaka alacaklısının değişen koşullar nedeniyle mevcut nafaka miktarının yetersiz kaldığını düşündüğü durumlarda başvurduğu bir hukuki yoldur. Bu davalar, basit yargılama usulüne tabi olduğu için diğer davalara kıyasla daha hızlı sonuçlanır. Ancak, süreç yine de mahkemenin yoğunluğuna ve davanın özelliklerine göre değişiklik gösterebilir.

Nafaka Artırım Davasının Süresi

Nafaka artırım davalarında genellikle iki veya üç duruşma yapılır. Duruşmalar arasında kural olarak bir aylık süre olması gerekse de, bazı zorunlu durumlar bu sürenin değişmesine neden olabilir. Genel olarak, nafaka artırım davalarının 6-8 ay gibi bir sürede sonuçlanması beklenir.

Nafaka Artırım Davasının Reddi

Nafaka artırım davası, Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde düzenlenen hakkaniyet ilkesi ve tarafların ekonomik durumları göz önünde bulundurularak değerlendirilir. Hakim, gerekli incelemeleri yaptıktan sonra nafaka borçlusunun ekonomik durumunda bir iyileşme olmadığını tespit ederse, nafaka artırım talebini reddedebilir.

Davacı, nafaka miktarının yetersiz kaldığını kanıtlayacak yeterli delil sunamadığı takdirde de davanın reddedilmesi söz konusu olabilir. Bu durumda, nafaka miktarı daha önce belirlenen miktar üzerinden devam eder.

Nafaka Artırım Davası Sonucu

Nafaka artırım davası sonucunda mahkeme, aşağıdaki kararlardan birini verebilir:

• Nafaka Artırımına Karar Verilmesi: Mahkeme, nafaka alacaklısının talebini haklı bulursa, nafaka miktarını artırabilir veya yeni bir nafaka miktarı belirleyebilir.
• Nafaka Artırım Talebinin Reddedilmesi: Mahkeme, nafaka alacaklısının talebini haklı bulmazsa, nafaka miktarında herhangi bir değişiklik yapmaz.
• Nafakanın Kaldırılması: Bazı durumlarda, mahkeme nafaka yükümlülüğünün ortadan kalkmasına veya azalmasına karar verebilir.

Önemli Not: Nafaka artırım davası açmadan önce bir avukata danışmanız, sürecin doğru yönetilmesi ve haklarınızın korunması açısından önemlidir.

Nafaka Artırım Davaları: Çocuk, Yoksulluk ve Tedbir Nafakası İçin Ayrıntılı Rehber

Nafaka, boşanma sürecinde veya sonrasında maddi olarak zor durumda olan eş veya çocuğun korunmasını amaçlayan bir ödeme türüdür. Ancak zaman içinde ekonomik koşullar değişebilir ve nafaka miktarı yetersiz kalabilir. Bu gibi durumlarda nafaka artırım davası açılarak nafakanın güncel ihtiyaçlara uygun hale getirilmesi mümkündür.

Çocuğun Nafaka Artırım Davası

Çocuğun velayetini alan ebeveyn, çocuğun ihtiyaçlarının karşılanmasında yetersiz kalan iştirak nafakasının artırılması için dava açabilir. Türk Medeni Kanunu madde 182/3’e göre, velayeti kendisine verilmeyen eş de çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.

• Dava Dilekçesi ve Delil Sunumu: Davacı, çocuğun artan giderlerini (eğitim, sağlık, giyim, vs.) kanıtlayan fatura, makbuz gibi belgeleri dava dilekçesine ekleyerek sunmalıdır.
• Basit Yargılama Usulü: Çocuğun nafaka artırım davası basit yargılama usulüne göre hızlıca sonuçlandırılabilir.

Yoksulluk Nafakası Artırım Davası

Boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek eş, kusuru daha az ise diğer eşten yoksulluk nafakası talep edebilir. Paranın değer kaybı veya tarafların ekonomik durumlarındaki değişiklikler, yoksulluk nafakası artırım davası açılmasına neden olabilir.

• Dava Dilekçesi ve İspat: Nafaka alan eş, ekonomik durumunun kötüleştiğini veya nafaka miktarının yetersiz kaldığını kanıtlayan belgelerle dava açmalıdır.
• Tek Seferde Ödenen Nafaka İstisnası: Yoksulluk nafakası tek seferde ödenmişse, artırım davası açılamaz.

Tedbir Nafakası Artırım Davası

Boşanma veya ayrılık davası sürerken, eşlerden birinin veya çocuğun geçimi için tedbir nafakası ödenebilir. Bu nafaka da ekonomik koşulların değişmesiyle yetersiz kalabilir.

• Dava Açma Yetkisi ve Yeri: Tedbir nafakası alan eş, davayı boşanma veya ayrılık davasının görüldüğü mahkemede açmalıdır.
• Hâkimin Değerlendirmesi: Hâkim, tarafların güncel ekonomik durumlarını değerlendirerek tedbir nafakası miktarını artırıp artırmayacağına karar verir.

Sonuç:

Nafaka artırım davaları, değişen yaşam koşullarına uyum sağlamak ve nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılamak için önemli bir hukuki araçtır. Ancak her nafaka türü için farklı usuller ve yetkili mahkemeler bulunmaktadır. Bu nedenle, bir avukattan hukuki destek almak, sürecin doğru yönetilmesi ve hak kaybının önlenmesi açısından kritik öneme sahiptir.

Nafaka Artırım Davası Mahkeme Masrafları (2024)

Nafaka artırım davası açmayı düşünenler için mahkeme masrafları önemli bir konudur. Bu masraflar, davanın türüne, davanın açıldığı mahkemeye ve davanın gidişatına göre değişiklik gösterebilir. Ancak, genel olarak nafaka artırım davasında karşılaşılabilecek bazı temel masraflar şunlardır:

Sabit Masraflar:

• Başvuru Harcı: 269,85 TL (2024 yılı için)
• Gider Avansı: 1.120,00 TL (2024 yılı için)
• Peşin Harç: 269,85 TL (2024 yılı için)
• Vekalet Pulu ve Vekalet Harcı: 98,90 TL (2024 yılı için)

Değişken Masraflar:

• Tebligat Gideri: Dava dilekçesi ve diğer belgelerin karşı tarafa tebliğ edilmesi için ödenen ücret. Bu ücret, tebligatın yapılacağı adrese ve tebligat sayısına göre değişebilir. Genellikle 700 TL civarındadır.
• Bilirkişi Ücreti: Mahkeme, nafaka miktarının belirlenmesi için bilirkişi incelemesi talep edebilir. Bilirkişi ücreti, bilirkişinin uzmanlık alanına ve yapacağı çalışmaya göre değişir. Genellikle 770 TL civarındadır.
• Keşif Gideri: Mahkeme, tarafların mal varlıklarını veya yaşam koşullarını yerinde incelemek için keşif kararı verebilir. Keşif gideri, keşfin yapılacağı yere ve keşif süresine göre değişir. Genellikle 1912,35 TL civarındadır.
• Tanık Gideri: Tanıkların duruşmaya gelmesi için ödenen yolluk ve yevmiye gibi masraflar. Genellikle 80 TL civarındadır.
• Diğer İş ve İşlemler: Dava sürecinde ortaya çıkabilecek diğer masraflar (fotokopi, posta masrafları vb.). Genellikle 150 TL civarındadır.

Toplam Tahmini Maliyet:

Yukarıda belirtilen masraflar göz önünde bulundurulduğunda, nafaka artırım davasının toplam maliyeti yaklaşık olarak 5370,95 TL civarında olabilir. Ancak, bu rakam sadece tahmini bir değer olup, davanın özelliklerine göre değişiklik gösterebilir.

Önemli Notlar:

• Avukatlık ücretleri bu masraflara dahil değildir. Avukatlık ücretleri, avukatın deneyimine, davanın karmaşıklığına ve diğer faktörlere göre değişebilir.
• Mahkeme, davanın sonucunda masrafları kaybeden tarafa yükleme kararı verebilir. Ancak, bu durum her zaman garanti değildir.

Nafaka artırım davası açmadan önce bir avukata danışarak detaylı bilgi almanız ve masraflar konusunda net bir hesaplama yapmanız önemlidir.

Nafaka Artırım Davası Avukatlık Ücretleri (2023-2024)

Nafaka artırım davası açmayı düşünenler için avukatlık ücretleri de önemli bir maliyet kalemidir. Avukatlık ücretleri, Türkiye Barolar Birliği tarafından yayınlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre belirlenir. Ancak, bu tarifedeki ücretler sadece asgari tutarlardır ve avukatlar, davanın karmaşıklığına, çalışma süresine ve diğer faktörlere göre daha yüksek ücretler talep edebilirler.

2023-2024 Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne Göre Nafaka Artırım Davası Avukatlık Ücreti:

Türkiye Barolar Birliği’nin yayınladığı 2023-2024 Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre, nafaka artırım davası için avukatlık ücreti en az 17.900 TL olarak belirlenmiştir. Ancak, bu miktar sadece bir asgari tutardır ve bağlayıcı değildir.

Avukatlık Ücretini Etkileyen Faktörler:

• Davanın Karmaşıklığı: Dava ne kadar karmaşık ve uzun süreli olursa, avukatlık ücreti de o kadar yüksek olabilir.
• Avukatın Deneyimi ve Uzmanlığı: Deneyimli ve uzman bir avukat, daha yüksek bir ücret talep edebilir.
• Taraflar Arasındaki Anlaşma: Avukat ve müvekkil arasında, asgari ücret tarifesinin üzerinde bir ücret konusunda anlaşma yapılabilir.

Avukatlık Ücreti Ödeme Şekli:

Avukatlık ücreti, peşin veya taksitler halinde ödenebilir. Ödeme şekli, avukat ile müvekkil arasındaki anlaşmaya bağlıdır.

Önemli Notlar:

• Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne Türkiye Barolar Birliği’nin web sitesinden ulaşabilirsiniz.
• Nafaka artırım davası açmadan önce birden fazla avukattan ücret teklifi almanız ve karşılaştırmanız faydalı olacaktır.
• Avukatla yapacağınız sözleşmede, ücretin neleri kapsadığı ve ödeme koşullarının açıkça belirtildiğinden emin olmalısınız.

Sonuç:

Nafaka artırım davası avukatlık ücretleri, Türkiye Barolar Birliği tarafından belirlenen asgari ücret tarifesine tabidir. Ancak, avukatlar bu tarifenin üzerinde ücret talep edebilirler. Ücret konusunda avukatla önceden anlaşmak ve sözleşme yapmak önemlidir.

Nafaka Artış Hesaplaması: Yöntemler ve Yargıtay Kararları

Nafaka miktarının artırılması, zaman içinde değişen ekonomik koşullar ve ihtiyaçlar nedeniyle önemli bir konudur. Nafaka artış oranı belirlenirken, tarafların istekleri, enflasyon oranları ve yasal faiz oranları gibi çeşitli faktörler göz önünde bulundurulabilir.

Nafaka Artış Oranı Belirleme Yöntemleri

Nafaka artış oranı, aşağıdaki yöntemlerden biri kullanılarak belirlenebilir:

1. Tarafların Anlaşması: Taraflar, nafaka artırım davası açmadan önce kendi aralarında bir anlaşma yaparak nafaka artış oranını belirleyebilirler. Bu oran genellikle yıllık bir yüzde olarak ifade edilir.
2. 12 Aylık ÜFE Miktarı: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) 12 aylık ortalaması, nafaka artış oranı olarak kullanılabilir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2013/1557 E. – 2015/2021 K. sayılı kararı da bu yöntemi desteklemektedir.
3. Yasal Faiz Miktarı: Yasal faiz oranı da nafaka artış oranı olarak kullanılabilir. Ancak, bu yöntem günümüzde daha az tercih edilmektedir.

Nafaka Artış Oranı Uygulaması

Nafaka artış oranı, genellikle nafakanın bağlandığı tarihten itibaren her yılın aynı ayında uygulanır. Örneğin, nafaka Ocak 2023’te bağlandıysa, her yıl Ocak ayında TÜİK tarafından açıklanan ÜFE oranında artırılır.

Önemli Notlar:

• Nafaka artış oranı belirlenirken, çocuğun veya nafaka alacaklısının ihtiyaçları ve nafaka yükümlüsünün ödeme gücü de dikkate alınmalıdır.
• Taraflar, nafaka artış oranını belirlerken bir avukattan hukuki destek alabilirler.
• Nafaka artış oranı, mahkeme kararıyla da belirlenebilir. Bu durumda, mahkeme tarafların durumunu ve delilleri değerlendirerek uygun bir artış oranı belirler.

Sonuç:

Nafaka artış hesaplaması, nafaka alacaklısının ve çocuğun yaşam standartlarının korunması için önemlidir. Tarafların anlaşması, ÜFE oranı veya yasal faiz oranı gibi farklı yöntemlerle nafaka artış oranı belirlenebilir.

Nafaka Artırım Davası: Sıkça Sorulan Sorular (2024)

1. Nafaka artırım davası hangi şartlarda açılır?

Nafaka artırım davası, nafaka miktarının belirlenmesinde etkili olan şartların değişmesi halinde açılabilir. Bu şartlar şunlardır:

• Tarafların mali durumlarının değişmesi: Nafaka ödeyenin gelirinin artması veya nafaka alanın gelirinin azalması gibi durumlar.
• Çocuğun ihtiyaçlarının artması: Çocuğun yaşının büyümesi, eğitim veya sağlık giderlerinin artması gibi durumlar.
• Enflasyon: ÜFE (Üretici Fiyat Endeksi) oranındaki artışlar nedeniyle nafakanın alım gücünün düşmesi.

2. 1 çocuğun nafakası ne kadar 2024?

Çocuk nafakası (iştirak nafakası) miktarı, çocuğun yaşı, ihtiyaçları, anne ve babanın gelir durumu gibi birçok faktöre bağlı olarak değişir. 2024 yılı için net bir rakam vermek mümkün değildir. Ancak, mahkemeler genellikle asgari ücretin belirli bir yüzdesi üzerinden nafaka miktarı belirlemektedir.

3. Nafaka artırım davası kaç para?

Nafaka artırım davasının maliyeti, mahkeme harçları, avukatlık ücretleri ve diğer masraflardan oluşur. Mahkeme harçları her yıl güncellenirken, avukatlık ücretleri avukatın deneyimine ve davanın karmaşıklığına göre değişir. 2024 yılı için nafaka artırım davası açmanın yaklaşık maliyeti 5.000 TL ile 10.000 TL arasında değişebilir.

4. Nafaka artırım davası kaç duruşma sürer?

Nafaka artırım davaları genellikle basit yargılama usulüne göre görülür ve ortalama 2-3 duruşmada sonuçlanır. Ancak, davanın karmaşıklığına ve tarafların uzlaşma durumuna göre duruşma sayısı artabilir.

5. Nafaka artırım davasında hakim ne sorar?

Nafaka artırım davasında hakim, tarafların gelir ve giderlerini, çocuğun ihtiyaçlarını, nafaka miktarının belirlendiği tarihten bu yana meydana gelen değişiklikleri ve diğer ilgili hususları sorabilir. Tarafların sunduğu deliller ve tanık beyanları da dikkate alınarak karar verilir.

6. 20 bin TL maaş alan ne kadar nafaka verir?

Nafaka miktarı, sadece maaş üzerinden değil, tarafların tüm gelir ve giderleri ile çocuğun ihtiyaçları göz önünde bulundurularak belirlenir. 20 bin TL maaş alan bir kişinin ne kadar nafaka vereceği, diğer gelirleri, giderleri ve çocuğun ihtiyaçlarına göre değişebilir.

7. 30 bin TL maaş alan ne kadar nafaka öder?

Benzer şekilde, 30 bin TL maaş alan bir kişinin ödeyeceği nafaka miktarı da diğer gelirleri, giderleri ve çocuğun ihtiyaçlarına göre değişir. Mahkeme, tüm bu faktörleri değerlendirerek adil bir nafaka miktarı belirler.

8. Nafaka her yıl yüzde kaç artar?

Nafaka artış oranı, genellikle TÜİK tarafından açıklanan ÜFE oranında belirlenir. Ancak, mahkeme tarafların ekonomik durumlarına ve çocuğun ihtiyaçlarına göre farklı bir artış oranı da belirleyebilir.

9. Erkek hangi durumlarda nafaka ödemez?

Erkek, aşağıdaki durumlarda nafaka ödemeyebilir:

• Çocuğun velayeti kendisine verilmişse: Velayet kendisinde olan eş, çocuğun bakımını üstlendiği için karşı taraftan nafaka talep edemez.
• Nafaka alacaklısı eşin yeniden evlenmesi: Yoksulluk nafakası alan eşin yeniden evlenmesi durumunda, nafaka yükümlülüğü sona erer.
• Çocuğun 18 yaşını doldurması veya eğitiminin tamamlanması: Çocuğun 18 yaşını doldurması veya eğitimini tamamlaması durumunda, iştirak nafakası yükümlülüğü sona erer. Ancak, bazı durumlarda (örneğin, çocuğun yükseköğrenim görmesi) iştirak nafakası devam edebilir.

Önemli Not: Nafaka ile ilgili her türlü soru ve sorununuz için bir avukata danışmanız önemlidir. Avukatınız, size özel durumunuza göre en doğru hukuki danışmanlığı sağlayacaktır.

Nafaka Artırım Davası Dilekçesi Örneği

Nöbetçi Aile Mahkemesine

Davacı: [Davacı Adı Soyadı] (T.C. Kimlik No: [T.C. Kimlik Numarası])

Adres: [Davacının Adresi]

Vekili: Av. [Avukatın Adı Soyadı]

Davalı: [Davalı Adı Soyadı] (T.C. Kimlik No: [T.C. Kimlik Numarası])

Adres: [Davalının Adresi]

Dava Konusu: Nafakanın Artırılması

AÇIKLAMALAR

Müvekkilim ile davalı, [Evlilik Tarihi] tarihinde evlenmiş olup, [Mahkeme Adı]’nın [Esas No] Esas, [Karar No] Karar sayılı ilamı ile boşanmışlardır. Karar kesinleşmiş olup müşterek çocuk [Çocuğun Adı Soyadı]’nın velayeti müvekkilime verilmiştir.

Boşanma kararı ile müşterek çocuk lehine [Nafaka Miktarı] TL iştirak nafakasına karar verilmiştir. [Yıl] yılında takdir edilen nafaka, bu tarihe kadar aynen devam etmiştir. Ancak, müvekkilim [Gerekçe – Örneğin, işsiz kalması, çocuğun özel ihtiyaçlarının artması vb.] nedeniyle çocuğun artan ihtiyaçlarını karşılayamaz duruma gelmiştir. Buna karşılık, davalının işi ve geliri bulunmakta olup, o tarihten itibaren aylık geliri her sene artmaktadır.

Bu durumlar altında, önceki nafaka miktarı yetersiz hale gelmiş ve [Yeni Nafaka Miktarı] TL’ye artırılması gerekmektedir.

İDDİANIN DAYANAĞI OLAN VAKILAR

• Müvekkilim ile davalı, [Mahkeme Adı]’nın [Esas No] Esas, [Karar No] Karar sayılı kararı ile boşanmış ve müşterek çocuğun velayeti müvekkilime verilerek [Nafaka Miktarı] TL iştirak nafakasına hükmedilmiştir.
• Müşterek çocuk müvekkilimin yanında kaldığı için ve ihtiyaçları arttığı için [Yıl] yılında hükmedilen nafaka miktarı yetersiz olup artırılması gerekmektedir. Davalının bu artışı karşılayacak mali gücü bulunmaktadır.
• Davalı, müşterek çocuk için aylık [Nafaka Miktarı] TL iştirak nafakası ödemektedir. Boşanma kararının kesinleşmesinden sonraki süreçte enflasyon oranı yüzde [Enflasyon Oranı] artmıştır. Bu nedenle, müvekkilin alım gücü düşmüş ve müşterek çocuğun ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanmaktadır.
• Müşterek çocuğun aylık giderleri [Gider Miktarı] TL’nin üzerindedir ve müvekkilim bu giderlere artık yetişememektedir.

DELİLLER

• [Mahkeme Adı]’nın [Esas No] Esas, [Karar No] Karar sayılı ilamı
• Tanık beyanları
• Mali durum araştırması
• Nüfus kayıtları
• Ekonomik ve sosyal durum araştırmaları
• Müşterek çocuğun giderlerine ilişkin deliller (fatura, makbuz vb.)
• Banka kayıtları
• Belgeler
• WhatsApp konuşma kayıtları, mesajlar
• Bilirkişi raporu (gerekirse)
• Kanunen ikamesi mümkün diğer her türlü hukuki delil

HUKUKİ SEBEPLER

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu m. 176 ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ilgili hükümleri

SONUÇ VE TALEP

Yukarıda arz edilen nedenlerle, işbu davanın kabulü ile;

• Tarafların müşterek çocuğu [Çocuğun Adı Soyadı] için [Mahkeme Adı]’nın [Esas No] Esas, [Karar No] Karar sayılı kararı ile takdir edilen [Nafaka Miktarı] TL iştirak nafakasının, [Yeni Nafaka Miktarı] TL’ye çıkarılarak, [Talep Edilen Tarih] tarihinden geçerli olmak üzere her ay davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
• Yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep ederiz.

[Tarih]

[Davacı Vekili İmza ve Kaşe]