Tutuklama Rehberi: Şartları ve Süreleri
Tutuklama İtiraz Yolları ve Hukuki Sonuçları
Tutuklama, ceza muhakemesi hukukunda, bir suç şüphesi altında bulunan kişinin, henüz hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı yokken, özgürlüğünün geçici olarak kısıtlanması ve bir ceza infaz kurumuna konulmasıdır. Tutuklama, bir ceza değildir; bir koruma tedbiridir. Amacı, yargılamanın sağlıklı bir şekilde yürütülmesini ve hükmün infazını güvence altına almaktır.
Ancak, tutuklama, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkına (Anayasa m. 19) ağır bir müdahale oluşturduğu için, istisnai ve son çare olarak başvurulması gereken bir tedbirdir. Tutuklama kararı, ancak kanunda belirtilen şartların varlığı halinde ve ölçülülük ilkesine uygun olarak verilebilir.
Bu kapsamlı rehber, tutuklama konusunu tüm yönleriyle ele almaktadır. Rehberde, tutuklamanın tanımından, şartlarına, süresinden, itiraz yollarına, tutuklamanın sonuçlarından, tutuklama yasağına, tutuklu haklarından, tutuklamaya alternatif tedbirlere ve sıkça sorulan sorulara kadar tüm önemli bilgileri bulacaksınız.
Tutuklama Nedir? Hukuki Tanım ve Amaç
Tutuklamanın Tanımı
Tutuklama, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 100 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. CMK m. 100/1’e göre tutuklama:
“Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin ve bir tutuklama nedeninin bulunması halinde, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilir.”
Bu tanımdan hareketle, tutuklamanın unsurları şunlardır:
- Kuvvetli Suç Şüphesi: Şüpheli veya sanığın, suçu işlediği yönünde, kuvvetli bir şüphenin bulunması gerekir. Bu şüphe, soyut iddialara veya varsayımlara değil, somut delillere (örneğin, tanık ifadeleri, kamera kayıtları, parmak izi, DNA raporu, ele geçirilen suç aleti vb.) dayanmalıdır.
- Tutuklama Nedeni: CMK’da belirtilen tutuklama nedenlerinden birinin bulunması gerekir. Bu nedenler, kaçma şüphesi, delilleri karartma şüphesi ve katalog suçlardır (aşağıda ayrıntılı olarak açıklanacaktır).
- Ölçülülük: Tutuklama kararı, ölçülü olmalıdır. Yani, tutuklama, somut olayın özelliklerine göre gerekli ve orantılı olmalıdır. Daha hafif bir tedbirle (örneğin, adli kontrol) aynı amaca ulaşılabilecekse, tutuklama kararı verilmemelidir.
- Hakim Kararı: Kural olarak tutuklama kararını sadece hakim verebilir.
Tutuklamanın Amacı
Tutuklama, bir ceza değildir; bir koruma tedbiridir. Tutuklamanın amacı, yargılamanın sağlıklı bir şekilde yürütülmesini ve hükmün infazını güvence altına almaktır. Tutuklama ile:
- Şüpheli veya sanığın kaçması veya saklanması önlenir.
- Şüpheli veya sanığın delilleri yok etmesi, gizlemesi, değiştirmesi veya sahte delil üretmesi engellenir.
- Şüpheli veya sanığın tanıklar, mağdur veya diğer kişiler üzerinde baskı kurması önlenir.
- Kamu düzeni ve güvenliği korunur (özellikle katalog suçlarda).
- Adalete olan güven sağlanır.
Önemli Not: Tutuklama, peşin bir ceza olarak kullanılamaz. Tutuklama kararı verilirken, masumiyet karinesi (suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar herkesin masum sayılması ilkesi) mutlaka gözetilmelidir.
Tutuklama Nedenleri
CMK m. 100’de, tutuklama nedenleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bu nedenler dışında, başka bir nedenle tutuklama kararı verilemez.
1. Kaçma Şüphesi
Şüpheli veya sanığın kaçması, saklanması veya kaçacağı şüphesini uyandıran somut olguların bulunması, tutuklama nedenidir.
Somut Olgular:
- Şüpheli veya sanığın yurt dışına kaçma hazırlığı yapması (örneğin, pasaport başvurusu yapması, vize alması, uçak bileti alması, yüklü miktarda para çekmesi vb.).
- Şüpheli veya sanığın sahte kimlik veya pasaport kullanması.
- Şüpheli veya sanığın ikametgahını terk etmesi veya sık sık adres değiştirmesi.
- Şüpheli veya sanığın işini bırakması veya işyerini kapatması.
- Şüpheli veya sanığın yakınlarıyla vedalaşması veya kaçacağına dair beyanlarda bulunması.
- Şüpheli veya sanığın daha önce kaçmış olması veya kaçmaya teşebbüs etmiş olması.
- Şüpheli veya sanığın hakkında yakalama kararı veya tutuklama kararı bulunması.
Önemli Not: Sadece suçun ağırlığı veya cezanın yüksekliği, tek başına kaçma şüphesi oluşturmaz. Kaçma şüphesinin, somut olgularla desteklenmesi gerekir.
2. Delilleri Karartma Şüphesi
Şüpheli veya sanığın davranışları, delilleri yok etme, gizleme, değiştirme veya sahte delil üretme konusunda kuvvetli şüphe oluşturuyorsa, tutuklama kararı verilebilir.
Somut Davranışlar:
- Şüpheli veya sanığın suç delillerini saklaması, yok etmesi veya değiştirmesi.
- Şüpheli veya sanığın tanıklara, mağdura veya bilirkişilere baskı yapması, tehdit etmesi veya onları প্রভাবিত etmeye çalışması.
- Şüpheli veya sanığın sahte belge düzenlemesi veya kullanması.
- Şüpheli veya sanığın suç ortaklarıyla birlikte delilleri karartmaya yönelik planlar yapması.
Önemli Not: Sadece sohbet şüphe veya varsayım, delilleri karartma şüphesi için yeterli değildir. Şüphenin, kuvvetli ve somut olması gerekir.
3. Katalog Suçlar
CMK m. 100/3’te, katalog suçlar olarak adlandırılan bir liste yer almaktadır. Bu suçların işlendiği hususunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe bulunması halinde, ayrıca bir tutuklama nedeni aranmaksızın, tutuklama kararı verilebilir.
Katalog Suçlar (CMK m. 100/3):
- Soykırım (TCK m. 76)
- İnsanlığa Karşı Suçlar (TCK m. 77)
- Kasten Öldürme (TCK m. 81, 82, 83)
- Silahla İşlenmiş Kasten Yaralama (TCK m. 86/3-e) ve Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Kasten Yaralama (TCK m. 87)
- İşkence (TCK m. 94, 95)
- Cinsel Saldırı (TCK m. 102) (Çocuğun Cinsel İstismarı (TCK m. 103) dahil)
- Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti (TCK m. 188)
- Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma (TCK m. 220)
- Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar (TCK m. 302-339)
- Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar (TCK m. 309-316)
- Silah Kaçakçılığı (Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun m. 12)
- Bankalar Kanunu’nun 22/3 ve 22/4 numaralı fıkralarında tanımlanan zimmet suçu
- Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nda Belirtilen ve Hapis Cezasını Gerektiren Suçlar
- Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 68 ve 74. Maddelerinde Tanımlanan Suçlar
- Orman Kanunu’nun 110. Maddesinin Dört ve Beşinci Fıkralarında Tanımlanan Suçlar
- Toplu İşlenen Suçlar: Bir grup tarafından, organize bir şekilde işlenen suçlar.
Önemli Notlar:
- Katalog suçlarda, tutuklama kararı verilmesi zorunlu değildir. Hakim, somut olayın özelliklerine göre, tutuklama yerine adli kontrol kararı da verebilir.
- Katalog suçlarda tutuklama kararı verilirken, ölçülülük ilkesi yine de gözetilmelidir. Yani, tutuklama, amaca ulaşmak için gerekli ve orantılı olmalıdır.
Tutuklama Kararını Kim Verir?
Tutuklama kararını verme yetkisi, sadece hakime aittir (CMK m. 101).
- Soruşturma Evresinde: Cumhuriyet savcısının istemini değerlendiren sulh ceza hakimi tutuklama kararı verebilir.
- Kovuşturma Evresinde: Mahkeme (örneğin, asliye ceza mahkemesi, ağır ceza mahkemesi), tutuklama kararı verebilir.
Önemli Not: Cumhuriyet savcısı, kolluk amiri veya kolluk görevlileri, tutuklama kararı veremez.
Tutuklama Kararı Nasıl Verilir?
Tutuklama kararı, belirli bir usule göre verilir:
- Talep (İstem):
- Soruşturma Evresinde: Cumhuriyet savcısı, gerekçeli bir talepte bulunur. Bu talepte, kuvvetli suç şüphesini gösteren somut deliller ve tutuklama nedenleri açıkça belirtilir.
- Kovuşturma Evresinde: Mahkeme, re’sen (kendiliğinden) veya Cumhuriyet savcısının talebi üzerine tutuklama kararı verebilir.
- Şüpheli/Sanığın Dinlenmesi: Tutuklama kararı verilmeden önce, şüpheli veya sanık, mutlakahakim veya mahkeme tarafından dinlenir. Bu, savunma hakkının bir gereğidir. Şüpheli/sanık, tutuklama nedenlerine ve delillere karşı beyanda bulunabilir, itirazlarını dile getirebilir ve lehine olan delilleri sunabilir.
- Müdafi (Avukat) Bulundurma Hakkı: Şüpheli/sanık, dinlenirken müdafi (avukat) bulundurma hakkına sahiptir. Eğer şüpheli/sanığın avukatı yoksa ve avukat talep ediyorsa, kendisine baro tarafından bir avukat görevlendirilir (zorunlu müdafilik).
- Karar: Hakim veya mahkeme, şüpheli/sanığın beyanlarını, delilleri ve dosyadaki diğer bilgileri değerlendirerek, tutuklama veya tutuklama talebinin reddi yönünde bir karar verir.
- Tutuklama Kararı: Tutuklama kararı, yazılı ve gerekçeli olmalıdır. Kararda, kuvvetli suç şüphesini gösteren somut deliller, tutuklama nedenleri ve tutuklamanın ölçülü olduğu açıkça belirtilmelidir.
- Tutuklama Talebinin Reddi: Hakim veya mahkeme, tutuklama şartlarının oluşmadığına kanaat getirirse, tutuklama talebini reddedebilir. Bu durumda, şüpheli/sanık serbest bırakılır veya adli kontrol altına alınabilir.
- Tutuklama Kararına İtiraz: Tutuklama kararına karşı, şüpheli/sanık, müdafii veya yasal temsilcisi, kararın verildiği tarihten itibaren 7 gün içinde, kararı veren hakimliğe/mahkemeye bir üst mahkemeye iletilmek üzere dilekçe vererek itiraz edebilir.
- İtirazı İnceleyecek Merci:
- Sulh Ceza Hakimliği Kararına İtiraz: Kararı veren Sulh Ceza Hakimliğinin numara olarak kendisini izleyen Sulh Ceza Hakimliği, eğer o yerde tek Sulh Ceza Hakimliği varsa, Asliye Ceza Mahkemesi, itirazı inceler.
- Asliye Ceza Mahkemesi Kararına İtiraz: Ağır Ceza Mahkemesi itirazı inceler.
- Ağır Ceza Mahkemesi Kararına İtiraz: Kararı veren heyete katılmayan en yakın Ağır Ceza Mahkemesi itirazı inceler.
- Bölge Adliye Mahkemesi (İstinaf) Kararına İtiraz: Aynı dairenin başkanı ve kıdemli üyesi dışındaki üyelerden oluşan heyet itirazı inceler.
- Yargıtay Kararına İtiraz: İtirazı, kararı veren daire inceler.
- İtirazı İnceleyecek Merci:
Tutukluluk Süreleri
Tutukluluk süreleri, soruşturma ve kovuşturma evreleri için ayrı ayrı ve suçun ağırlığına göre farklı olarak düzenlenmiştir.
Soruşturma Evresinde Tutukluluk Süresi
- Ağır Ceza Mahkemesinin Görevine Girmeyen Suçlar: En fazla 6 ay. Zorunlu hallerde, gerekçesi gösterilerek 6 ay daha uzatılabilir. (Toplam 1 yıl)
- Ağır Ceza Mahkemesinin Görevine Giren Suçlar: En fazla 1 yıl. Zorunlu hallerde, gerekçesi gösterilerek 6 ay daha uzatılabilir. (Toplam 1 yıl 6 ay)
- Terör Suçları (TMK Kapsamındaki Suçlar): Ağır ceza mahkemesinin görevine giren suçlardaki 1 yıl 6 aylık süre, en fazla 6 ay daha uzatılabilir. Yani terör suçlarında soruşturma aşamasında tutukluluk en fazla 2 yıl olabilir.
Önemli Notlar:
- Bu süreler, azami (en fazla) sürelerdir. Hakim veya mahkeme, somut olayın özelliklerine göre bu sürelerden daha kısa bir süre için de tutuklama kararı verebilir.
- Tutukluluk süresinin uzatılması kararları, gerekçeli olmalıdır.
- Soruşturma evresinde, tutukluluk süresi, belirli aralıklarla (en geç 30 günde bir) re’sen (kendiliğinden) incelenmelidir. Bu incelemede, tutukluluğun devamı veya sona erdirilmesi (tahliye) konusunda bir karar verilir.
- 15 Yaş Altı Çocuklar: Fiili işlediği sırada 15 yaşını doldurmamış çocuklar hakkında, yukarıdaki süreler yarı oranında uygulanır.
- 15-18 Yaş Arası Çocuklar: Fiili işlediği sırada 15 yaşını doldurmuş ancak 18 yaşını doldurmamış çocuklar hakkında, yukarıdaki süreler dörtte üç oranında uygulanır.
Kovuşturma Evresinde Tutukluluk Süresi
- Ağır Ceza Mahkemesinin Görevine Girmeyen Suçlar: En fazla 1 yıl.
- Ağır Ceza Mahkemesinin Görevine Giren Suçlar: En fazla 2 yıl. Zorunlu hallerde, gerekçesi gösterilerek 3 yıl daha uzatılabilir. (Toplam 5 yıl)
- Terör Suçları (TMK Kapsamındaki Suçlar): Ağır ceza mahkemesinin görevine giren suçlardaki 5 yıllık süre, en fazla 2 yıl daha uzatılabilir. Yani terör suçlarında kovuşturma aşamasında tutukluluk en fazla 7 yıl olabilir.
Önemli Notlar:
- Bu süreler, azami (en fazla) sürelerdir. Mahkeme, somut olayın özelliklerine göre bu sürelerden daha kısa bir süre için de tutuklama kararı verebilir veya tutukluluğu herhangi bir aşamada sona erdirebilir.
- Tutukluluk süresinin uzatılması kararları, gerekçeli olmalıdır. Mahkeme, tutukluluğun neden devam etmesi gerektiğini, somut olgulara dayanarak açıklamalıdır.
- Kovuşturma evresinde, tutukluluk durumu, belirli aralıklarla (en geç 30 günde bir) mahkeme tarafından incelenir. Bu incelemede, tutukluluğun devamı veya sona erdirilmesi (tahliye) konusunda bir karar verilir. Ayrıca, duruşmalarda da tutukluluk durumu re’sen (kendiliğinden) incelenir.
- Tutuklulukta Geçen Sürenin Cezadan Mahsubu: Yargılama sonucunda, sanık hakkında mahkumiyet kararı verilirse, tutuklulukta geçen süre, hapis cezasından mahsup edilir (indirilir). Yani, sanık, tutuklu kaldığı süre kadar daha az hapis yatar.
Toplam Tutukluluk Süresi
Hem soruşturma hem de kovuşturma evrelerindeki azami tutukluluk süreleri toplanarak, bir kişi hakkında en fazla ne kadar süreyle tutuklama kararı verilebileceği belirlenir. Örneğin, ağır ceza mahkemesinin görevine giren suçlarda, toplam tutukluluk süresi en fazla 6 yıl (soruşturmada 1 yıl + kovuşturmada 5 yıl) olabilir. Terör suçlarında ise bu süre en fazla 9 yıl (soruşturmada 2 yıl + kovuşturmada 7 yıl) olabilir.
Tutuklama Kararına İtiraz
Tutuklama kararına karşı, itiraz yolu açıktır. İtiraz, kararı veren merciye yapılır ve bir üst merci tarafından incelenir.
Kimler İtiraz Edebilir?
- Şüpheli/sanık.
- Şüpheli/sanığın müdafii (avukatı).
- Şüpheli/sanığın kanuni temsilcisi (örneğin, velisi veya vasisi).
- Şüpheli/sanığın eşi.
İtiraz Süresi
İtiraz süresi, tutuklama kararının öğrenildiği tarihten itibaren 7 gündür.
İtiraz Usulü
İtiraz, yazılı bir dilekçe ile veya tutanağa geçirilmek suretiyle sözlü olarak yapılabilir. İtiraz dilekçesinde:
- İtiraz edenin kimlik bilgileri.
- Tutuklama kararının tarihi ve sayısı.
- İtiraz nedenleri (örneğin, kuvvetli suç şüphesinin bulunmaması, tutuklama nedenlerinin olmaması, tutuklamanın ölçüsüz olması, delillerin toplanmış olması, şüpheli/sanığın kaçma şüphesinin olmaması, sabit ikametgah sahibi olması vb.).
- İtirazı destekleyen deliller (varsa).
- Talep (tutuklama kararının kaldırılması ve şüpheli/sanığın tahliyesi).
İtirazı İnceleyecek Merci
İtirazı inceleyecek merci, tutuklama kararını veren mahkemeye göre değişir:
- Sulh Ceza Hakimliği Kararına İtiraz: Kararı veren Sulh Ceza Hakimliğinin numara olarak kendisini izleyen Sulh Ceza Hakimliği, eğer o yerde tek Sulh Ceza Hakimliği varsa, Asliye Ceza Mahkemesi, itirazı inceler.
- Asliye Ceza Mahkemesi Kararına İtiraz: Ağır Ceza Mahkemesi itirazı inceler.
- Ağır Ceza Mahkemesi Kararına İtiraz: Kararı veren heyete katılmayan en yakın Ağır Ceza Mahkemesi itirazı inceler.
- Bölge Adliye Mahkemesi (İstinaf) Kararına İtiraz: Aynı dairenin başkanı ve kıdemli üyesi dışındaki üyelerden oluşan heyet itirazı inceler.
- Yargıtay Kararına İtiraz: İtirazı, kararı veren daire inceler.
İtirazın İncelenmesi ve Karar
İtirazı inceleyen merci, dosya üzerinden inceleme yaparak karar verir. Gerekli görürse, şüpheli/sanığı veya müdafii dinleyebilir.
İtirazı inceleyen merci, itirazı yerinde görürse, tutuklama kararını kaldırır ve şüpheli/sanığın derhal tahliyesine karar verir. İtirazı yerinde görmezse, itirazı reddeder.
Önemli Not: İtirazın kabul edilmesi, şüpheli/sanığın kesin olarak serbest kalacağı anlamına gelmez. İtirazı inceleyen merci, tutuklama kararını kaldırırken, adli kontrol tedbirlerinden bir veya birkaçına hükmedebilir.
Tutuklamaya Alternatif Tedbirler: Adli Kontrol
Tutuklama, en ağır koruma tedbiridir. Bu nedenle, tutuklama yerine, daha hafif tedbirlerle de aynı amaca ulaşılabilecekse, öncelikle bu tedbirlerin uygulanması gerekir. Bu tedbirlere, adli kontrol tedbirleri denir.
Adli kontrol, şüpheli veya sanığın, tutuklanmaksızın, belirli yükümlülüklere tabi tutularak denetim altında bulundurulmasıdır. Adli kontrol kararı, hakim veya mahkeme tarafından verilir.
Adli Kontrol Tedbirleri (CMK m. 109):
- Yurt Dışına Çıkış Yasağı: Şüpheli veya sanığın yurt dışına çıkması yasaklanır.
- Belirli Bir Yerleşim Yerini Terk Etmeme: Şüpheli veya sanığın, belirli bir il, ilçe veya mahalleyi terk etmesi yasaklanır.
- Belirli Yerlere Gitmeme veya Belirli Yerlere Gitme: Şüpheli veya sanığın, belirli yerlere (örneğin, mağdurun evi, işyeri, okul vb.) gitmesi veya belirli yerlere (örneğin, eğlence yerleri, kumarhaneler vb.) gitmesi yasaklanır.
- Belirli Kişilerle Görüşmeme: Şüpheli veya sanığın, belirli kişilerle (örneğin, mağdur, tanıklar, suç ortakları vb.) görüşmesi yasaklanır.
- Silah Bulundurmama veya Teslim Etme: Şüpheli veya sanığın, silah bulundurması veya taşıması yasaklanır veya silahını teslim etmesi istenir.
- Teminat (Güvence) Gösterme: Şüpheli veya sanığın, belirli bir miktar parayı veya malı teminat olarak göstermesi istenir. Bu teminat, şüpheli veya sanığın kaçmasını önlemek veya yargılamaya katılmasını sağlamak amacıyla alınır.
- Sürücü Belgesinin Geri Alınması: Şüpheli veya sanığın, sürücü belgesi geri alınabilir.
- Uyuşturucu veya Alkol Bağımlılığı Tedavisi: Şüpheli veya sanığın, uyuşturucu veya alkol bağımlısı olduğu tespit edilirse, tedavi görmesi zorunlu tutulabilir.
- Belirli Faaliyetleri Yapmaktan Yasaklanma: Şüpheli veya sanığın belirli meslekleri veya faaliyetleri yapması engellenebilir.
- Elektronik Kelepçe: Şüpheli veya sanığın, elektronik kelepçe takılarak konutunu terk etmemesi sağlanabilir.
- Ailenin Korunması ve Çocuğun Korunması Tedbirleri: Aile içi şiddet veya çocuğa karşı işlenen suçlarda, ilgili kanunlar uyarınca çeşitli tedbirler alınabilir (örneğin, uzaklaştırma kararı, tedaviye sevk etme vb.).
Önemli Notlar:
- Adli kontrol tedbirleri, tek başına veya birkaç tanesi birlikte uygulanabilir.
- Adli kontrol tedbirleri, belirli bir süre için uygulanır. Bu süre, en fazla 2 yıldır. Ancak, zorunlu hallerde, bu süre uzatılabilir.
- Şüpheli veya sanık, adli kontrol tedbirlerine uymak zorundadır. Aksi takdirde, tutuklanabilir.
- Adli kontrol kararına karşı, itiraz yolu açıktır.
Tutukluluk Halinin Sona Ermesi
Tutukluluk hali, aşağıdaki durumlarda sona erer:
- Tahliye: Şüpheli veya sanığın, mahkeme kararıyla serbest bırakılmasıdır. Tahliye kararı, aşağıdaki durumlarda verilebilir:
- Tutuklama nedenlerinin ortadan kalkması (örneğin, kaçma şüphesinin kalmaması, delillerin toplanmış olması).
- Tutukluluk süresinin dolması.
- Şüpheli/sanık hakkında beraat kararı verilmesi.
- Şüpheli/sanık hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar (KYOK) verilmesi.
- Şüpheli/sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi.
- Davanın düşmesi.
- İtiraz üzerine tutuklama kararının kaldırılması.
- Tutukluluk İncelemesi: Soruşturma ve kovuşturma evrelerinin her aşamasında şüpheli veya sanık, tahliye talebinde bulunabilir. Bu durumda, hakim veya mahkeme, tutukluluğun devam edip etmeyeceği konusunda bir karar verir. Ayrıca, soruşturma evresinde en geç 30’ar günlük aralıklarla, kovuşturma evresinde ise her duruşmada ve gerekli görülen diğer hallerde, hakim veya mahkeme, re’sen (kendiliğinden) tutukluluk halini inceler ve tutukluluğun devamı veya tahliye konusunda bir karar verir.
- Hükmün Kesinleşmesi: Şüpheli/sanık hakkında verilen mahkumiyet kararının kesinleşmesi halinde, tutukluluk hali hükümlülüğe dönüşür.
- Tutukluluk Kararının Hükümsüz Kalması: Soruşturma evresinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi, kovuşturma evresinde ise beraat veya ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi ile tutuklama kararı kendiliğinden hükümsüz hale gelir.
Tutuklu Hakları
Tutuklu olan şüpheli veya sanık, bazı haklara sahiptir. Bu haklar, Anayasa, CMK, Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmelik ve diğer ilgili mevzuatta düzenlenmiştir.
Başlıca Tutuklu Hakları:
- Masumiyet Karinesi: Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, herkes masum kabul edilir. Tutuklu, suçlu muamelesi göremez.
- Avukat (Müdafi) Seçme ve Avukatla Görüşme Hakkı: Tutuklu, istediği avukatı seçme ve avukatıyla serbestçe görüşme hakkına sahiptir. Eğer avukat seçecek durumda değilse, baro tarafından kendisine ücretsiz bir avukat görevlendirilir (zorunlu müdafilik). Avukatıyla görüşmesi, gizli ve denetimsiz olarak yapılır.
- Yakınlarına Haber Verme Hakkı: Tutuklu, yakınlarına (ailesi, akrabaları, arkadaşları) tutuklandığı konusunda haber verme hakkına sahiptir.
- Dışarıyla İletişim Hakkı: Tutuklu, belirli aralıklarla ve cezaevi idaresinin denetiminde, yakınlarıyla telefonla görüşme, mektup yazma, ziyaretçi kabul etme gibi haklara sahiptir. Ancak, bu haklar, güvenlik ve disiplin gerekçesiyle kısıtlanabilir.
- Sağlık Hizmetlerine Erişim Hakkı: Tutuklu, sağlık sorunları yaşadığında, tedavi olma ve sağlık hizmetlerine erişme hakkına sahiptir.
- İnsan Onuruna Yakışır Muamele Görme Hakkı: Tutuklu, insan onuruna yakışır bir şekilde muamele görme hakkına sahiptir. İşkence, kötü muamele, aşağılama, ayrımcılık gibi davranışlar yasaktır.
- Savunma Hakkı: Tutuklu, kendisine yöneltilen suçlamalar hakkında bilgi edinme, delilleri inceleme, savunma hazırlama, tanık dinletme, bilirkişi raporuna itiraz etme gibi haklara sahiptir.
- İtiraz Hakkı: Tutuklu, tutuklama kararına, tutukluluğun devamına ilişkin kararlara ve cezaevi idaresinin işlemlerine karşı itiraz etme hakkına sahiptir.
- Dilekçe Hakkı: Tutuklu, cezaevi idaresine, mahkemeye veya diğer yetkili makamlara, dilekçe verme hakkına sahiptir.
- Kitap, Gazete ve Dergi Okuma Hakkı: Tutuklu, cezaevi kütüphanesinden yararlanabilir, kitap, gazete ve dergi okuyabilir. Ancak, bu hak, güvenlik ve disiplin gerekçesiyle kısıtlanabilir.
- Dini İnançlarını Yerine Getirme Hakkı: Tutuklu, dini inançlarını yerine getirme hakkına sahiptir. Örneğin, namaz kılabilir, oruç tutabilir, dini kitaplar okuyabilir. Ancak, bu hak, güvenlik ve disiplin gerekçesiyle kısıtlanabilir.
- Eğitim ve Öğretim Hakkı Tutuklunun eğitim ve öğretim hakkı da bulunmaktadır.
Önemli Not: Tutuklu hakları, mutlak haklar değildir. Bu haklar, cezaevinin güvenliği, disiplini ve düzeni gerekçesiyle sınırlanabilir. Ancak, bu sınırlamalar, ölçülü olmalı ve insan onuruna aykırı olmamalıdır.
Tutuklama Yasağı (Tutuklama Kararı Verilemeyecek Haller)
Bazı durumlarda, tutuklama kararı verilemez. Bu durumlara, tutuklama yasağı denir.
- Sadece Adli Para Cezasını Gerektiren Suçlar: İşlenen suçun cezası sadece adli para cezası ise, bu suçtan dolayı tutuklama kararı verilemez.
- Hapis Cezasının Üst Sınırı İki Yıldan Fazla Olmayan Suçlar:Vücut dokunulmazlığına karşı kasten işlenen suçlar hariç olmak üzere, işlenen suçun cezasının üst sınırı iki yıldan fazla değilse, bu suçtan dolayı tutuklama kararı verilemez.
- İstisna (Vücut Dokunulmazlığına Karşı Kasten İşlenen Suçlar): Kasten yaralama, taksirle yaralama, cinsel saldırı, cinsel taciz gibi vücut dokunulmazlığına karşı kasten işlenen suçlarda, cezanın üst sınırı iki yıldan az olsa bile, tutuklama kararı verilebilir.
- Yaş Küçüklüğü:
- 15 Yaşından Küçükler: Fiili işlediği sırada 15 yaşını doldurmamış olan çocuklar hakkında, hiçbir suçtan dolayı tutuklama kararı verilemez.
- 15-18 Yaş Arası Çocuklar: Fiili işlediği sırada 15 yaşını doldurmuş ancak 18 yaşını doldurmamış olan çocuklar hakkında, ağırlaştırılmış müebbet hapis veya müebbet hapis cezasını gerektiren suçlar dışında, tutuklama kararı verilemez. Ancak, bu yaş grubundaki çocuklar için, katalog suçlardan birini işlemeleri halinde tutuklama kararı verilebilir.
- Akıl Hastalığı: Akıl hastalığı nedeniyle işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli ölçüde azalmış olan kişiler hakkında, tutuklama kararı verilemez. Bu kişiler hakkında, güvenlik tedbiri olarak, akıl hastalarına özgü tedavi kurumlarına yerleştirilmelerine karar verilebilir.
- Sağır ve Dilsizlik: İşlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli ölçüde azalmış olan sağır ve dilsiz kişiler hakkında da, akıl hastaları gibi, tutuklama kararı verilemez.
- Geçici Nedenler: Alkol, uyuşturucu madde veya uyarıcı madde etkisinde olan ya da başka bir nedenle (örneğin, geçici bilinç kaybı) işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli ölçüde azalmış olan kişiler hakkında, bu durum geçici olduğu sürece, tutuklama kararı verilemez.
- Hukuka Uygunluk Nedenleri: İşlediği fiilin hukuka uygun olduğu (örneğin, meşru müdafaa, zorunluluk hali, hakkın kullanılması, ilgilinin rızası) açıkça anlaşılan kişiler hakkında, tutuklama kararı verilemez.
Önemli Not: Tutuklama yasağı olan durumlarda, tutuklama yerine, adli kontrol tedbirlerine başvurulabilir.
Sıkça Sorulan Sorular
- Tutuklama kararına itiraz edilebilir mi?
- Evet. Tutuklama kararına karşı, kararın öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içinde, kararı veren hakimliğe/mahkemeye dilekçe verilerek veya zabıt katibine beyanda bulunularak itiraz edilebilir.
- İtirazı hangi mahkeme inceler?
- Sulh Ceza Hakimliği kararına itirazı, takip eden numaralı Sulh Ceza Hakimliği (örneğin, 1 numaralı Sulh Ceza Hakimliğinin kararına 2 numaralı Sulh Ceza Hakimliği), o yerde tek Sulh Ceza Hakimliği varsa Asliye Ceza Mahkemesi inceler.
- Asliye Ceza Mahkemesi kararına itirazı, Ağır Ceza Mahkemesi inceler.
- Ağır Ceza Mahkemesi kararına itirazı, kararı veren heyete katılmayan en yakın Ağır Ceza Mahkemesi inceler.
- Tutukluluk süresi ne kadardır?
- Soruşturma ve kovuşturma evreleri için ayrı ayrı ve suçun ağırlığına göre değişir. (Yukarıdaki “Tutukluluk Süreleri” bölümüne bakınız.)
- Tutukluluk süresi uzatılabilir mi?
- Evet. Zorunlu hallerde ve gerekçesi gösterilerek tutukluluk süresi uzatılabilir. Ancak, toplam tutukluluk süresi, kanunda belirtilen azami süreleri aşamaz.
- Tutukluluk kararı verilirken nelere dikkat edilir? Hakim tutuklama kararı verirken, öncelikle somut delillerle desteklenen kuvvetli suç şüphesinin varlığını ve CMK 100’de belirtilen tutuklama nedenlerinin (kaçma şüphesi, delilleri karartma şüphesi, katalog suçlar) bulunup bulunmadığını değerlendirir. Tutuklama tedbirinin ölçülü olup olmadığını da dikkate alarak bir karara varır.
- Tutuklu yargılanırken maaşımı alabilir miyim?
- Memurlar ve diğer kamu görevlileri, tutuklu yargılanırken, açığa alınabilirler ve maaşlarının bir kısmı kesilebilir. Ancak, beraat ederlerse, kesilen maaşlarını geri alabilirler.
- Özel sektör çalışanları için, bu durum, iş sözleşmesine ve işverenin inisiyatifine bağlıdır.
- Tutuklu yargılanırken ailemle görüşebilir miyim? Evet. Tutukluların, belirli aralıklarla ve cezaevi idaresinin denetiminde, yakınlarıyla görüşme, telefonla görüşme ve mektup yazma hakları vardır. Ancak, bu haklar, güvenlik ve disiplin gerekçesiyle kısıtlanabilir.
- Tutuklu yargılanırken avukatımla görüşebilir miyim? Evet. Tutukluların, istedikleri zaman ve herhangi bir kısıtlamaya tabi olmaksızın, avukatlarıyla görüşme hakları vardır.
- Tutukluluğa itiraz reddedilirse ne yapabilirim?
- Tutukluluğa itiraz reddedilirse, tekrar itiraz edilebilir. Ancak, aynı gerekçelerle yapılan itirazlar, genellikle reddedilir. Bu nedenle, yeni deliller veya yeni gerekçeler varsa, itiraz tekrarlanabilir. Ayrıca, tutukluluğun devamı kararlarına karşı da her aşamada itiraz edilebilir. İtirazdan sonuç alınamazsa, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuru yolları da değerlendirilebilir.
- Tutuklama kararı haksız çıkarsa tazminat alabilir miyim? Evet. Tutuklama kararı haksız veya ölçüsüz ise ve kişi sonradan beraat ederse veya kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilirse, devlete karşı tazminat davası açılabilir. Bu davada, maddi (örneğin, tutukluluk süresince uğranılan gelir kaybı, avukatlık ücreti, yargılama giderleri) ve manevi zararların tazmini talep edilebilir.
Sonuç
Tutuklama, kişi özgürlüğüne yapılan en ağır müdahalelerden biridir. Bu nedenle, tutuklama kararı, çok dikkatli bir şekilde, kanunda belirtilen şartlara ve ölçülülük ilkesine uygun olarak verilmelidir. Tutuklama kararına karşı itiraz yolu açıktır ve bu hak etkili bir şekilde kullanılmalıdır. Tutuklama sürecinde, bir ceza avukatından hukuki destek almak, haklarınızın tam olarak korunması ve adil bir yargılama yapılması için hayati önem taşır.
Hukuki danışmanlık almak istemeniz halinde veya herhangi bir sorunla karşılaşmanız durumunda LegaPro Hukuk Bürosu olarak size yardımcı olabiliriz. Uzman Avukat haklarınızı korumanıza destek olacaktır. 📞 0507 606 15 14
🚨 Whatsapp’tan bize ulaşabilirsiniz! 🚨
https://legapro.net/