VELAYET NEDİR? ORTAK VELAYET NEDİR?
Velayet Davası: Çocuğun Üstün Yararı
Velayet, çocuğun bakım, eğitim, sağlık ve diğer tüm ihtiyaçlarının karşılanması ve çocuğun gelişiminin sağlanması için anne ve babaya verilen hak ve yükümlülükler bütünüdür. Türk Medeni Kanunu, çocuğun üstün yararını gözeterek velayet düzenlemelerini yapmıştır.
Velayet Nedir?
Velayet, bir çocuğun bakım, eğitim, sağlık ve genel refahını sağlamak için anne ve babaya kanunen verilen hak ve sorumluluklar bütünüdür.
Velayet hakkı, çocuğun üstün yararını gözeterek kullanılır ve çocuğun fiziksel, duygusal ve zihinsel gelişimini desteklemeyi amaçlar. Velayeti elinde bulunduran ebeveyn, çocuğun nerede yaşayacağına, eğitimine, sağlık hizmetlerine ve diğer önemli kararlara karar verme yetkisine sahiptir.
Velayet hakkı aynı zamanda bir sorumluluktur. Ebeveynler, çocuklarına sevgi dolu ve güvenli bir ortam sağlamak, temel ihtiyaçlarını karşılamak ve onların sağlıklı bir şekilde büyümelerine yardımcı olmakla yükümlüdürler.
Velayetin kapsamına şunlar girer:
- Çocuğun bakımını sağlama: Beslenme, barınma, giyinme gibi temel ihtiyaçlarını karşılama.
- Çocuğun eğitimini sağlama: Okul kaydı, ders takibi, eğitim masraflarını karşılama.
- Çocuğun sağlığını koruma: Sağlık kontrollerini yaptırma, tedavi ettirme, sağlıklı bir yaşam tarzı sunma.
- Çocuğun güvenliğini sağlama: Her türlü tehlikeden koruma, güvenli bir ortamda yetiştirme.
- Çocuğu temsil etme: Çocuğun hukuki işlemlerinde ve resmi kurumlarda temsil etme.
Velayet, çocuğun gelişimi ve refahı için hayati öneme sahip bir haktır ve sorumluluktur. Ebeveynler, bu hakkı ve sorumluluğu çocuğun üstün yararını gözeterek kullanmalıdırlar.
Velayet Kimde Olur?
Velayetin kimde olacağı, anne ve babanın medeni durumuna göre değişiklik gösterir:
1. Evli Olmayan Anne ve Baba:
- Çocuk, evlilik dışı doğmuşsa, velayet anneye aittir.
- Ancak, çocuğun menfaati gerektiriyorsa, mahkeme velayeti babaya verebilir. Bu durumda, babanın çocuğa bakabilecek durumda olması, çocuğun ihtiyaçlarını karşılayabilecek maddi imkanlara sahip olması ve çocuğun gelişimini sağlayabilecek bir ortam sunması gibi faktörler dikkate alınır.
2. Evli Anne ve Baba:
- Anne ve baba evli ise, ortak velayet söz konusudur. Yani, anne ve baba birlikte çocuğun velayetini kullanırlar ve çocuğun bakım ve eğitimi konusunda birlikte karar alırlar.
- Anne ve baba birlikte yaşamıyor ancak evli ise, mahkeme velayeti geçici olarak eşlerden birine verebilir. Bu kararı verirken, çocuğun yaşı, cinsiyeti, sağlık durumu, anne ve babanın ekonomik durumu, çocuğun kardeşleri ile olan ilişkisi gibi faktörler göz önünde bulundurulur.
3. Boşanma Halinde Velayet:
- Boşanma durumunda, velayet genellikle çocuğun kendisine bırakıldığı tarafa verilir. Mahkeme, velayeti belirlerken çocuğun üstün yararını gözetir ve çocuğun yaşı, cinsiyeti, sağlık durumu, anne ve babanın ekonomik durumu, çocuğun kardeşleri ile olan ilişkisi gibi faktörleri dikkate alır.
- Son yıllarda, anlaşmalı boşanmalarda veya yabancılık unsuru içeren boşanmalarda ortak velayet uygulaması da yaygınlaşmaktadır. Bu durumda, anne ve baba boşansalar bile çocuğun velayetini birlikte kullanmaya devam ederler.
4. Eşlerden Birinin Ölümü Halinde:
- Eşlerden biri ölürse, sağ kalan eş velayeti alır.
Velayet Davası Nasıl Açılır?
Velayet davası, aile mahkemesinde açılır. Aile mahkemesinin bulunmadığı yerlerde ise asliye hukuk mahkemesi görevlidir. Dava dilekçesinde, velayet talebinin yanı sıra, çocuğun yaşı, cinsiyeti, sağlık durumu, anne ve babanın ekonomik durumu, çocuğun kardeşleri ile olan ilişkisi gibi çocuğun üstün yararını ilgilendiren tüm bilgiler yer almalıdır.
Velayet Davasında Dikkat Edilmesi Gerekenler
Uzlaşma: Mümkünse, çocuğun velayeti konusunda anne ve baba arasında uzlaşma sağlanması, çocuğun ruh sağlığı açısından önemlidir.
Çocuğun üstün yararı: Velayet davasında en önemli kriter, çocuğun üstün yararıdır. Mahkeme, tüm kararlarını çocuğun fiziksel, duygusal ve zihinsel gelişimi için en iyi olanı sağlayacak şekilde verir.
Delil sunma: Velayet talebinizi destekleyen delilleri (tanık ifadeleri, raporlar, vb.) mahkemeye sunmanız önemlidir.
Ortak Velayet Nedir?
Ortak velayet, çocuğun hem anne hem de babasının velayet haklarını birlikte kullanması anlamına gelir. Türk Medeni Kanunu’nda, evlilik birliği devam ettiği sürece ortak velayet esastır. Yani, anne ve baba evli oldukları sürece çocuğun velayetini birlikte kullanırlar ve çocuğun bakım, eğitim ve diğer tüm ihtiyaçları konusunda birlikte karar alırlar.
Boşanma Sonrası Ortak Velayet
Eskiden boşanma durumunda velayet tek bir ebeveyne verilirken, son yıllarda anlaşmalı boşanmalarda ve yabancılık unsuru içeren boşanmalarda ortak velayet uygulaması yaygınlaşmaktadır.
Yargıtay Kararları Işığında Ortak Velayet
Yargıtay, özellikle yabancılık unsuru içeren boşanma davalarında, tarafların ortak velayet konusunda anlaşmaları halinde, yabancı mahkeme kararlarının tanınması gerektiği yönünde kararlar vermektedir. Bu kararlar, Türk hukuk sisteminde ortak velayet uygulamasının önünü açmaktadır.
Ortak Velayetin Avantajları
- Çocuğun her iki ebeveyniyle de sağlıklı bir ilişki sürdürmesi: Ortak velayet, çocuğun hem annesiyle hem de babasıyla düzenli olarak görüşmesini ve her iki ebeveynin de çocuğun hayatında aktif rol almasını sağlar.
- Ebeveynlerin sorumluluk paylaşımı: Ortak velayet, anne ve babanın çocuğun bakım ve eğitim yükümlülüklerini paylaşmasını ve çocuğun ihtiyaçlarını birlikte karşılamasını sağlar.
- Çocuğun psikolojik sağlığına olumlu etkisi: Ortak velayet, çocuğun boşanma sürecinde yaşadığı stresi ve travmayı azaltmaya yardımcı olabilir ve çocuğun daha sağlıklı bir psikolojik gelişim göstermesini sağlayabilir.
Ortak Velayetin Şartları
Ortak velayetin uygulanabilmesi için bazı şartların sağlanması gerekir:
- Tarafların anlaşması: Anne ve babanın ortak velayet konusunda anlaşmaları esastır.
- Çocuğun üstün yararı: Ortak velayet, her zaman çocuğun üstün yararına olmalıdır.
- Ebeveynlerin iş birliği yapabilme yeteneği: Ortak velayet, anne ve babanın çocuğun ihtiyaçları konusunda etkili bir şekilde iletişim kurabilmelerini ve birlikte karar alabilmelerini gerektirir.
Geçici Velayet Nedir?
Geçici velayet, boşanma davası sürecinde, çocuğun üstün yararını korumak ve ona istikrarlı bir ortam sağlamak amacıyla velayetin geçici olarak anne veya babadan birine verilmesidir.
Geçici Velayetin Önemi
Boşanma süreci, çocuklar için zorlu ve belirsiz bir dönem olabilir. Geçici velayet, bu belirsizliği azaltarak çocuğun güvenli ve istikrarlı bir ortamda kalmasını sağlar. Ayrıca, çocuğun ihtiyaçlarının düzenli olarak karşılanmasını ve eğitim ve gelişiminin aksamamasını da sağlar.
Geçici Velayet Nasıl Belirlenir?
Geçici velayet, aile mahkemesi tarafından verilen bir kararla belirlenir. Mahkeme, geçici velayete karar verirken çocuğun üstün yararını gözetir ve aşağıdaki faktörleri dikkate alır:
- Çocuğun yaşı
- Çocuğun cinsiyeti
- Çocuğun sağlık durumu
- Çocuğun eğitim durumu
- Çocuğun tercihi (8 yaş ve üzeri)
- Anne ve babanın ekonomik durumu
- Anne ve babanın yaşam koşulları
- Anne ve babanın çocukla olan ilişkisi
- Anne ve babanın çocuğa ayırabileceği zaman
Geçici Velayetin Kapsamı
Geçici velayeti alan ebeveyn, çocuğun bakımı, eğitimi, sağlığı ve diğer tüm ihtiyaçlarını karşılamakla yükümlüdür. Ayrıca, çocuğu temsil etme ve çocuğun adına karar alma yetkisine de sahiptir.
Geçici Velayetin Sona Ermesi
Geçici velayet, boşanma davasının kesinleşmesiyle sona erer. Boşanma davası sonunda, mahkeme çocuğun velayetini anneye, babaya veya her ikisine ortak olarak verebilir.
Geçici Velayet ve Kişisel İlişki
Geçici velayeti almayan ebeveyn, çocukla kişisel ilişki kurma hakkına sahiptir. Mahkeme, kişisel ilişkinin zamanını, süresini ve şeklini belirler.
Boşanmada Çocuğun Velayeti Kime Verilir?
Boşanma sürecinde belki de en hassas konulardan biri, çocuğun velayetinin kime verileceğidir. Türk hukuk sistemi, bu konuda çocuğun üstün yararını esas alır ve velayeti belirlerken çocuğun fiziksel, duygusal ve zihinsel gelişimi için en uygun ortamı sağlayacak ebeveyni tercih eder.
Velayet Belirlenirken Nelere Dikkat Edilir?
Velayet davasında hakim, çocuğun velayetini hangi tarafa vereceğine karar verirken aşağıdaki faktörleri dikkate alır:
Çocuğa İlişkin Faktörler:
- Yaşı: Küçük yaştaki çocuklar genellikle annelerine verilirken, yaş ilerledikçe çocuğun fikri de dikkate alınır.
- Cinsiyeti: Cinsiyet tek başına belirleyici bir faktör olmasa da, ergenlik dönemindeki kız çocuklarının annelerine, erkek çocuklarının babalarına verilmesi eğilimi olabilir.
- Sağlığı: Çocuğun özel bir sağlık durumu varsa, hangi ebeveynin bu durumla daha iyi ilgilenebileceği değerlendirilir.
- Eğitim durumu: Çocuğun okul başarısı, devamlılığı ve hangi ebeveynin eğitimiyle daha yakından ilgilendiği göz önünde bulundurulur.
- Alışkanlıkları: Çocuğun günlük rutini, sosyal çevresi ve alıştığı yaşam tarzı değiştirilmemeye çalışılır.
- Kardeşleri: Mümkünse kardeşlerin ayrılmaması ve aynı ebeveyn yanında kalması sağlanır.
Ebeveynlere İlişkin Faktörler:
- Velayet talebi: Hangi ebeveynin velayet talebinde bulunduğu ve bu talebin gerekçeleri değerlendirilir.
- Ekonomik durum: Ebeveynlerin maddi imkanları, çocuğa uygun bir yaşam standardı sağlayıp sağlayamayacakları incelenir.
- Meslek ve çalışma saatleri: Ebeveynlerin meslekleri ve çalışma saatleri, çocuğa yeterince zaman ayırıp ayıramayacaklarını etkiler.
- Yaşam ortamı: Ebeveynlerin yaşadığı evin büyüklüğü, konumu, güvenliği ve çocuğun ihtiyaçlarına uygunluğu değerlendirilir.
- Davranışları: Ebeveynlerin çocuğa karşı tutumu, sevgisi, ilgisi, şefkati ve çocuğa kötü davranıp davranmadığı incelenir.
- Psikolojik durumu: Ebeveynlerin ruh sağlığı, çocuğun gelişimini olumsuz etkileyip etkilemeyeceği değerlendirilir.
- Bağımlılıkları: Alkol, uyuşturucu gibi bağımlılıkları olan ebeveynler, çocuğun velayetini alma konusunda dezavantajlı olabilir.
- Sosyal çevre: Ebeveynlerin arkadaşları, aileleri ve sosyal çevreleri, çocuğun gelişimi üzerinde etkili olabilir.
Diğer Faktörler:
- Çocuğun görüşü: 12 yaşını doldurmuş çocuğun velayeti konusunda kendi fikri de alınır, ancak hakim çocuğun görüşüne bağlı değildir.
- Uzman görüşü: Gerektiğinde pedagog, psikolog gibi uzmanlardan rapor alınarak çocuğun üstün yararı tespit edilmeye çalışılır.
Hakimin Takdir Yetkisi
Hakim, yukarıdaki faktörleri değerlendirerek ve çocuğun üstün yararını gözeterek velayete karar verir. Kanun, hakimin bu konuda geniş bir takdir yetkisine sahip olduğunu belirtir. Yani, taraflar arasında velayete ilişkin bir anlaşma olsa bile, hakim farklı bir karar verebilir. Hatta, velayeti anne ve babanın hiçbirine vermeyip çocuğu bir vasiye de teslim edebilir.
Kardeşlerin Velayeti: Birlikte mi Ayrı mı?
Boşanma davalarında birden fazla çocuk varsa, velayetin belirlenmesi daha da hassas bir konu haline gelir. Türk hukuk sistemi, bu durumda da çocukların üstün yararını gözetir ve kardeşlerin birlikte kalmasını önceliklendirir. Ancak, her durumun kendine özgü dinamikleri olduğu için, bazı durumlarda kardeşlerin velayetinin farklı taraflara verilmesi de söz konusu olabilir.
Yargıtay’ın “Kardeşlerin Birbirinden Ayrılmaması İlkesi”
Yargıtay, uzun yıllardır içtihatlarında “kardeşlerin birbirinden ayrılmaması ilkesi”ni benimsemiştir. Bu ilkeye göre, kardeşlerin aynı ebeveyn yanında kalması, onların psikolojik gelişimleri, sosyal uyumları ve kardeşlik bağlarının güçlenmesi açısından önemlidir.
Kardeşlerin Ayrı Taraflara Verilmesi Durumları
Yargıtay, kardeşlerin ayrılmaması ilkesini benimsemekle birlikte, bazı istisnai durumlarda kardeşlerin velayetinin farklı taraflara verilebileceğine de hükmetmiştir. Bu durumlar şunlardır:
- Çocukların yaşları arasındaki fark: Yaşları birbirinden çok farklı olan kardeşlerin (örneğin, biri ergenlik çağında, diğeri bebek) farklı ihtiyaçları olabilir ve bu ihtiyaçlar farklı ebeveynler tarafından daha iyi karşılanabilir.
- Çocukların cinsiyetleri: Ergenlik dönemindeki kız ve erkek çocuklarının farklı ihtiyaçları ve mahremiyet gereksinimleri olabilir, bu da farklı ebeveynler yanında kalmalarını gerektirebilir.
- Çocukların sağlık durumları: Özel bir sağlık sorunu olan bir çocuğun, bu durumla daha iyi ilgilenebilecek ebeveyn yanında kalması gerekebilir.
- Çocukların istekleri: 12 yaşını doldurmuş çocuklar, velayet konusunda kendi fikirlerini beyan edebilirler ve hakim bu görüşleri dikkate alabilir.
- Ebeveynlerin koşulları: Ebeveynlerin ekonomik durumu, yaşam koşulları, çocuklara ayırabilecekleri zaman gibi faktörler de velayet kararını etkileyebilir.
Kardeşlerin Ayrı Taraflarda Kalması Durumunda Kişisel İlişki
Kardeşlerin velayetinin farklı taraflara verilmesi halinde, hakim kişisel ilişki düzenlemesi yaparak kardeşlerin düzenli olarak görüşmesini ve iletişim halinde kalmasını sağlar. Bu düzenlemede, kardeşlerin birbirleriyle geçirecekleri zaman, ziyaret sıklığı ve şekli belirlenir.
Boşanmadan Sonra Doğan Çocukların Velayeti
Boşanmadan sonra doğan çocukların velayeti de hakim tarafından belirlenir. Bu durumda da çocuğun üstün yararı ve varsa diğer kardeşlerle olan ilişkisi göz önünde bulundurulur.
Hakim Velayet Hakkında Karar Verebilmek İçin Nasıl Araştırmalar Yapar?
Hakimin velayet hakkında karar verebilmek için yaptığı araştırmalar oldukça kapsamlıdır ve çocuğun üstün yararını gözeterek en doğru kararı verebilmek adına titizlikle yürütülür.
Resen Araştırma İlkesi
Velayet, kamu düzenine ilişkin bir konu olduğu için hakim, re’sen araştırma ilkesi gereği, tarafların sunduğu delillerle sınırlı kalmaz ve kendiliğinden gerekli araştırmaları yapar. Bu araştırmalar şunları içerebilir:
1. Tarafları Dinleme ve Değerlendirme
Hakim, anne ve babayı ayrı ayrı dinleyerek velayet taleplerinin gerekçelerini ve çocukla ilgili beklentilerini anlamaya çalışır. Bu esnada, ebeveynlerin tutumları, davranışları ve çocukla olan iletişimleri de gözlemlenir.
2. Sosyal İnceleme Raporu
Aile mahkemesi bünyesinde bulunan sosyal çalışmacılar, çocuğun ve ebeveynlerin yaşam koşullarını, sosyal çevrelerini ve psikolojik durumlarını yerinde inceleyerek bir rapor hazırlarlar. Bu raporda, çocuğun hangi ebeveyn yanında kalmasının daha uygun olacağı konusunda görüş bildirilir.
3. Uzman Görüşü
Gerektiğinde, psikolog, pedagog veya çocuk gelişim uzmanı gibi uzmanlardan görüş alınır. Uzmanlar, çocukla ve ebeveynlerle görüşmeler yaparak çocuğun ruhsal durumu, ihtiyaçları ve hangi ebeveynle daha iyi bir bağ kurduğu konusunda değerlendirmelerde bulunur.
4. Çocuğun Görüşünün Alınması
8 yaş ve üzeri çocuklar, idrak çağında kabul edilir ve velayetinin kime verilmesini istedikleri sorulur. Hakim, çocuğun görüşünü dikkate almakla birlikte, çocuğun yaşı, olgunluk seviyesi ve beyanının etki altında kalıp kalmadığı gibi faktörleri de değerlendirir.
5. Diğer Araştırmalar
Hakim, yukarıdaki araştırmaların yanı sıra, çocuğun okulundan, sağlık kuruluşlarından veya diğer ilgili kurumlardan bilgi ve belge talep edebilir. Ayrıca, tanık dinleyebilir veya bilirkişi incelemesi yaptırabilir.
Velayet Kararında Göz Önünde Bulundurulan Diğer Hususlar
- Boşanma sebebi: Velayet kararı, boşanma sebebinden bağımsız olarak verilir. Yani, boşanmada kusurlu olan taraf, velayeti kaybetmek zorunda değildir.
- Tarafların mali durumu: Ebeveynlerin maddi durumu, çocuğa yeterli bakım ve eğitim imkanı sağlayabilecek düzeyde olmalıdır.
- Ebeveynlerin yaşam tarzı: Ebeveynlerin yaşam tarzı, alışkanlıkları ve sosyal çevresi, çocuğun gelişimi üzerinde etkili olabilir.
- Çocuğun kardeşleri: Mümkünse kardeşlerin ayrılmaması sağlanır.
Boşanmada Velayetin Anneye Verilmesi: Öncelikli Durumlar ve İstisnalar
Boşanma davalarında çocuğun velayetinin kime verileceği konusu, her zaman özenle ele alınması gereken bir husustur. Türk hukuk sistemi, çocuğun üstün yararını gözeterek velayete karar verirken, küçük yaştaki ve anne şefkatine muhtaç çocuklarda anneye öncelik tanımaktadır.
Annenin Velayeti Alması İçin Gerekli Şartlar
- Çocuğun yaşı: Özellikle 0-6 yaş arası çocuklar, annenin bakımına ve şefkatine daha fazla ihtiyaç duydukları için velayet genellikle anneye verilir.
- Çocuğun cinsiyeti: Cinsiyet tek başına belirleyici bir faktör olmasa da, ergenlik dönemindeki kız çocuklarının anne yanında kalması, özel ihtiyaçları ve mahremiyetleri açısından daha uygun görülebilir.
- Annenin durumu: Annenin çocuğun velayetini üstlenmesini engelleyen bir durum olmamalıdır. Örneğin, annenin ağır bir hastalığı, maddi imkansızlıkları veya çocuğa bakamayacak kadar yoğun çalışması gibi durumlar velayeti etkileyebilir.
- Çocuğun beyanı: 8 yaş ve üzeri çocuklar, velayet konusunda kendi görüşlerini beyan edebilirler. Çocuk, babasıyla yaşamak istediğini belirtirse, hakim bu görüşü de dikkate alır.
Anlaşmalı Boşanmalarda Velayet
Taraflar anlaşmalı boşanma davasında çocuğun velayetinin babaya verilmesi konusunda anlaşmış olsalar bile, hakim çocuğun yaşı çok küçükse velayeti anneye verebilir. Bu durum, tarafların anlaşmalı boşanma davasının çekişmeli hale gelmesine neden olabilir.
Velayet Sahibinin Yeniden Evlenmesi
Velayeti alan annenin (veya babanın) yeniden evlenmesi, tek başına velayetin değiştirilmesi için yeterli bir sebep değildir. Ancak, yeni evlilik çocuğun üstün yararını olumsuz etkiliyorsa, örneğin üvey ebeveyn çocuğa kötü davranıyorsa veya yeni evlilik çocuğun yaşam koşullarını olumsuz etkiliyorsa, velayet değiştirilebilir.
İstisnai Durumlar
Annenin çocuğa bakamayacak durumda olması, çocuğa şiddet uygulaması, ihmal etmesi veya çocuğun yüksek yararı için babanın velayetinin daha uygun olması gibi durumlarda, velayet babaya verilebilir.
Boşanmada Çocuğun Velayetinin Anneye Verilmemesi
Boşanma davalarında çocuğun velayetinin anneye verilmesi genel bir uygulama olsa da, çocuğun üstün yararı her zaman önceliklidir. Eğer annenin velayeti, çocuğun sağlığı, eğitimi veya ahlaki gelişimi için risk oluşturuyorsa, velayet babaya veya başka bir uygun kişiye verilebilir.
Velayetin Anneye Verilmemesini Gerektirebilecek Durumlar:
- Annenin Haysiyetsiz Yaşam Tarzı:
- Anne, hayat kadını ise veya toplumun ahlak anlayışına aykırı bir yaşam sürüyorsa, bu durum çocuğun ahlaki gelişimini olumsuz etkileyebilir ve velayetin anneye verilmemesine neden olabilir.
- Annenin Çocuğa Bakım Veremeyecek Durumda Olması:
- Fiziksel veya Ruhsal Sağlık Sorunları: Annenin ağır bir hastalığı veya psikolojik rahatsızlığı varsa ve bu durum çocuğa yeterli bakımı vermesini engelliyorsa, velayet babaya verilebilir.
- Maddi İmkansızlıklar: Annenin çocuğun temel ihtiyaçlarını karşılayamayacak kadar maddi imkansızlıklar içinde olması, velayetin babaya verilmesini gerektirebilir.
- Yoğun Çalışma Saatleri: Annenin çok yoğun çalışması ve çocuğa yeterince zaman ayıramaması, velayeti etkileyebilir.
- Çocuğun Tercihi:
- 8 yaş ve üzeri çocuklar, velayet konusunda kendi görüşlerini beyan edebilirler. Çocuk, babasıyla yaşamak istediğini belirtirse ve babanın velayetini üstlenmesine engel bir durum yoksa, hakim çocuğun üstün yararını gözeterek velayeti babaya verebilir.
- Annenin Velayet Görevini Kötüye Kullanması:
- Anne, çocuğun babasıyla olan ilişkisini engelliyorsa, baba ile görüş günlerinde çocuğu babaya teslim etmiyorsa veya çocuğu babaya karşı kışkırtıyorsa, velayet hakkını kötüye kullanıyor demektir. Bu durumda, çocuğun üstün yararı gözetilerek velayet babaya verilebilir.
- Annenin Yaşının Küçük Olması:
- Yaşı küçük olan anne, çocuğa yeterli bakım ve eğitimi sağlama konusunda yetersiz kalabilir. Bu durumda, velayet babaya veya başka bir uygun kişiye verilebilir.
- Çocuğun Gelişimini Tehlikeye Atan Diğer Durumlar:
- Annenin çocuğa şiddet uygulaması, ihmal etmesi, çocuğu tehlikeli ortamlara sokması veya çocuğun eğitimini engellemesi gibi durumlar, velayetin anneye verilmemesine neden olabilir.
Yargıtay Kararları Işığında Velayetin Değiştirilmesi
Yargıtay, çocuğun üstün yararını tehlikeye atan durumlarda velayetin değiştirilmesi gerektiği yönünde kararlar vermektedir. Örneğin, annenin çocuğu kaçırması, saklaması, çocuğun gelişimini olumsuz etkileyecek ortamlarda bulunmasına izin vermesi veya çocuğu babaya karşı kışkırtması gibi durumlarda, Yargıtay velayetin babaya verilmesine hükmetmiştir.
Boşanmada Çocuğun Velayetinin Babaya Verilmesi: Şartlar ve Yargıtay Kararları
Boşanma davalarında çocuğun velayetinin babaya verilmesi, genel uygulamaya göre istisnai bir durumdur. Ancak, çocuğun üstün yararı her zaman önceliklidir ve annenin velayetinin çocuğun sağlığı, eğitimi veya ahlaki gelişimi için bir risk oluşturması halinde velayet babaya verilebilir.
Velayetin Babaya Verilmesini Gerektirebilecek Durumlar:
- Annenin Velayet Görevini Yerine Getirememesi:
- Annenin fiziksel veya ruhsal sağlık sorunları nedeniyle çocuğa bakamaması
- Annenin maddi imkânsızlıklar içinde olması
- Annenin çocuğa yeterli zamanı ayıramayacak kadar yoğun çalışması
- Annenin çocuğa şiddet uygulaması, ihmal etmesi veya istismar etmesi
- Annenin çocuğun eğitimini engellemesi
- Annenin alkol veya uyuşturucu bağımlılığı olması
- Annenin çocuğu terk etmesi veya çocuğa bakmayı reddetmesi
- Çocuğun Tercihi:
- 8 yaş ve üzeri çocuklar, velayet konusunda kendi görüşlerini beyan edebilirler. Çocuk, babasıyla yaşamak istediğini belirtirse ve babanın velayetini üstlenmesine engel bir durum yoksa, hakim çocuğun üstün yararını gözeterek velayeti babaya verebilir.
- Annenin Velayet Hakkını Kötüye Kullanması:
- Annenin çocuğun babasıyla olan ilişkisini engellemesi
- Annenin baba ile görüş günlerinde çocuğu babaya teslim etmemesi
- Annenin çocuğu babaya karşı kışkırtması
- Babanın Velayet İçin Daha Uygun Olması:
- Babanın çocuğa daha iyi bir yaşam ortamı sunabilmesi
- Babanın çocuğun eğitimiyle daha yakından ilgilenmesi
- Babanın çocuğa daha fazla zaman ayırabilmesi
- Babanın çocuğun sağlık sorunlarıyla daha iyi ilgilenebilmesi
- Velayetin Fiilen Babada Olması:
- Çocuk, boşanma davası öncesinde veya davanın devamı sırasında fiilen babasıyla yaşıyorsa ve bu durum çocuğun üstün yararına ise, velayet babaya verilebilir.
Yargıtay Kararları:
Verdiğiniz Yargıtay kararları, yukarıda bahsedilen durumları örneklendirmektedir. Bu kararlara göre, annenin kişisel ilişkiyi engellemesi, çocuğu kaçırması, çocuğun gelişimini olumsuz etkileyecek ortamlarda bulunmasına izin vermesi veya çocuğu babaya karşı kışkırtması gibi durumlarda velayet babaya verilmiştir. Ayrıca, çocuğun kendi isteğiyle babasıyla yaşamak istemesi ve babanın velayet için uygun koşullara sahip olması durumunda da velayetin babaya verildiği görülmektedir.
Velayeti Annede Olan Çocuğun Babasının Hakları
Boşanma durumunda çocuğun velayeti anneye verilse bile, baba çocuğuyla olan ilişkisini sürdürme hakkına sahiptir. Bu hak, kişisel ilişki olarak adlandırılır ve çocuğun her iki ebeveyniyle de sağlıklı bir bağ kurabilmesi için önemlidir.
Kişisel İlişki Nedir?
Kişisel ilişki, velayeti elinde bulundurmayan ebeveynin, çocuğuyla belirli zamanlarda görüşme, iletişim kurma ve çocuğun hayatına dahil olma hakkıdır. Bu hak, hem çocuğun hem de ebeveynin yararınadır.
Kişisel İlişkinin Kapsamı
Kişisel ilişki hakkı, şunları içerir:
- Çocuğu görme: Baba, mahkeme tarafından belirlenen zamanlarda ve koşullarda çocuğunu görebilir.
- Çocukla iletişim kurma: Baba, telefon, mektup, e-posta veya diğer iletişim araçlarıyla çocuğuyla iletişim kurabilir.
- Çocuğun eğitimi ve sağlığı hakkında bilgi alma: Baba, çocuğun okul durumu, sağlık durumu ve diğer önemli konular hakkında bilgi alma hakkına sahiptir.
- Çocuğun önemli kararlarına katılma: Çocuğun eğitimi, sağlığı veya diğer önemli konularda alınacak kararlarda babanın da görüşü alınır.
Kişisel İlişkinin Düzenlenmesi
Kişisel ilişkinin zamanı, süresi ve şekli, mahkeme tarafından çocuğun üstün yararı gözetilerek belirlenir. Genellikle, kişisel ilişki ayda iki kez olmak üzere, haftasonları veya tatillerde düzenlenir. Ancak, çocuğun yaşı, okul durumu, sağlık durumu ve diğer faktörler göz önünde bulundurularak farklı düzenlemeler de yapılabilir.
Kişisel İlişkinin Engellenmesi
Velayeti elinde bulunduran anne, babanın kişisel ilişki hakkını kullanmasını haksız yere engelleyemez. Eğer anne, babanın çocuğuyla görüşmesini engellerse, baba icra takibi başlatabilir veya mahkemeye şikayette bulunabilir.
Velayetin Babada Olması Durumu
Velayetin babada olması durumunda da anne, çocukla kişisel ilişki kurma hakkına sahiptir ve bu ilişkinin düzenlenmesi yukarıda açıklanan şekilde yapılır.
Aldatmada Çocuğun Velayeti Kime Verilir?
Aldatma, eşler arasındaki bir sadakatsizlik durumudur ve doğrudan çocuğun üstün yararını etkilemez. Bu nedenle, velayet kararı verilirken hakim, aldatma eylemini tek başına bir kriter olarak değerlendirmez.
Önemli olan, çocuğun hangi ebeveyn yanında fiziksel, duygusal ve zihinsel olarak daha sağlıklı bir şekilde büyüyeceğidir.
Velayet Kararında Esas Alınan Kriterler
Hakim, velayete karar verirken çocuğun üstün yararını gözeterek aşağıdaki faktörleri değerlendirir:
- Çocuğun yaşı ve cinsiyeti
- Çocuğun fiziksel ve ruhsal sağlık durumu
- Çocuğun eğitim durumu
- Çocuğun tercihi (8 yaş ve üzeri)
- Ebeveynlerin ekonomik durumu
- Ebeveynlerin yaşam koşulları
- Ebeveynlerin çocukla olan ilişkisi
- Ebeveynlerin çocuğa ayırabileceği zaman
- Ebeveynlerin ruhsal sağlık durumu
- Ebeveynlerin çocuğa karşı tutumu
Aldatmanın Velayete Etkisi
Aldatma eylemi, ancak çocuğun üstün yararını etkilediği ölçüde velayet kararında dikkate alınır. Örneğin, aldatan ebeveynin çocuğu ihmal etmesi, çocuğa kötü davranması veya çocuğun güvenliğini tehlikeye atması gibi durumlarda, aldatma velayet kararını etkileyebilir.
Özetle:
- Aldatma, velayet kararında tek başına belirleyici bir faktör değildir.
- Çocuğun üstün yararı, velayet kararında her zaman önceliklidir.
- Hakim, çocuğun hangi ebeveyn yanında daha iyi bir şekilde büyüyeceğini değerlendirerek velayete karar verir.
Velayetin Değiştirilmesi ve Geri Verilmesi: Çocuğun Üstün Yararına Odaklanmak
Velayet, çocuğun üstün yararını korumayı amaçlayan dinamik bir kavramdır. Bu nedenle, çocuğun ihtiyaçları ve koşullar değiştikçe velayet düzenlemesinin de yeniden değerlendirilmesi gerekebilir. Türk Medeni Kanunu, velayetin değiştirilmesi ve geri verilmesi için gerekli hukuki çerçeveyi çizmektedir.
Velayetin Değiştirilmesi
Velayet, başlangıçta anneye veya babaya verilmiş olsa da, çocuğun üstün yararına aykırı bir durum ortaya çıkarsa velayetin değiştirilmesi mümkündür.
Velayetin değiştirilmesini gerektirebilecek durumlar şunlardır:
- Velayet sahibinin yükümlülüklerini yerine getirmemesi: Velayet sahibi ebeveyn, çocuğun bakım, eğitim ve sağlık ihtiyaçlarını ihmal ediyorsa, çocuğa kötü davranıyorsa veya çocuğun gelişimini olumsuz etkileyecek bir ortamda yaşıyorsa, velayet diğer ebeveyne verilebilir.
- Velayet sahibinin velayet hakkını kötüye kullanması: Velayet sahibi ebeveyn, çocuğun diğer ebeveynle olan ilişkisini engelliyorsa, çocuğu diğer ebeveyne karşı kışkırtıyorsa veya çocuğu kendi çıkarları için kullanıyorsa, velayet değiştirilebilir.
- Çocuğun yaşam koşullarının değişmesi: Çocuğun yaşı, eğitim durumu, sağlık durumu veya diğer ihtiyaçları değiştikçe, velayet düzenlemesinin de yeniden değerlendirilmesi gerekebilir.
- Çocuğun tercihi: 8 yaş ve üzeri çocuklar, velayet konusunda kendi görüşlerini beyan edebilirler. Çocuğun tercihi, velayetin değiştirilmesinde etkili olabilir.
Velayetin Geri Verilmesi
Velayeti kaldırılmış olan ebeveyn, velayetin kaldırılmasına neden olan durum ortadan kalkarsa velayetin geri verilmesini talep edebilir. Örneğin, alkol bağımlılığı olan bir baba, tedavi görüp iyileştikten sonra velayetin geri verilmesini isteyebilir.
Yargıtay Kararları Işığında Velayetin Değiştirilmesi ve Geri Verilmesi
Verdiğiniz Yargıtay kararları, velayetin değiştirilmesi ve geri verilmesi konusunda önemli noktalara değinmektedir:
- Çocuğun üstün yararı: Velayet davalarında her zaman çocuğun üstün yararı gözetilir.
- Velayet görevinin kötüye kullanılması: Velayet hakkını kötüye kullanan ebeveynin velayeti değiştirilebilir.
- Velayet görevinin ihmal edilmesi: Çocuğun bakım ve eğitim ihtiyaçlarını ihmal eden ebeveynin velayeti değiştirilebilir.
- Çocuğun görüşü: 8 yaş ve üzeri çocukların velayet konusunda görüşleri dikkate alınır.
- Uzman görüşü: Velayet davalarında, pedagog, psikolog gibi uzmanlardan görüş alınarak çocuğun üstün yararı tespit edilmeye çalışılır.
Velayetin Kaldırılması: Çocuğun Korunması İçin Son Çare
Velayetin kaldırılması, çocuğun üstün yararının korunması amacıyla başvurulan en ağır önlemdir. Bu durumda, çocuk anne ve babasının velayetinden tamamen çıkarılır ve vasi atanır. Velayetin kaldırılması, çocuğun fiziksel, duygusal veya ahlaki gelişimini ciddi şekilde tehlikeye atan durumlarda gündeme gelir.
Velayetin Kaldırılma Sebepleri
Türk Medeni Kanunu’nun 348. maddesinde, velayetin kaldırılma sebepleri şu şekilde sıralanmıştır:
- Velayet görevinin ağır şekilde ihmal edilmesi: Anne veya baba, çocuğun bakım, eğitim ve sağlık ihtiyaçlarını karşılamıyorsa, çocuğa şiddet uyguluyorsa, çocuğu istismar ediyorsa veya çocuğun ahlaki gelişimini tehlikeye atacak davranışlarda bulunuyorsa, velayet kaldırılabilir.
- Çocuğun korunmasına yönelik diğer önlemlerin yetersiz kalması: Hakim, velayeti kaldırmadan önce, anne ve babayı uyarabilir, onlara yükümlülüklerini hatırlatabilir veya çocuğun bir aile yanına ya da kuruma yerleştirilmesini sağlayabilir. Ancak, bu önlemlerden sonuç alınamazsa veya bu önlemlerin yetersiz olacağı önceden anlaşılırsa, velayet kaldırılabilir.
Velayetin Kaldırılması Süreci
Velayetin kaldırılması için aile mahkemesine dava açılması gerekir. Dava, anne, baba veya çocuğun kendisi tarafından açılabilir. Ayrıca, savcı veya çocuk koruma görevlileri de velayetin kaldırılması için mahkemeye başvurabilir.
Mahkeme, velayeti kaldırma kararını vermeden önce tarafları dinler, çocuğun görüşünü alır, sosyal inceleme raporu ve uzman görüşü gibi delilleri değerlendirir. Velayetin kaldırılması kararı, çocuğun üstün yararı gözetilerek verilir.
Velayetin Kaldırılmasının Sonuçları
Velayetin kaldırılması halinde, çocuk anne ve babasının velayetinden çıkarılır ve mahkeme tarafından bir vasi atanır. Vasi, çocuğun bakım, eğitim ve diğer ihtiyaçlarını karşılamakla ve çocuğu temsil etmekle yükümlü olur.
Velayetin Geri Verilmesi
Velayeti kaldırılan anne veya baba, velayetin kaldırılmasına neden olan durum ortadan kalkarsa velayetin geri verilmesini talep edebilir. Örneğin, tedavi gören bir anne veya baba, iyileştikten sonra velayetin geri verilmesini isteyebilir.
Önemli Notlar:
- Velayetin kaldırılması, çocuğun korunması için son çare olarak başvurulan bir önlemdir.
- Velayetin kaldırılması kararı, çocuğun üstün yararı gözetilerek verilir.
- Velayetin kaldırılması, anne ve baba ile çocuk arasındaki tüm hukuki bağları koparmaz. Anne ve baba, çocukla kişisel ilişki kurmaya devam edebilirler.
Evlilik Dışı Çocuklarda Velayet Durumu
Türk Medeni Kanunu’nun 337. maddesi, evlilik dışı doğan çocuklarda velayetin anneye ait olduğunu belirtir. Ancak, annenin velayeti kullanmasına engel bir durum varsa, çocuğun menfaati gözetilerek velayet babaya veya bir vasiye verilebilir.
Evlilik Dışı Çocuklarda Velayetin Anneye Verilmesi
Evlilik dışı doğan çocuklarda velayetin anneye verilmesi, çocuğun biyolojik annesiyle olan doğal bağı ve annenin çocuğa bakım verme ve şefkat gösterme konusunda daha donanımlı olduğu varsayımına dayanır.
Annenin Velayetini Kullanamaması Durumunda
Ancak, annenin velayeti kullanmasına engel olan bazı durumlar olabilir. Bu durumlar şunlardır:
- Annenin yaşı küçük olması: Reşit olmayan anne, çocuğa yeterli bakım ve eğitimi sağlama konusunda yetersiz kalabilir.
- Annenin kısıtlı olması: Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı gibi nedenlerle kısıtlı olan anne, velayet görevini yerine getiremez.
- Annenin ölümü: Annenin ölümü halinde, velayet babaya veya bir vasiye verilir.
- Velayete engel diğer durumlar: Annenin ağır bir hastalığı, cezaevinde olması, uyuşturucu bağımlılığı gibi durumlar da velayet hakkını kullanmasına engel olabilir.
Velayetin Babaya veya Vasiye Verilmesi
Eğer anne, yukarıda sayılan nedenlerden dolayı velayeti kullanamıyorsa, hakim çocuğun menfaatine göre velayeti babaya verebilir veya bir vasi atayabilir. Velayetin babaya verilmesi için, babanın çocuğa bakabilecek durumda olması, çocuğun ihtiyaçlarını karşılayabilecek maddi imkanlara sahip olması ve çocuğun gelişimini sağlayabilecek bir ortam sunması gerekir.
Çocuğun Velayeti Kaç Yaşında Babaya Verilir?
Çocuğun velayetinin babaya verilebilmesi için belirli bir yaş sınırı olmamakla birlikte, çocuğun “idrak yaşı” na gelmiş olması önemli bir faktördür.
İdrak Yaşı Nedir?
İdrak yaşı, çocuğun kendi kararlarını verebilecek ve sonuçlarını anlayabilecek olgunluğa erişmiş olması anlamına gelir. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, 8 yaş ve üzeri çocuklar idrak çağında kabul edilir.
Çocuğun Görüşünün Alınması
Velayet davasında hakim, 8 yaş ve üzeri çocukların velayet konusunda görüşlerini alır. Çocuk, babasıyla yaşamak istediğini belirtirse, hakim bu isteği dikkate alır. Ancak, hakim çocuğun beyanıyla bağlı değildir ve çocuğun üstün yararını gözeterek karar verir.
Velayetin Babaya Verilmesinde Diğer Etkenler
Çocuğun idrak çağında olması ve babasıyla yaşamak istemesi, velayetin babaya verilmesi için yeterli değildir. Hakim, velayete karar verirken aşağıdaki faktörleri de dikkate alır:
- Annenin durumu: Annenin çocuğa bakamayacak durumda olması (fiziksel veya ruhsal sağlık sorunları, maddi imkansızlıklar, vb.)
- Babanın durumu: Babanın çocuğa bakabilecek durumda olması (maddi imkanlar, yaşam koşulları, vb.)
- Çocuğun yaşam koşulları: Çocuğun hangi ebeveyn yanında daha iyi koşullarda yaşayabileceği
- Çocuğun sağlığı ve güvenliği: Çocuğun fiziksel ve ruhsal sağlığı için hangi ebeveynin daha uygun olduğu
- Çocuğun eğitimi: Çocuğun eğitimi için hangi ebeveynin daha uygun olduğu
- Çocuğun kardeşleri: Mümkünse kardeşlerin ayrılmaması
Özetle:
- Çocuğun velayetinin babaya verilebilmesi için belirli bir yaş sınırı yoktur.
- Çocuğun idrak yaşı (8 yaş ve üzeri) ve babasıyla yaşamak istemesi önemli bir faktördür.
- Hakim, velayete karar verirken çocuğun üstün yararını gözetir ve tüm faktörleri değerlendirir.
Velayet davasının nasıl açılacağı ve velayet davası ücreti hakkında detaylı bilgi verdiğiniz için teşekkürler. Eklemeler yaparak ve güncel avukatlık ücret tarifesine göre düzenleyerek konuyu daha da açıklayabiliriz:
Velayet Davası Nasıl Açılır?
Velayet davası, aile mahkemesinde açılır. Aile mahkemesinin bulunmadığı yerlerde ise asliye hukuk mahkemesi görevlidir. Velayet davası iki şekilde açılabilir:
- Boşanma Davası İçerisinde Velayet Talebi:
- Eğer eşler boşanma davası açıyorsa, boşanma dava dilekçesinde velayet talebinde de bulunabilirler. Bu durumda, boşanma davasıyla birlikte velayet de karara bağlanır.
- Bağımsız Velayet Davası:
- Boşanma davası açılmamış olsa bile veya boşanma davası sonuçlanmış olsa dahi, velayet konusunda anlaşmazlık varsa, velayet davası bağımsız olarak açılabilir.
Velayet Davası Açmak İçin Gerekli Belgeler:
- Velayet dava dilekçesi
- Nüfus cüzdanı fotokopisi
- Çocuğun kimlik belgesi fotokopisi
- Varsa, velayet talebini destekleyen diğer belgeler (sosyal inceleme raporu, uzman görüşü, vb.)
Velayet Davası Ücreti
Velayet davası ücreti, avukatlık ücreti ve mahkeme masrafları olmak üzere ikiye ayrılır:
- Avukatlık Ücreti:
- Avukatlık ücreti, davanın karmaşıklığına, avukatın deneyimine ve bulunduğunuz şehre göre değişebilir.
- 2024 yılı için belirlenen Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre velayet davalarında alınacak vekil ücreti 17.900 TL’dir (vergi ve masraflar hariç).
- İstanbul Barosu’nun tavsiye ettiği ücret ise genellikle 35.000 TL civarındadır. Ancak, bu ücret avukatın deneyimine ve davanın özelliklerine göre daha yüksek veya düşük olabilir.
- Mahkeme Masrafları:
- Mahkeme masrafları, dava açma harcı, tebligat ücreti, bilirkişi ücreti gibi giderlerden oluşur. Bu masraflar, davanın seyrine göre değişiklik gösterebilir.
Velayet Davası Ne Kadar Sürede Sonuçlanır?
Velayet Davası Süresini Etkileyen Faktörler:
- Mahkemenin iş yoğunluğu: Davaya bakacak olan mahkemenin iş yükü, davanın ne kadar sürede sonuçlanacağını etkileyen en önemli faktördür. Bazı mahkemeler daha yoğun olabilir ve bu da dava sürecinin uzamasına neden olabilir.
- Davanın karmaşıklığı: Davanın karmaşıklığı, taraflar arasındaki anlaşmazlıkların boyutu, delillerin toplanması ve değerlendirilmesi gibi faktörler de dava süresini etkiler. Örneğin, taraflar arasında şiddet, istismar veya çocuğun kaçırılması gibi iddialar varsa, davanın daha uzun sürmesi muhtemeldir.
- Tarafların iş birliği: Tarafların dava sürecinde iş birliği yapması, delilleri zamanında sunması ve duruşmalara düzenli olarak katılması, davanın daha hızlı sonuçlanmasını sağlar.
- Uzman görüşü alınması: Hakim, velayete karar verirken uzman görüşüne başvurabilir (pedagog, psikolog, sosyal çalışmacı vb.). Uzman raporunun hazırlanması ve değerlendirilmesi de dava süresini etkileyebilir.
- İstinaf ve temyiz: Taraflar, mahkemenin verdiği kararı istinaf veya temyiz edebilirler. Bu da dava sürecinin uzamasına neden olur.
Ortalama Velayet Davası Süresi:
Genellikle, velayet davaları 6 ay ile 2 yıl arasında sonuçlanır. Ancak, yukarıda belirtilen faktörlere bağlı olarak bu süre daha kısa veya daha uzun olabilir.
Velayet Davasının Hızlandırılması İçin Neler Yapılabilir?
- Anlaşmalı boşanma: Eğer taraflar boşanma ve velayet konusunda anlaşabilirlerse, anlaşmalı boşanma davası açarak süreci hızlandırabilirler.
- İş birliği: Tarafların dava sürecinde iş birliği yapması ve delilleri zamanında sunması önemlidir.
- Duruşmalara düzenli katılım: Tarafların duruşmalara düzenli olarak katılması ve gerekli bilgileri mahkemeye sunması, davanın daha hızlı ilerlemesini sağlar.
- Avukattan destek: Bir avukattan hukuki destek almak, dava sürecinin daha etkili ve hızlı yürütülmesini sağlayabilir.
Velayet İle İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Velayet nedir kısaca tanımı?
Velayet, çocuğun bakım, eğitim ve yetiştirilmesi için anne ve babaya verilen hak ve sorumluluklar bütünüdür.
Velayet sahibi ne demek?
Velayet sahibi, çocuğun bakım, eğitim ve yetiştirilmesi konusunda karar verme ve çocuğu temsil etme yetkisine sahip olan kişidir. Bu kişi genellikle anne veya babadır, ancak bazı durumlarda vasi de olabilir.
Velayet kime verilir?
Velayet, öncelikle çocuğun üstün yararını gözeterek anne veya babaya verilir. Ancak, anne ve babanın velayeti kullanmasına engel bir durum varsa (ölüm, kısıtlılık, velayeti kötüye kullanma vb.) velayet diğer ebeveyne veya bir vasiye verilebilir.
Kimler velayet altındadır?
Reşit olmayan (18 yaşını doldurmamış) çocuklar velayet altındadır.
Velayet hakkı kaç yaşında biter?
Velayet hakkı, çocuk reşit olana kadar (18 yaşını doldurana kadar) devam eder.
Çocuk üzerinde velayet hakkına sahip olanlar kimlerdir?
Öncelikle anne ve baba, çocuğun velayet hakkına sahiptir. Ancak, anne ve babanın velayeti kullanmasına engel bir durum varsa, mahkeme velayeti diğer ebeveyne veya bir vasiye verebilir.
Mahkeme çocuğu kaç yaşına kadar anneye verir?
Belirli bir yaş sınırı yoktur. Ancak, küçük yaştaki çocuklar (özellikle 0-6 yaş arası) genellikle annenin bakımına ve şefkatine daha fazla ihtiyaç duydukları için velayet çoğunlukla anneye verilir. Yaş ilerledikçe, çocuğun görüşü ve diğer faktörler de dikkate alınır.
Çocuğun velayeti hangi durumlarda anneye verilmez?
Annenin çocuğa bakamayacak durumda olması (fiziksel veya ruhsal sağlık sorunları, maddi imkansızlıklar, vb.), çocuğa şiddet uygulaması, ihmal etmesi, velayet görevini kötüye kullanması veya çocuğun üstün yararı için babanın velayetinin daha uygun olması gibi durumlarda velayet anneye verilmeyebilir.
Çocuk isterse velayet değişir mi?
8 yaş ve üzeri çocuklar, velayet konusunda kendi görüşlerini beyan edebilirler. Çocuğun görüşü, velayetin değiştirilmesinde etkili olabilir, ancak hakim çocuğun beyanıyla bağlı değildir ve çocuğun üstün yararını gözeterek karar verir.
Geliri olmayan anneye velayet verilir mi?
Evet, verilebilir. Annenin geliri olmaması tek başına velayet verilmesine engel değildir. Hakim, velayete karar verirken annenin çocuğa bakabilecek durumda olup olmadığını, çocuğun ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir ortam sağlayıp sağlayamayacağını değerlendirir.
Evlenince velayet düşer mi?
Hayır, evlenince velayet düşmez. Velayet sahibi ebeveynin yeniden evlenmesi, tek başına velayetin değiştirilmesi için yeterli bir sebep değildir. Ancak, yeni evlilik çocuğun üstün yararını olumsuz etkiliyorsa, velayet değiştirilebilir.
Pedagog anneye ne sorar?
Pedagog, anneye çocuğun fiziksel ve ruhsal sağlık durumu, eğitimi, sosyal ilişkileri, günlük rutini, alışkanlıkları, anne-çocuk ilişkisi, çocuğun ihtiyaçları ve beklentileri gibi konularda sorular sorabilir.
Eve gelen pedagog neye bakar?
Eve gelen pedagog, çocuğun yaşam koşullarını, ev ortamını, güvenliğini, hijyenini, çocuğun odasını, oyuncaklarını, kitaplarını ve genel olarak çocuğun ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir ortam olup olmadığını inceler. Ayrıca, anne ve baba ile çocuk arasındaki iletişimi ve etkileşimi de gözlemler.
Pedagog kaç yaşına kadar bakar?
Pedagoglar genellikle 0-18 yaş arası çocuklara bakarlar. Ancak, bazı pedagoglar yetişkinlerle de çalışabilir.
Aldatmada çocuğun velayeti kime verilir?
Aldatma, velayet kararında tek başına belirleyici bir faktör değildir. Çocuğun üstün yararı, velayet kararında her zaman önceliklidir. Hakim, çocuğun hangi ebeveyn yanında daha iyi bir şekilde büyüyeceğini değerlendirerek velayete karar verir.
Aldatan eş ne kadar tazminat öder?
Aldatan eşin ödeyeceği tazminat miktarı, aldatma eyleminin ağırlığına, evlilik birliğinin süresine, eşlerin maddi durumlarına ve kusur oranlarına göre değişir.
Zina yapan anneye velayet verilir mi?
Zina, velayet kararında tek başına belirleyici bir faktör değildir. Ancak, annenin zina yapması çocuğun ahlaki gelişimini olumsuz etkiliyorsa veya çocuğun güvenliğini tehlikeye atıyorsa, velayet babaya verilebilir.
Hukuki danışmanlık almak istemeniz halinde veya herhangi bir sorunla karşılaşmanız durumunda LegaPro Hukuk Bürosu olarak size yardımcı olabiliriz. Aile Hukuku Avukatı, haklarınızı korumanıza destek olacaktır. Whatsapp’tan bize ulaşabilirsiniz!