a photo of a legal office setting with a LWaZitDkSPCXY1lh7CKqgw rdc e7bNRe2b KZG61IZ6Q LegaPro Hukuk Çekte Vade Süreleri

Çekte Vade Süreleri

Çekte Hamilin Haklarını Korumak İçin Kritik Zamanlamalar

Ticari hayatın vazgeçilmez ödeme araçlarından biri olan çek, kanunen görüldüğünde ödenmesi gereken bir kambiyo senedidir. Ancak, uygulamada ileri tarihli çek kullanımı oldukça yaygındır. Bu durum, çekte vade ve ibraz sürelerini daha da önemli hale getirmektedir. Çekin geçerliliği, hamilin (alacaklının) haklarını koruyabilmesi ve çek bedelini tahsil edebilmesi için, bu sürelere uyulması hayati önem taşır.

Bu kapsamlı rehberde, çekte vade ve ibraz sürelerini tüm yönleriyle ele alacağız. Türk Ticaret Kanunu (TTK), Çek Kanunu ve ilgili Yargıtay içtihatları ışığında, vade ve ibraz sürelerinin hukuki tanımını, nasıl hesaplandığını, bu sürelerin kaçırılmasının sonuçlarını, çekte cayma hakkını, bankaların sorumluluk sürelerini, protesto ve karşılıksız çek durumunda izlenecek hukuki yolları detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.

Çekte Vade ve İbraz Sürelerinin Hukuki Tanımı: Ödeme İçin Kritik Zaman Dilimleri

Çekte vade, diğer kambiyo senetleri olan poliçe ve bonodan farklı olarak, özel bir düzenlemeye tabi tutulmamıştır. Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 780. maddesinde sayılan çekin zorunlu unsurları arasında vade yer almaz. Bu nedenle, çek, kural olarak, görüldüğünde ödenmesi gereken bir kambiyo senedidir. Yani, çekin üzerinde herhangi bir vade tarihi belirtilmemişse, çek ibraz edildiği anda muaccel hale gelir ve ödenmesi gerekir.

İbraz süresi ise, çekin hamili (alacaklısı) tarafından ödeme için muhatap bankaya sunulması gereken süreyi ifade eder. TTK’nın 796. maddesinde düzenlenen ibraz süreleri, çekin düzenlendiği yer ile ödeme yerine göre farklılık gösterir:

  • Aynı Yerde Düzenlenen ve Ödenecek Çekler: 10 gün
  • Farklı Yerlerde Düzenlenen ve Ödenecek Çekler: 1 ay
  • Farklı Kıtalarda Düzenlenen ve Ödenecek Çekler:
    • Ödeme yeri Avrupa kıtasında ise 1 ay
    • Ödeme yeri Akdeniz’e kıyısı olan bir ülkede ise 1 ay
    • Diğer hallerde 3 ay

İbraz Sürelerinin Önemi:

  • Başvuru Haklarının Korunması: Hamil, çekin karşılığını muhatap bankadan alamaması durumunda, cirantalara ve düzenleyene (keşideciye) başvurabilmek için çeki süresinde ibraz etmek zorundadır. Aksi takdirde, başvuru haklarını kaybeder.
  • Kambiyo Senedi Vasfı: Çek, süresinde ibraz edilmezse, kambiyo senedi vasfını yitirir ve adi bir senet hükmünde olur. Bu durumda, kambiyo senetlerine özgü icra takibi yoluyla tahsil edilemez.
  • Çekten Cayma: Düzenleyen, ancak ibraz süresi geçtikten sonra çekten cayabilir. Süresinde ibraz edilen çeklerde, düzenleyenin cayma hakkı yoktur.

Çekte vade ve ibraz süreleri, çekin hukuki niteliğini ve hamilin haklarını doğrudan etkileyen önemli unsurlardır. Bu sürelere uyulması, hak kayıplarının önlenmesi açısından büyük önem taşır.

Çeklerde Vade Kavramı: Kanuni Düzenleme ve Uygulamadaki Yeri

Türk Ticaret Kanunu’na göre çek, “görüldüğünde ödenir” ilkesine tabi bir kambiyo senedidir. Yani, çekte vade bulunmaz ve ibraz edildiği anda ödenmesi gerekir (TTK m. 795/1). Çek üzerine konulan herhangi bir vade kaydı, “yazılmamış sayılır” ve çekin geçerliliğini etkilemez.

Kanuni Düzenlemenin Gerekçesi:

  • Ödeme Aracı Olma Niteliği: Çek, ticari hayatta nakit para gibi kullanılan bir ödeme aracıdır. Vade kaydı, çekin bu işlevine aykırıdır.
  • Güven Unsuru: Çekin görüldüğünde ödenmesi, hamile (alacaklıya) güven sağlar ve çekin tedavül kabiliyetini artırır.

Uygulamada İleri Tarihli Çek:

Kanunda açıkça yasaklanmamış olsa da, uygulamada ileri tarihli çek düzenlenmesi yaygındır. Bu durumda, çekin üzerine, fiili düzenleme tarihinden (keşide tarihinden) sonraki bir tarih yazılır.

İleri Tarihli Çekin Hukuki Sonuçları:

  • Çek Geçerlidir: İleri tarihli çek düzenlenmesi, çekin geçersiz olmasına yol açmaz. Çek, hukuken geçerli bir kambiyo senedidir.
  • İbraz Anında Ödeme: TTK’nın 795/2. maddesi uyarınca, düzenlenme günü olarak gösterilen günden önce ödenmek için ibraz olunan çek, ibraz günü ödenir. Yani, banka, üzerinde yazılı tarihi beklemek zorunda değildir ve çeki ibraz anında ödemekle yükümlüdür.
  • Karşılıksız Çek: İleri tarihli çek, ibraz anında karşılıksız çıkarsa, “karşılıksızdır” işlemi yapılır ve çek hamilinin yasal hakları doğar.
  • Kredi Aracı Olarak Kullanım: Uygulamada, ileri tarihli çekler, fiilen bir kredi aracı gibi kullanılmaktadır. Ancak, bu kullanım, çekin hukuki niteliğini değiştirmez.
  • 2025 Sonuna Kadar Erteleme: Çek Kanunu’na eklenen Geçici Madde 5 ile, 31.12.2025 tarihine kadar, üzerinde yazılı düzenleme tarihinden önce çekin ödenmek için muhatap bankaya ibrazı geçersiz kabul edilmektedir. Bu düzenleme, ileri tarihli çeklerin fiilen vadeli senet gibi kullanılmasına imkan tanımaktadır.

Önemli Notlar:

  • İleri tarihli çek düzenlemek, riskli bir uygulamadır. Çekin, üzerinde yazılı tarihten önce ibraz edilmesi ve karşılıksız çıkması mümkündür.
  • Çek Kanunu’ndaki geçici düzenleme, 31.12.2025 tarihinde sona erecektir. Bu tarihten sonra, ileri tarihli çekler, ibraz edildikleri anda ödenecektir.
  • İleri tarihli çek alırken veya düzenlerken, bu risklerin göz önünde bulundurulması ve bir avukata danışılması önemlidir.

Çekte vade, kanunen kabul edilmemekle birlikte, uygulamada ileri tarihli çekler vasıtasıyla fiilen vade konulmaktadır. Ancak, bu durumun hukuki sonuçlarının ve risklerinin iyi bilinmesi gerekir.

Çekin İbraz Süresi Nedir? Nasıl Hesaplanır? Süresinde İbraz İçin Dikkat Edilmesi Gerekenler

Çekin ibraz süresi, hamilin, çek bedelini tahsil etmek için çeki muhatap bankaya sunması gereken süredir. Bu süre, çekin ödeme yeri ve keşide yerine (düzenlendiği yere) göre değişiklik gösterir ve Türk Ticaret Kanunu’nun 796. maddesinde düzenlenmiştir.

İbraz Süreleri:

  • Aynı Yerde Düzenlenen ve Ödenecek Çekler: Çek, düzenlendiği yerde ödenecekse, ibraz süresi 10 gündür. Örneğin, İstanbul’da düzenlenen ve İstanbul’da ödenecek bir çek için ibraz süresi 10 gündür. Yargıtay kararlarına göre, büyükşehir belediyesi sınırları içinde düzenlenen ve ödenecek çekler, aynı yerde düzenlenmiş ve ödenecek çek olarak kabul edilir.
  • Farklı Yerlerde Düzenlenen ve Ödenecek Çekler: Çek, düzenlendiği yerden başka bir yerde ödenecekse, ibraz süresi 1 aydır. Örneğin, Ankara’da düzenlenen ve İzmir’de ödenecek bir çek için ibraz süresi 1 aydır.
  • Farklı Kıtalarda Düzenlenen ve Ödenecek Çekler: Çek, düzenlendiği kıtadan başka bir kıtada ödenecekse ve ödeme yeri Avrupa kıtasında ise 1 ay, Akdeniz’e kıyısı olan bir ülkede ise 3 ay içinde muhatap bankaya ibraz edilmelidir.
  • Türkiye’nin Durumu: Türkiye, hem Avrupa hem de Asya kıtasında toprağı bulunan ve Akdeniz’e kıyısı olan bir ülke olarak, her iki gruba da dahildir. Dolayısıyla, Türkiye’de düzenlenen ve Avrupa’da ödenecek çekler 1 ay, Avrupa’da düzenlenip Türkiye’de ödenecek çekler 1 ay, Türkiye’de düzenlenip Akdeniz’e kıyısı olan bir ülkede (örneğin, Mısır, İsrail, Lübnan) ödenecek çekler 1 ay, Akdeniz’e kıyısı olan bir ülkede düzenlenip Türkiye’de ödenecek çekler 1 ay içinde ibraz edilmelidir.
  • Diğer Durumlar: Yukarıdaki durumlar haricinde, farklı kıtalarda düzenlenen ve ödenecek çekler için ibraz süresi 3 aydır. Örneğin, Türkiye’de düzenlenip Amerika Birleşik Devletleri’nde ödenecek bir çek, 3 ay içinde ibraz edilmelidir.

İbraz Süresinin Hesaplanması:

  • Başlangıç: İbraz süresi, çekte yazılı olan düzenleme tarihinin ertesi gününden itibaren başlar. Düzenlenme günü hesaba katılmaz.
  • Fiili Düzenlenme Tarihi Önemli Değil: İleri tarihli çeklerde, fiili düzenlenme tarihi dikkate alınmaz. Önemli olan, çek üzerinde yazılı olan tarihtir.
  • İş Günü Esası: İbraz, sadece iş günlerinde ve iş saatleri içinde yapılabilir. Sürenin son günü resmi tatile denk gelirse, süre tatili izleyen ilk iş gününe kadar uzar.
  • Cumartesi Tatil Değil: Cumartesi günü, resmi tatil günü değildir. İbraz süresi hesabında iş günü olarak dikkate alınır.
  • Farklı Takvim Kullanımı: Düzenlenme yeri ile ödeme yeri arasında farklı takvim kullanılıyorsa, düzenlenme günü, ödeme yerindeki takvime göre eşdeğer güne çevrilir ve ibraz süresi buna göre hesaplanır.

Örnek:

  • 15 Ocak 2025 (Çarşamba) tarihinde İstanbul’da düzenlenen ve İstanbul’da ödenecek bir çek için 10 günlük ibraz süresi, 16 Ocak 2025 (Perşembe) günü başlar ve 25 Ocak 2025 (Cumartesi) günü sona erer.
  • 15 Ocak 2025 (Çarşamba) tarihinde Ankara’da düzenlenen ve İzmir’de ödenecek bir çek için 1 aylık ibraz süresi, 16 Ocak 2025 (Perşembe) günü başlar ve 15 Şubat 2025 (Cumartesi) günü sona erer.
  • 15 Ocak 2025 (Çarşamba) tarihinde Türkiye’de düzenlenen ve Fas’ta ödenecek bir çek için 1 aylık ibraz süresi 16 Ocak 2025’de başlar ve 15 Şubat 2025 (Cumartesi) günü sona erer.

İbraz Süresinde Dikkat Edilmesi Gerekenler:

  • Süreyi Doğru Hesaplayın: İbraz süresini hesaplarken, düzenlenme yeri, ödeme yeri ve takvim farklarını dikkate alın.
  • Resmi Tatilleri Göz Önünde Bulundurun: Sürenin son gününün resmi tatile denk gelmesi durumunda, sürenin izleyen ilk iş gününe kadar uzayacağını unutmayın.
  • Erken İbraz Mümkün: Çeki, ibraz süresinin başlamasından önce de bankaya ibraz edebilirsiniz. Ancak, Çek Kanunu Geçici 5. Madde gereği 31.12.2025 tarihine kadar, banka, ileri tarihli çeklerde üzerinde yazılı tarihten önce ödeme yapamaz.
  • İbrazı Belgelendirin: Çeki bankaya ibraz ettiğinizde, ibraz tarihini ve saatinin tutanağa geçirilmesini sağlayın veya bankadan yazılı bir belge alın. Bu, ileride doğabilecek anlaşmazlıklarda ispat açısından önemlidir.

İbraz süresine uyulması, hamilin haklarını koruması açısından hayati öneme sahiptir. Bu nedenle, bir avukata danışarak, çekin süresinde ve usulüne uygun bir şekilde ibraz edildiğinden emin olmanız tavsiye edilir.

TTK 796 Hükmüne Göre İbraz Süreleri: Kanuni Düzenleme ve Detaylar

Türk Ticaret Kanunu’nun 796. maddesi, çekin ibraz sürelerini düzenleyen temel hükümdür. Bu madde, çekin düzenlendiği yer ile ödeme yeri arasındaki ilişkiye göre farklı ibraz süreleri öngörmüştür.

TTK 796 Hükmü:

“Madde 796- (1) Bir çek, düzenlendiği yerde ödenecekse on gün; düzenlendiği yerden başka bir yerde ödenecekse bir ay içinde muhataba ibraz edilmelidir.

(2) Ödeneceği ülkeden başka bir ülkede düzenlenen çek, düzenlenme yeri ile ödeme yeri aynı kıtada ise bir ay ve ayrı kıtalarda ise üç ay içinde muhataba ibraz edilmelidir.  

(3) Bu bakımdan, bir Avrupa ülkesinde düzenlenip de Akdenize sahili bulunan bir ülkede ödenecek olan ve aynı şekilde Akdenize sahili olan bir ülkede düzenlenip bir Avrupa ülkesinde ödenmesi gereken çekler, aynı kıtada düzenlenmiş ve ödenmesi şart kılınmış sayılır.  

(4) Yukarıdaki fıkralarda yazılı süreler, çekte düzenlenme günü olarak gösterilen tarihin ertesi günü başlar.”

Madde Hükmüne Göre İbraz Sürelerinin Açıklaması:

  • 10 Günlük İbraz Süresi: Çek, düzenlendiği yerde ödenecekse, yani keşide yeri ile ödeme yeri aynı ise, ibraz süresi 10 gündür. Örneğin, Ankara’da düzenlenen ve Ankara’daki bir banka şubesinde ödenecek bir çek, 10 gün içinde muhatap bankaya ibraz edilmelidir.
    • Büyükşehir Uygulaması: Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, aynı büyükşehir belediyesi sınırları içinde düzenlenen ve ödenecek çekler, keşide yeri ve ödeme yeri aynı kabul edilerek 10 günlük ibraz süresine tabi tutulur. Örneğin, İstanbul’un Şişli ilçesinde düzenlenen ve İstanbul’un Kadıköy ilçesinde ödenecek bir çek, 10 gün içinde ibraz edilmelidir.
  • 1 Aylık İbraz Süresi: Çek, düzenlendiği yerden başka bir yerde ödenecekse, ibraz süresi 1 aydır. Örneğin, İzmir’de düzenlenen ve Antalya’daki bir banka şubesinde ödenecek bir çek, 1 ay içinde ibraz edilmelidir.
    • Aynı Kıtada Olma Şartı: Bu 1 aylık sürenin uygulanabilmesi için, düzenlenme yeri ile ödeme yerinin aynı kıtada bulunması gerekir.
    • Farklı İlçeler: Aynı il sınırları içinde fakat farklı ilçelerde düzenlenen ve ödenecek çekler de başka yerde düzenlenmiş ve ödenecek çek olarak kabul edilir ve 1 aylık ibraz süresine tabidir.
  • 3 Aylık İbraz Süresi: Çek, düzenlendiği kıtadan başka bir kıtada ödenecekse, ibraz süresi 3 aydır. Örneğin, Türkiye’de düzenlenen ve Amerika Birleşik Devletleri’nde ödenecek bir çek, 3 ay içinde ibraz edilmelidir.
    • Avrupa ve Akdeniz İstisnası (TTK 796/3): Bu fıkrada, Avrupa kıtasında düzenlenen ve Akdeniz’e kıyısı olan bir ülkede ödenecek çekler ile Akdeniz’e kıyısı olan bir ülkede düzenlenip Avrupa kıtasında ödenecek çekler için özel bir düzenleme getirilmiştir. Bu durumda, çekler aynı kıtada düzenlenmiş ve ödenmesi şart kılınmış gibi kabul edilir ve 1 aylık ibraz süresi uygulanır.
    • Türkiye’nin Durumu: Türkiye, hem Avrupa hem Asya kıtasında toprağı olan ve Akdeniz’e kıyısı olan bir ülke olduğu için, bu istisnanın kapsamına girmektedir.

İbraz Sürelerinin Hesaplanması:

  • Başlangıç: İbraz süreleri, çekte düzenlenme günü olarak gösterilen tarihin ertesi günü başlar (TTK 796/4).
  • Takvim Günü: Süreler, takvim günü olarak hesaplanır.
  • Tatil Günleri: Sürenin son günü resmi tatile denk gelirse, süre tatili izleyen ilk iş günü sona erer.
  • Farklı Takvim Kullanımı: Düzenlenme yeri ile ödeme yeri arasında farklı takvim kullanılıyorsa, düzenlenme günü, ödeme yerindeki takvime göre eşdeğer güne çevrilir ve ibraz süresi buna göre hesaplanır.

Önemli Notlar:

  • İbraz sürelerine uyulmaması, hamilin, cirantalara ve düzenleyene karşı başvurma hakkını kaybetmesine yol açar.
  • İbraz süresinin başlangıcı için, çekte yazılı olan düzenlenme tarihi esas alınır; fiili düzenlenme tarihi dikkate alınmaz.
  • İleri tarihli çeklerde, ibraz süresi, üzerinde yazılı olan tarihten itibaren başlar.

TTK 796’daki ibraz süreleri, çekin ödenmesi ve hamilin haklarının korunması açısından büyük önem taşır. Bu sürelerin doğru hesaplanması ve çeke ilişkin işlemlerin süresi içinde yapılması, hak kayıplarının önlenmesi için gereklidir.

Çekin İbraz Süresinin Kaçırılması Durumunda Ne Olur? Hamilin Hak Kaybı ve Sonuçları

Çekin, TTK 796’da öngörülen ibraz süreleri içinde muhatap bankaya ibraz edilmemesi, hamil (alacaklı) açısından ciddi hukuki sonuçlar doğurur.

İbraz Süresinin Kaçırılmasının Sonuçları:

  1. Kambiyo Senedi (Çek) Vasfının Kaybı: Süresinde ibraz edilmeyen çek, kambiyo senedi olma niteliğini kaybeder. Bu durumda, çek, adi bir senet (yazılı bir delil başlangıcı) hükmünde olur.
  2. Başvurma (Müracaat) Haklarının Kaybı: Hamil, süresinde ibraz etmediği çek nedeniyle, cirantalara, keşideciye (düzenleyene) ve diğer çek borçlularına karşı kambiyo hukukundan kaynaklanan başvurma haklarını kaybeder (TTK m. 798/1). Artık bu kişilere karşı, kambiyo senetlerine özgü icra takibi yoluyla alacağını tahsil edemez.
  3. Temel İlişkiye Dayalı Dava Hakkı: Hamil, çekin karşılığını alamıyorsa, temel borç ilişkisine dayanarak (örneğin, satış sözleşmesi, kira sözleşmesi) alacak davası açabilir. Ancak, bu durumda, temel ilişkiyi ve alacağın varlığını ispat yükü hamile ait olacaktır. Çek, bu davada yazılı delil başlangıcı olarak kabul edilir ve tanık dahil diğer delillerle desteklenmesi gerekir.
  4. Sebepsiz Zenginleşme Davası: Hamil, TTK m. 825 uyarınca, düzenleyene (keşideciye) karşı sebepsiz zenginleşme davası açabilir. Bu dava, çekin zamanaşımı süresine (ibraz süresinin bitiminden itibaren 3 yıl) tabi değildir. Ancak, sebepsiz zenginleşme davası, temel ilişkiye dayalı davaya göre daha dezavantajlıdır. Çünkü, ispat yükü daha ağırdır ve sadece düzenleyenin sebepsiz zenginleştiği miktar talep edilebilir.
  5. Çekten Cayma: Düzenleyen (keşideci), ibraz süresi geçtikten sonra çekten cayabilir. Bu durumda, banka çeki ödemez. Ancak, çekten cayılmamışsa, bankanın ibraz süresinden sonra da çeki ödeme yetkisi vardır.
  6. Ciro: İbraz süresinden sonra yapılan ciro, alacağın temliki hükümlerine tabidir ve ciranta, temlik eden kişinin sorumluluğuna sahip olur.

Örnek:

10 günlük ibraz süresine tabi bir çek, süresi içinde bankaya ibraz edilmezse, hamil, cirantalara ve düzenleyene karşı kambiyo hukukundan kaynaklanan başvurma haklarını kaybeder. Hamil, ancak düzenleyene karşı, temel ilişkiye dayanarak veya sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre dava açabilir.

Önemli Notlar:

  • İbraz süresinin kaçırılması, hamil açısından ciddi hak kayıplarına yol açar. Bu nedenle, çekin süresinde bankaya ibraz edilmesi büyük önem taşır.
  • İbraz süresinin kaçırılması durumunda, bir avukata danışarak, izlenebilecek hukuki yollar hakkında bilgi almanız ve haklarınızı korumak için gerekli adımları atmanız önemlidir.

Sonuç olarak, çekin süresinde ibraz edilmesi, hamilin haklarını koruyabilmesi için hayati önem taşır. İbraz süresinin kaçırılması, çekin kambiyo senedi vasfını kaybetmesine, hamilin başvurma haklarını yitirmesine ve alacağın tahsilinin zorlaşmasına neden olur. Bu nedenle, çek hamillerinin, ibraz sürelerine dikkat etmeleri ve çeki zamanında bankaya ibraz etmeleri gerekmektedir.

Çeklerde Protesto Nedir ve Hangi Durumlarda Gereklidir? Ödememe Halinin Resmi Tespiti

Protesto, bir kambiyo senedinin (poliçe, bono, çek) vadesinde ödenmediğinin, kabul edilmediğinin veya poliçede kabule arzın gerekli olduğu durumlarda kabul şerhi verilmediğinin resmi bir belge ile tespiti işlemidir. Çeklerde protesto, TTK’nın 810. maddesinde düzenlenmiştir.

Protestonun Amacı:

  • Ödememe Durumunu Belgelemek: Çekin, süresinde ibraz edilmesine rağmen muhatap banka tarafından ödenmediğini resmi olarak belgelemek.
  • Başvuru (Müracaat) Haklarını Korumak: Hamilin, cirantalara, düzenleyene (keşideciye) ve diğer çek borçlularına karşı başvurma haklarını korumak ve kullanabilmesini sağlamak.
  • İspat Kolaylığı Sağlamak: Ödememe durumunu resmi bir belgeyle ispatlayarak, alacaklıya (hamile) hukuki süreçlerde (icra takibi, dava açma) avantaj sağlamak.
  • Temerrüt Faizi: Protesto, temerrüt faizinin başlangıç tarihini belirler.

Çeklerde Protesto Hangi Durumlarda Gereklidir?

  • Karşılıksız Çek: Çekin, bankada karşılığının bulunmaması nedeniyle ödenmemesi durumunda protesto çekilebilir. Ancak uygulamada bankanın yaptığı “karşılıksızdır” işlemi protesto yerine geçmektedir.
  • Kısmi Karşılık: Çek bedelinin sadece bir kısmının bankada karşılığının bulunması ve hamilin kısmi ödemeyi kabul etmemesi durumunda protesto çekilebilir.
  • Ödemeden Men Talimatı: Düzenleyenin (keşidecinin) çekten cayması ve bankaya ödemeden men talimatı vermesi durumunda, çekin ödenmemesi üzerine protesto çekilebilir.
  • İbraz Süresinin Kaçırılma İhtimali: Özellikle ileri tarihli çeklerde, ibraz süresinin kaçırılma ihtimaline karşı, protesto çekilmesi, hamilin başvuru haklarını koruması açısından faydalı olabilir.
  • Cirantalara Başvurma Hakkı: Hamil, cirantalara başvurmak istiyorsa, çeki süresinde ibraz etmiş ve ödenmemiş olması yetmez ayrıca protesto çekmesi veya bankaca çek üzerine yazılıp imzalanan karşılıksızdır kaşesi ve ilgili şerhin bulunması ya da ödememe durumunun TCMB’nin belirlediği ve çekin süresinde ibraz edildiğini gösteren belge gerekmektedir.

Protesto Nasıl Çekilir?

  • Yetkili Merci: Protesto, noter aracılığıyla çekilir.
  • Süre: Protesto, ödeme için ibraz gününü takip eden 2 iş günü içinde çekilmelidir. İbraz sürenin son gününde yapılmışsa, protesto izleyen iş günü de çekilebilir.
  • Başvuru: Hamil, çek aslı ve kimlik belgesi ile birlikte notere başvurur.
  • Protesto Belgesi: Noter, ödememe durumunu ve nedenini tespit eden bir protesto belgesi düzenler. Bu belge, hamilin ve protesto edilenin (düzenleyenin) kimlik bilgilerini, çek bilgilerini, ibraz ve protesto tarihlerini, ödememe nedenini ve noterin imza ve mührünü içerir.
  • Tebliğ: Noter, protesto belgesinin bir suretini muhatap bankaya ve düzenleyene (keşideciye) tebliğ eder.

Protesto Yerine Geçen İşlemler:

  • Muhatap Bankanın Beyanı: Muhatap bankanın, ibraz günü tarihini de belirterek, çek üzerine yazacağı “ödenmemiştir” şeklindeki beyanı ve imzası, protesto yerine geçer.
  • Takas Odasının Beyanı: Çekin, süresinde takas odasına ibraz edildiği halde ödenmediğinin, takas odası tarafından, ibraz günü tarihi de belirtilerek çek üzerine yazılması, protesto yerine geçer.

Önemli Notlar:

  • Protesto zorunlu değildir, ancak müracaat (başvuru) hakkının kullanılması için faydalıdır.
  • Çekte “protestosuz” kaydı varsa, protesto çekmeye gerek yoktur.
  • Protesto masrafları, haksız çıkan taraftan tahsil edilir.

Çekin ödenmemesi durumunda, hak kaybına uğramamak için, protesto sürelerine dikkat edilmesi ve bir avukattan hukuki destek alınması önemlidir.

Çekin Cayma Hakkı ve Yasal Şartları: Düzenleyenin Çeki İptal Etme Yetkisi

Çekten cayma, düzenleyenin (keşidecinin), muhatap bankaya verdiği ödeme yetkisini tek taraflı olarak geri alması işlemidir. Bu hakkın kullanılmasıyla, banka, çeki ibraz eden hamile ödeme yapmaktan kaçınabilir.

Çekten Cayma Şartları:

  • İbraz Süresinin Geçmesi: Çekten cayma, ancak çekin yasal ibraz süresi (10 gün, 1 ay veya 3 ay) geçtikten sonra hüküm ifade eder. İbraz süresi içinde yapılan cayma beyanları, ancak ibraz süresi geçtikten sonra geçerlilik kazanır (TTK m. 799/1).
  • Çekin İbraz Edilmemiş Olması: Çekten cayma, çekin ibraz süresi içinde muhatap bankaya ibraz edilmemiş olması şartıyla mümkündür. Çek, ibraz süresi içinde bankaya ibraz edilmişse, düzenleyen çekten cayamaz.
  • Cayma Beyanının Muhatap Bankaya Ulaşması: Cayma beyanının hüküm ifade edebilmesi için, muhatap bankaya ulaşmış olması gerekir.

Cayma Beyanının Şekli:

  • Yazılı veya Sözlü: Çekten cayma beyanı, yazılı veya sözlü olarak yapılabilir. Ancak, ispat kolaylığı açısından yazılı yapılması ve iadeli taahhütlü posta veya noter aracılığıyla gönderilmesi tavsiye edilir.
  • Açık ve Kesin Olmalı: Cayma beyanında, hangi çekten cayılmak istendiği açık ve kesin bir şekilde belirtilmelidir. Çekin keşide tarihi, numarası, keşidecisi, lehtarı, muhatap bankası ve tutarı gibi bilgiler beyanda yer almalıdır.
  • Muhatap Bankaya Bildirim: Cayma beyanı, mutlaka çekin muhatabı olan bankaya bildirilmelidir.

Çekten Caymanın Sonuçları:

  • Ödememe: Çekten cayma beyanı üzerine, muhatap banka, çeki ibraz eden hamile ödeme yapmaktan kaçınır.
  • Hukuki Sorumluluk: Çekten haksız olarak cayılması durumunda, düzenleyen, hamilin uğradığı zararları tazmin etmekle yükümlü olabilir. Özellikle, çekin karşılıksız çıkmasına ve hamilin icra takibi başlatmasına neden olunmuşsa, icra masrafları ve vekalet ücreti gibi zararlar da talep edilebilir.
  • Ceza Sorumluluğu: Çekten cayma, Çek Kanunu’nda düzenlenen suçun oluşmasına engel olur. Yani çekten cayma halinde bankanın ödeme yükümlülüğü ortadan kalkacağından hamilin karşılıksız çek keşide etme eyleminden dolayı şikâyetçi olma hakkı da ortadan kalkacaktır.
  • İdari Yaptırım: Çekten cayma, Çek Kanunu’nda düzenlenen yaptırımın uygulanmasına engel olur. Zira çekten cayma halinde banka çek bedelini ödeme yükümlülüğünden kurtulur. Bankanın ödeme yükümlülüğünün doğmayacağı durumda da hamilin şikayet etme hakkı da doğmayacaktır.

Çekten Cayma Hakkının Kullanılamayacağı Haller:

  • Çekin Süresinde İbraz Edilmiş Olması: Çek, TTK 796’da öngörülen süreler içinde muhatap bankaya ibraz edilmişse, düzenleyen çekten cayamaz.
  • Mücbir Sebepler: Çekin süresinde ibrazı, mücbir sebepler (örneğin, doğal afet, savaş, salgın hastalık) nedeniyle engellenmişse, düzenleyen çekten cayamaz. Mücbir sebebin varlığı halinde, çekin ibraz ve protesto edilme süreleri uzar.
  • Karşılığın Devredilmiş Olması: TTK 809’a göre; “Çekin düzenlenmesi ile karşılığı muhataba devredilmiş sayılır. Karşılığın devri bakımından, poliçenin kabulüne dair olan kanun hükümleri uygulanır.” Çekin düzenlenmesi ile muhatap nezdindeki karşılığın devredilmiş bulunması halinde, düzenleyenin çekten cayma hakkı bulunmamaktadır.
  • Muhatap Bankanın Ödeme Yapması: Muhatap banka, ibraz süresi geçtikten sonra çekten cayma durumunda dahi ödeme yapmışsa, bu durumda artık çekten cayma mümkün olmaz. Ancak, bankanın ödeme yapıp yapmama konusunda serbest olduğu unutulmamalıdır.

Önemli Notlar:

  • Çekten cayma hakkı, kötü niyetli olarak kullanılmamalıdır. Aksi takdirde, düzenleyen, hamilin uğradığı zararları tazmin etmekle yükümlü olabilir.
  • Çekten cayma beyanının, ispat kolaylığı açısından yazılı olarak yapılması ve iadeli taahhütlü posta veya noter aracılığıyla gönderilmesi tavsiye edilir.
  • Çekten cayma konusunda tereddüt yaşanması durumunda, bir avukata danışarak hukuki destek alınması önemlidir.

Çekten cayma, düzenleyene, çekin ödenmesini engelleme imkanı veren önemli bir haktır. Ancak, bu hakkın, yasal şartlara uygun olarak ve dürüstlük kuralı çerçevesinde kullanılması gerekmektedir.

Bankaların Çeklerde Sorumluluk Süresi: Karşılıksız Çeklerde Bankanın Rolü

Bankalar, çek hesabı açma, çek defteri verme ve çek tahsilatı gibi işlemlerde belirli sorumluluklara sahiptir. Bu sorumluluklar, 5941 sayılı Çek Kanunu ve ilgili mevzuatta düzenlenmiştir. Bankaların sorumluluğu, hem hukuki hem de cezai niteliktedir.

Bankaların Sorumlulukları:

  • Çek Hesabı Açarken Gerekli Özeni Gösterme: Bankalar, çek hesabı açarken, müşterinin kimlik bilgilerini, adresini ve diğer gerekli bilgileri doğru ve eksiksiz bir şekilde tespit etmek ve müşterinin çek hesabı açma yasağı bulunup bulunmadığını kontrol etmek zorundadır.
  • Çek Defteri Verme: Bankalar, talepleri halinde ve yasal bir engel bulunmadığı takdirde, müşterilerine çek defteri vermekle yükümlüdür.
  • Karşılıksız Çeklerde Ödeme: Muhatap banka, süresinde ibraz edilen çekin karşılığının bulunmaması halinde, hamile, her bir çek yaprağı için belirli bir miktar ödemekle yükümlüdür (Çek Kanunu m. 3). 2024 yılı için bu miktar 9.275 TL’dir. Kısmi karşılık bulunması halinde ise bu tutar, kısmi karşılık tutarını söz konusu orana tamamlayacak şekilde ödenir.
  • “Karşılıksızdır” İşlemi Yapma: Muhatap banka, karşılığı bulunmayan çekler için, çekin arkasına “karşılıksızdır” kaşesi basmak, ibraz tarihini, ödememe nedenini ve diğer gerekli bilgileri yazmak zorundadır.
  • Bildirim Yükümlülüğü: Bankalar, karşılıksız çek keşide eden kişileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’na bildirmekle yükümlüdür.
  • Bloke Yetkisi: Karşılıksız çek keşide edilmesi durumunda, banka, düzenleyenin (keşidecinin) rızasını aramaksızın, düzenleyene ait diğer banka hesaplarından, bu çekle ilgili sorumluluk tutarını karşılayacak kadar parayı bloke etme yetkisine sahiptir.

Bankanın Sorumluluk Süresi:

  • Çek Kanunu’nun 6. maddesine göre, bankanın karşılıksız çeklerden dolayı hukuki sorumluluğu, çekin üzerinde yazılı baskı tarihinden itibaren 5 yıl süreyle devam eder.
  • Bu süre geçtikten sonra, bankanın karşılıksız çekle ilgili herhangi bir sorumluluğu kalmaz.

Bankanın Sorumluluğunun Şartları:

  • Kusur: Bankanın sorumlu tutulabilmesi için, gerekli özeni göstermediğinin (kusurlu olduğunun) ispatlanması gerekir. Örneğin, çek hesabı açma yasağı bulunan bir kişiye çek defteri verilmesi veya sahte çekin ayırt edilememesi durumunda, bankanın kusurlu olduğu kabul edilir.
  • Zarar: Hamilin, bankanın kusurlu davranışı nedeniyle zarara uğramış olması gerekir.
  • Nedensellik Bağı: Bankanın kusurlu davranışı ile hamilin uğradığı zarar arasında uygun nedensellik bağı bulunmalıdır.

Önemli Notlar:

  • Bankanın sorumluluğu, her bir çek yaprağı için ödemekle yükümlü olduğu miktar ile sınırlıdır.
  • Hamil, bankanın sorumlu olduğu miktarı aşan kısmı için, düzenleyene (keşideciye) ve diğer çek borçlularına başvurabilir.
  • Bankanın sorumluluğu ile ilgili davalarda, görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesidir.

Bankaların, çeklerle ilgili işlemlerde gerekli özeni göstermeleri ve yasal yükümlülüklerini yerine getirmeleri, hem kendilerinin hukuki ve cezai sorumluluktan kurtulmaları hem de çek sisteminin güvenilirliğinin sağlanması açısından büyük önem taşımaktadır.

Çekin İbraz Sürelerinin Uzaması: İstisnai Durumlar ve Sonuçları

Çekin ibraz süreleri, TTK’nın 796. maddesinde açıkça belirtilmiştir (10 gün, 1 ay, 3 ay). Ancak, bazı istisnai durumlarda, bu sürelerin uzaması mümkündür.

İbraz Sürelerini Uzatan Haller:

1. Mücbir Sebepler (TTK m. 811):

  • Tanım: Mücbir sebep, önceden öngörülemeyen, borçlunun iradesi dışında meydana gelen ve borcun ifasını imkansız kılan olaylardır. Doğal afetler (deprem, sel, yangın), savaş, salgın hastalık, genel grev, resmi makamların kararları (sokağa çıkma yasağı, bankaların kapatılması) gibi durumlar mücbir sebep olarak kabul edilebilir.
  • Etkisi: Kanunen belirli olan süreler içinde çekin ibrazı veya protesto edilmesi veya buna denk bir belirlemenin yapılması, bir devletin mevzuatı veya herhangi bir mücbir sebep gibi aşılması imkânsız bir engel nedeniyle gerçekleştirilememişse, bu işlemler için belirli olan süreler uzar.  
  • İhbar Yükümlülüğü: Hamil, mücbir sebebi gecikmeksizin kendi cirantasına ihbar etmeye ve bu ihbarı çeke veya alonja kaydedip, bunun altına, yerini ve tarihini yazarak imzalamakla zorunludur.  
  • 15 Gün Kuralı: Mücbir sebep, ibraz süresinin bitiminden önce olmak şartıyla, hamilin bu sebebi kendinden önce gelen borçluya ihbar ettiği günden itibaren on beş günden fazla devam ederse, çekin ibrazına ve protesto çekilmesine veya buna eş değerde bir belirlemeye gerek kalmaksızın başvurma hakkı kullanılabilir.  
  • Kişisel Nedenler Hariç: Hamilin veya çeki ibraz etmekle, protesto çekmekle ya da aynı nitelikte bir belirlemeyi yaptırmakla görevlendirdiği kişinin, sadece kendileriyle ilgili olgular mücbir sebep sayılmaz.  

2. İbraz Süresinin Son Gününün Tatile Denk Gelmesi:

  • Etkisi: İbraz süresinin son günü resmi tatile (Pazar veya diğer resmi tatil günleri) denk gelirse, ibraz süresi tatili izleyen ilk iş gününe kadar uzar.
  • Aradaki Tatil Günleri: Aradaki tatil günleri süre hesabına dahildir.

3. Çekin Düzenlendiği Ülke ile Ödeme Yeri Arasında Farklı Takvim Uygulanması:

  • Etkisi: Çekin düzenlendiği ülke ile ödeneceği ülke arasında farklı takvimlerin kullanılması durumunda, düzenlenme günü, ödeme yerindeki takvime göre eşdeğer güne çevrilir ve ibraz süresi buna göre hesaplanır.

Önemli Notlar:

  • İbraz sürelerinin uzaması, istisnai bir durumdur. Bu nedenle, mücbir sebep veya diğer uzama hallerinin varlığının somut delillerle ispatlanması gerekir.
  • İbraz süresinin uzaması, çekten cayma hakkının kullanılmasına engel değildir. Düzenleyen, uzayan süre içinde de çekten cayabilir.
  • İbraz süresinin uzaması ile ilgili tereddüt yaşanması durumunda, bir avukata danışarak hukuki destek almanız önemlidir.

İbraz sürelerinin uzaması, hamilin haklarını koruması açısından önemli bir imkandır. Ancak, bu imkanın kullanılabilmesi için, kanunda belirtilen şartların gerçekleşmesi ve gerekli işlemlerin zamanında yapılması gerekmektedir.

Çekte Zamanaşımı Süreleri: Hak Kaybına Uğramamak İçin Dikkat Edilmesi Gerekenler

Çek, kıymetli evrak niteliğinde bir senet olduğu için, çekten doğan alacak hakları da belirli zamanaşımı sürelerine tabidir. Bu sürelerin geçmesi, alacak hakkının dava yoluyla ileri sürülebilmesini engeller.

Çekte Zamanaşımı Süreleri (TTK m. 814):

  • Hamilin Cirantalara, Düzenleyene (Keşideciye) ve Diğer Çek Borçlularına Karşı Başvurma Hakları: İbraz süresinin bitiminden itibaren 3 yıldır.
  • Çek Borçlularının (Cirantalar, Düzenleyen) Birbirlerine Karşı Başvurma Hakları: Çek borçlusunun çeki ödediği veya çekin dava yoluyla kendisine karşı ileri sürüldüğü tarihten itibaren 3 yıldır.

Zamanaşımı Sürelerinin Başlangıcı:

  • Hamilin Başvurma Haklarında: Zamanaşımı süresi, ibraz süresinin bitiminden itibaren işlemeye başlar. Örneğin, 10 günlük ibraz süresine tabi bir çekte, ibraz süresinin son gününden (düzenleme tarihinden sonraki 10. günden) itibaren 3 yıllık zamanaşımı süresi başlar.
  • İleri Tarihli Çeklerde: İleri tarihli çeklerde ibraz süresi, çekin üzerinde yazılı olan tarihten itibaren başlar. Dolayısıyla zamanaşımı süresi de ibraz süresinin bitiminden itibaren hesaplanır.
  • Çek Borçlularının Birbirlerine Karşı Başvurma Haklarında: Zamanaşımı süresi, çek borçlusunun çeki ödediği veya çekin dava yoluyla kendisine karşı ileri sürüldüğü tarihten itibaren başlar. Örneğin, cirantanın, hamile ödeme yapması veya hamil tarafından kendisine dava açılması halinde, cirantanın, kendisinden önceki borçlulara karşı sahip olduğu başvurma hakkı için 3 yıllık zamanaşımı süresi işlemeye başlar.

Zamanaşımını Kesen ve Durduran Haller:

  • Zamanaşımını Kesen Haller (TTK m. 814):
    • Dava Açılması: Alacak davası açılması, zamanaşımını keser.
    • İcra Takibi Yapılması: İcra takibi başlatılması, zamanaşımını keser.
    • Davanın İhbar Edilmesi: Davanın, diğer çek borçlularına ihbar edilmesi, zamanaşımını keser.
    • Alacağın İflas Masasına Bildirilmesi: Borçlunun iflası halinde, alacağın iflas masasına bildirilmesi, zamanaşımını keser.
  • Zamanaşımını Durduran Haller: Zamanaşımını durduran haller, Türk Borçlar Kanunu’nun genel hükümlerinde düzenlenmiştir. Örneğin, mücbir sebep, taraflar arasında arabuluculuk sürecinin başlaması gibi durumlar zamanaşımını durdurur.

Önemli Notlar:

  • Zamanaşımı süresinin dolması, çekten kaynaklanan borcu kendiliğinden sona erdirmez. Ancak, borçlu, zamanaşımı def’inde bulunarak borcu ödemekten kaçınabilir.
  • Zamanaşımı, hakim tarafından re’sen (kendiliğinden) dikkate alınmaz. Borçlunun, zamanaşımı def’inde bulunması gerekir.
  • Süresinde ibraz edilmeyen çek, kambiyo senedi vasfını kaybeder ve yazılı delil başlangıcı olarak kabul edilir. Bu durumda, genel zamanaşımı süresi (10 yıl) uygulanır.
  • Çekte zamanaşımı sürelerinin hesaplanması, kesilmesi ve durması, karmaşık hukuki meselelerdir. Bu konuda, bir avukattan hukuki destek almanız hak kaybına uğramamanız için büyük önem taşır.

Çekte zamanaşımı sürelerine dikkat edilmesi, alacak haklarının zamanında ve etkin bir şekilde kullanılabilmesi için hayati önem taşımaktadır. Bu sürelerin kaçırılması, alacağın dava yoluyla talep edilememesi sonucunu doğurur.

Çekin Takibe Konulması İçin Süreler: Alacaklı İçin Kritik Zaman Dilimleri

Çekin takibe konulması, alacaklının (hamilin), ödenmeyen çek bedelini tahsil etmek için icra dairesine başvurması anlamına gelir. Bu başvuru, çekin türüne (karşılıksız çek, teminat çeki vb.) ve başvurulacak icra yoluna göre farklı sürelere tabidir.

1. Kambiyo Senetlerine Mahsus Haciz Yoluyla Takip (Çek Bir Kambiyo Senedi İse):

  • Başvuru Süresi: Hamil, ibraz süresinin bitiminden itibaren 3 yıl içinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatabilir (TTK m. 814). Bu süre zamanaşımı süresidir.
  • Takip Yapılabilecek Kişiler: Hamil, bu yolla düzenleyene (keşideciye), cirantalara ve avalistlere karşı takip yapabilir.
  • Protesto Şartı: Kambiyo senetlerine mahsus takipte, kural olarak protesto çekilmesi zorunlu değildir. Ancak, cirantalara başvurulabilmesi için, çekin süresinde ibraz edilmiş ve karşılıksız çıkmış olması gerekir. Bu durumun resmi bir belge ile (protesto veya banka şerhi) ispatlanması faydalı olacaktır.
  • Takip Talebi: Hamil, yetkili icra dairesine yazılı olarak başvurarak takip talebinde bulunur ve gerekli harç ve giderleri öder. Takip talebinde bulunurken protesto, karşılıksız kaşesi veya bankanın ödememe sebebini gösteren yazılı beyanının da dosyaya eklenmesi gerekmektedir.
  • Ödeme Emri: İcra müdürü, borçluya, borcunu ve takip masraflarını 10 gün içinde ödemesi, aksi halde haciz uygulanacağı ihtarını içeren bir ödeme emri gönderir.
  • İtiraz: Borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde imzaya veya borca itiraz edebilir. İtiraz, icra mahkemesine yapılır.
  • Takibin Kesinleşmesi: Borçlu, süresi içinde itiraz etmezse veya itirazı icra mahkemesince kaldırılırsa, takip kesinleşir ve alacaklı, haciz işlemlerine başlayabilir.

2. Genel Haciz Yoluyla Takip (Çek Kambiyo Senedi Vasfını Yitirmişse):

  • Başvuru Süresi: Çek, ibraz süresi kaçırıldığı için kambiyo senedi vasfını yitirmişse, genel haciz yoluyla icra takibi başlatılabilir. Bu durumda, alacak, adi bir alacağa dönüşür ve genel zamanaşımı süresi (10 yıl) uygulanır.
  • Takip Yapılabilecek Kişiler: Bu yolla, sadece düzenleyene (keşideciye) karşı takip yapılabilir.
  • İspat Yükü: Alacaklı, temel ilişkiyi (çekin verilmesine neden olan hukuki ilişkiyi) ve alacağın varlığını ispatlamak zorundadır. Çek, bu durumda yazılı delil başlangıcı olarak kabul edilir ve tanık dahil diğer delillerle desteklenmesi gerekir.
  • Takip Talebi: Hamil, yetkili icra dairesine yazılı olarak başvurarak takip talebinde bulunur ve gerekli harç ve giderleri öder. Takip talebinde bulunurken protesto, karşılıksız kaşesi veya bankanın ödememe sebebini gösteren yazılı beyanının da dosyaya eklenmesine gerek yoktur.
  • Ödeme Emri: İcra müdürü, borçluya, borcunu ve takip masraflarını 7 gün içinde ödemesi veya aynı süre içinde itiraz edebileceği ihtarını içeren bir ödeme emri gönderir.
  • İtiraz: Borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde borca veya imzaya itiraz edebilir. İtiraz, icra dairesine yapılır.
  • Takibin Kesinleşmesi: Borçlu, süresi içinde itiraz etmezse, takip kesinleşir. İtiraz halinde ise, alacaklının itirazın iptali veya itirazın kaldırılması davası açması gerekir.

3. Teminat Senedi Niteliğindeki Çeklerde Takip:

  • Başvuru Süresi: Üzerinde “teminat senedidir” ibaresi ve hangi ilişkinin teminatı olduğu açıkça belirtilen çekler, kambiyo senedi vasfını taşımaz. Bu nedenle, genel haciz yoluyla icra takibi başlatılabilir. Uygulanacak zamanaşımı süresi, teminat ilişkisine göre belirlenir (örneğin, kira sözleşmesinden kaynaklanan alacak için 5 yıl).
  • Takip Yapılabilecek Kişiler: Bu yolla, sadece düzenleyene (keşideciye) karşı takip yapılabilir.
  • İspat Yükü: Alacaklı, teminat koşullarının gerçekleştiğini ispatlamak zorundadır.

Önemli Notlar:

  • Çekin takibe konulması, icra takibi başlatılması anlamına gelir. Dava açılması ile karıştırılmamalıdır.
  • İcra takibi, yetkili icra dairesinde başlatılır. Yetkili icra dairesi, genel yetki kurallarına (borçlunun yerleşim yeri, sözleşmenin ifa yeri vb.) ve özel yetki kurallarına (çekin ödeme yeri) göre belirlenir.
  • Takip talebi, yazılı olarak ve gerekli belgeler eklenerek yapılır.
  • İcra takibi sürecinde, bir avukattan hukuki destek almanız, haklarınızın korunması ve işlemlerin doğru bir şekilde yapılması açısından önemlidir.

Çekin takibe konulması için öngörülen süreler, alacağın tahsili açısından büyük önem taşır. Bu sürelere uyulmaması, hak kaybına yol açabilir. Bu nedenle, çek alacaklılarının, haklarını zamanında ve etkin bir şekilde kullanmaları gerekmektedir.

Çekte Sürelerin Hesabı ve Tatil Günlerine Denk Gelmesi: Hak Kaybını Önlemek İçin İpuçları

Çeklerle ilgili ibraz, protesto, dava açma ve icra takibi gibi işlemler için öngörülen sürelerin doğru hesaplanması ve tatil günlerine denk gelmesi durumunda nasıl hareket edileceği, hak kaybına uğramamak için büyük önem taşır.

Sürelerin Hesaplanması:

  • Başlangıç Günü: İbraz süreleri, çekte yazılı olan düzenleme tarihinin ertesi gününden itibaren başlar. Düzenlenme günü hesaba katılmaz (TTK m. 796/4). Protesto ve dava açma süreleri ise ilgili olayın gerçekleştiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlar.
  • İş Günü Esası: Çekle ilgili işlemler, iş günlerinde ve iş saatleri içinde yapılır. Resmi tatil günleri, süre hesabına dahil edilir ancak sürenin son günü tatile denk gelirse süre tatili izleyen ilk iş günü sona erer.
  • Cumartesi: Cumartesi günü, resmi tatil günü değildir. İbraz süresi ve diğer süreler hesaplanırken, iş günü olarak dikkate alınır.
  • Farklı Takvim Kullanımı: Düzenlenme yeri ile ödeme yeri arasında farklı takvim kullanılıyorsa, düzenlenme günü, ödeme yerindeki takvime göre eşdeğer güne çevrilir ve süreler buna göre hesaplanır (TTK m. 797).

Tatil Günlerine Denk Gelme Durumunda:

  • Sürenin Sonu Tatil Gününe Denk Gelirse: İbraz, protesto veya dava açma süresinin son günü resmi tatile (Pazar veya diğer resmi tatil günleri) denk gelirse, süre tatili izleyen ilk iş günü sona erer (TTK m. 816/3).

Örnekler:

  • İbraz Süresi: 15 Ocak 2025 (Çarşamba) tarihinde İstanbul’da düzenlenen ve İstanbul’da ödenecek bir çek için 10 günlük ibraz süresi, 16 Ocak 2025 (Perşembe) günü başlar ve 25 Ocak 2025 (Cumartesi) günü sona erer. 25 Ocak Cumartesi günü resmi tatil olmadığı için, son gün 25 Ocak’tır.
  • Protesto Süresi: Yukarıdaki örnekteki çek, 24 Ocak 2025 Cuma günü bankaya ibraz edilmiş ve karşılıksız çıkmış olsun. Bu durumda, protesto için 2 iş günlük süre, 27 Ocak 2025 Pazartesi günü başlar ve 28 Ocak 2025 Salı günü sona erer. Eğer 28 Ocak Salı günü resmi tatil olsaydı, protesto süresi 29 Ocak 2025 Çarşamba gününe kadar uzayacaktı.
  • Dava Açma Süresi: Çeke dayalı olarak 15 Mart 2025 Cumartesi günü icra takibi başlatılmış olsun. Borçlu, 20 Mart 2025 Cuma günü ödeme emrine itiraz etmişse, alacaklının itirazın iptali davası açmak için 6 aylık süresi, 23 Mart 2025 Pazartesi günü başlar. (20 Mart Cuma gününü izleyen Cumartesi ve Pazar günleri hesaba katılır ancak son gün resmi tatile denk gelirse takip eden ilk iş günü son gün kabul edilir)

Önemli Notlar:

  • Sürelerin doğru hesaplanması, hak kaybına uğramamak için hayati önem taşır. Bu nedenle, bir avukattan hukuki destek almanız ve süreleri titizlikle takip etmeniz tavsiye edilir.
  • Mücbir sebepler (doğal afet, savaş, salgın hastalık vb.), sürelerin işlemesini durdurabilir. Ancak, mücbir sebebin varlığının ve sürelere etkisinin, somut olayın özelliklerine göre değerlendirilmesi gerekir.

Çeklerle ilgili işlemlerde, sürelerin doğru hesaplanması ve tatil günlerine denk gelmesi durumların bilinmesi, hak kayıplarının önlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır.

Çekin Ödenmezlik Belgesi Alma Süresi: Karşılıksız Çeklerde Hukuki Sürecin Başlangıcı

Çekin ödenmezlik belgesi, muhatap banka tarafından çekin karşılığının olmadığının veya ödenmeme nedeninin resmi olarak belgelendirilmesi işlemidir. Bu belge, uygulamada “karşılıksızdır” işlemi veya “arkası yazıldı” şeklinde de ifade edilir. Ödenmezlik belgesi, hamilin, çek borçlularına karşı başvurma haklarını kullanabilmesi için önemli bir delildir.

Ödenmezlik Belgesi Alma Süresi:

  • İbraz Süresi İçinde: Çekin ödenmezlik belgesi, TTK 796’da belirtilen ibraz süreleri içinde alınmalıdır. Bu süreler, çekin düzenlendiği yer ile ödeme yerine göre 10 gün, 1 ay veya 3 ay olabilir.
  • İbraz Süresinden Sonra: İbraz süresi geçtikten sonra, çekin ödenmezlik belgesi alınamaz. Bu durumda, çek kambiyo senedi vasfını kaybeder ve hamil, başvurma haklarını yitirir.

Ödenmezlik Belgesi Nasıl Alınır?

  1. Çekin İbrazı: Hamil, çeki, ibraz süresi içinde, muhatap bankanın herhangi bir şubesine ibraz eder.
  2. Karşılığın İncelenmesi: Banka, çek hesabında yeterli karşılık olup olmadığını kontrol eder.
  3. “Karşılıksızdır” İşlemi: Çekin karşılığı yoksa veya ödememe yönünde bir talimat (çekten cayma) varsa, banka, çekin arkasına “karşılıksızdır” kaşesi basar, ibraz tarihini, ödememe nedenini ve diğer gerekli bilgileri yazar.
  4. Belgenin Düzenlenmesi: Hamilin talebi üzerine, banka, çekin arkasına yapılan “karşılıksızdır” işlemini içeren bir ödenmezlik belgesi düzenler ve hamile verir.

Ödenmezlik Belgesinde Yer Alan Bilgiler:

  • Muhatap bankanın adı ve şubesi
  • Çekin keşidecisi (düzenleyeni) ve lehtarı
  • Çek numarası ve keşide tarihi
  • Çek tutarı
  • İbraz tarihi
  • Ödememe nedeni (karşılıksız, hesap kapalı, imza itirazı, çekten cayma vb.)
  • Varsa bankanın ödemekle yükümlü olduğu tutar
  • İbraz eden gerçek kişinin adı ve soyadı
  • Tüzel kişi adına ibraz edilmişse, bu hususun belirtilmesi
  • Banka yetkilisinin imzası ve kaşesi

Önemli Notlar:

  • Ödenmezlik belgesi, çekin ödenmediğini ispatlayan resmi bir belgedir ve hukuki işlemlerde (icra takibi, dava açma) delil olarak kullanılabilir.
  • Ödenmezlik belgesi, protesto yerine geçer. Hamilin, başvurma haklarını kullanabilmesi için ayrıca protesto çekmesine gerek yoktur.
  • Ödenmezlik belgesinin, ibraz süresi içinde alınması zorunludur. Aksi takdirde, hamil, başvurma haklarını kaybeder.
  • Ödenmezlik belgesi, uygulamada “karşılıksızdır” işlemi olarak da adlandırılmaktadır.

Çekin ödenmemesi durumunda, hak kaybına uğramamak için, bir an önce ödenmezlik belgesini almanız ve gerekli hukuki işlemleri başlatmanız önemlidir. Bu süreçte, bir avukattan hukuki destek almanız, haklarınızın korunması açısından faydalı olacaktır.

Çeklerde Protesto Süreleri: Ödememe Durumunda Resmi İhtar

Protesto, bir kambiyo senedinin (poliçe, bono, çek) vadesinde ödenmediğinin, kabul edilmediğinin veya poliçede kabule arzın gerekli olduğu durumlarda kabul şerhi verilmediğinin resmi bir belge ile tespiti işlemidir. Çeklerde protesto, TTK’nın 810. maddesinde düzenlenmiştir. Protesto, noter aracılığıyla çekilir ve ödememe durumunu resmi olarak belgeleyerek, hamilin başvuru (müracaat) haklarını korumasını sağlar.

Çeklerde Protesto Süreleri:

  • Genel Kural: Çekte protesto, ödeme için ibraz gününü izleyen 2 iş günü içinde çekilmelidir (TTK m. 810/1).
  • İbrazın Son Günde Yapılması: Eğer çek, ibraz süresinin son gününde bankaya ibraz edilmişse, protesto izleyen iş günü de çekilebilir (TTK m. 810/2).
  • Mücbir Sebep: Çekin ibrazı veya protesto edilmesi, mücbir sebep (doğal afet, savaş, salgın hastalık vb.) nedeniyle gecikmişse, mücbir sebep ortadan kalktıktan sonra protesto çekilmelidir. Mücbir sebep 15 günden fazla sürerse, protesto çekmeye gerek kalmaz (TTK m. 811).

Örnek:

  • 10 günlük ibraz süresine tabi bir çek, 15 Ocak 2025’te bankaya ibraz edilmiş ve karşılıksız çıkmış olsun. Bu durumda, protesto, en geç 17 Ocak 2025 (Cuma günü dahil) tarihine kadar çekilmelidir.
  • Eğer çek, ibraz süresinin son günü olan 24 Ocak 2025’te bankaya ibraz edilmiş ve karşılıksız çıkmış olsaydı, protesto, 27 Ocak 2025 Pazartesi gününe kadar çekilebilirdi.

Protesto Nasıl Çekilir?

  1. Notere Başvuru: Hamil, çek aslı, kimlik belgesi ve varsa vekaletnamesi ile birlikte herhangi bir notere başvurur.
  2. Protesto Talebi: Hamil, notere, çekin ödenmediğini belirterek protesto çekilmesi talebinde bulunur.
  3. Protesto Belgesinin Düzenlenmesi: Noter, ödememe durumunu ve nedenini tespit eden bir protesto belgesi düzenler. Bu belgede;
    • Protestoyu çeken hamilin ve protesto edilen kişinin (düzenleyen) adı, soyadı ve adresi
    • Çekin düzenlenme tarihi ve numarası
    • Çekin tutarı
    • Ödememe nedeni
    • İbraz tarihi
    • Protesto tarihi ve saati
    • Noterin imzası ve mührü
    • yer alır.
  4. Tebliğ: Noter, düzenlenen protesto belgesinin bir suretini muhatap bankaya ve düzenleyene (keşideciye) tebliğ eder.

Protesto Yerine Geçen İşlemler:

  • Muhatap Bankanın Beyanı: Muhatap bankanın, ibraz günü tarihini de belirterek, çek üzerine yazacağı “ödenmemiştir” şeklindeki beyanı ve imzası, protesto yerine geçer.
  • Takas Odasının Beyanı: Çekin, süresinde takas odasına ibraz edildiği halde ödenmediğinin, takas odası tarafından, ibraz günü tarihi de belirtilerek çek üzerine yazılması, protesto yerine geçer.

Protesto Çekmenin Sonuçları:

  • Başvuru Haklarının Kullanılması: Protesto çeken hamil, cirantalara, düzenleyene ve diğer çek borçlularına karşı başvurma hakkını kullanabilir.
  • Temerrüt Faizi: Protesto tarihinden itibaren temerrüt faizi işlemeye başlar.
  • İspat Kolaylığı: Protesto, çekin ödenmediğini ispatlayan resmi bir belgedir ve hukuki süreçlerde delil olarak kullanılabilir.

Önemli Notlar:

  • Protesto zorunlu değildir, ancak müracaat (başvuru) hakkının kullanılması için faydalıdır. Özellikle ileri tarihli çeklerde veya cirantalar aleyhine takip başlatılacağı durumlarda protesto çekilmesi önemlidir.
  • Protesto masrafları, haksız çıkan taraftan tahsil edilir.
  • Çekte “protestosuz” kaydı varsa, protesto çekmeye gerek yoktur.
  • Protesto süresi geçtikten sonra çek, kambiyo senedi vasfını kaybeder ve adi senet hükmünde olur.

Çekin ödenmemesi durumunda, hak kaybına uğramamak için, protesto sürelerine dikkat edilmesi ve bir avukattan hukuki destek alınması önemlidir.

Çekin Karşılıksız Çıkması Durumunda Hukuki Süreler: Alacaklının Hak Arama Zaman Çizelgesi

Çekin karşılıksız çıkması, hem alacaklı (hamil) hem de borçlu (düzenleyen) açısından önemli hukuki sonuçlar doğurur. Alacaklının, alacağını tahsil edebilmesi için uyması gereken belirli süreler ve izlemesi gereken hukuki yollar vardır.

Karşılıksız Çek Durumunda Alacaklının Sahip Olduğu Haklar ve Süreler:

1. “Karşılıksızdır” İşlemi Yaptırma (Protesto Yerine Geçer):

  • Süre: Çek, TTK 796’da belirtilen ibraz süreleri içinde muhatap bankaya ibraz edilmelidir. İbraz süresi, çekin düzenlendiği yer ile ödeme yerine göre 10 gün, 1 ay veya 3 ay olabilir.
  • İşlem: Bankaya ibraz edilen çekin karşılığı yoksa, banka, çekin arkasına “karşılıksızdır” kaşesi basar, ibraz tarihini, ödememe nedenini ve diğer gerekli bilgileri yazar. Bu işlem, protesto yerine geçer.

2. İcra Takibi Başlatma:

  • Kambiyo Senetlerine Mahsus Haciz Yoluyla Takip: Hamil, ibraz süresinin bitiminden itibaren 3 yıl içinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatabilir. Bu takip yolunda, protesto şartı aranmaz, karşılıksızdır kaşesi yeterlidir.
    • Takip Yapılabilecek Kişiler: Hamil, bu yolla düzenleyene (keşideciye), cirantalara ve avalistlere karşı takip yapabilir.
  • Genel Haciz Yoluyla Takip: Çek, ibraz süresi içinde ibraz edilmemişse veya karşılıksızdır işlemi süresinde yapılmamışsa, kambiyo senedi vasfını kaybeder. Bu durumda, alacaklı, genel haciz yoluyla icra takibi başlatabilir. Ancak, bu durumda alacağın varlığını ve temel ilişkiyi ispat yükü alacaklıya aittir. Genel haciz yoluyla takipte, genel zamanaşımı süresi (10 yıl) uygulanır.
    • Takip Yapılabilecek Kişiler: Bu yolla, sadece düzenleyene (keşideciye) karşı takip yapılabilir.

3. Çek Şikayeti (Ceza Davası):

  • Süre: Hamil, fiili öğrendiği tarihten itibaren 3 ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren 1 yıl içinde icra ceza mahkemesinde şikayette bulunarak karşılıksız çek keşide eden kişi hakkında ceza davası açılmasını sağlayabilir. Bu süre hak düşürücü süredir.
  • Ceza: Karşılıksız çek keşide etme suçu, adli para cezası ile cezalandırılır. Adli para cezası ödenmezse hapse çevrilebilir.

4. İhtiyati Haciz Talebi:

  • Süre: Hamil, ibraz süresi içinde veya karşılıksızdır işleminin yapıldığı tarihten itibaren 3 ay içinde mahkemeden ihtiyati haciz kararı alabilir.

5. Menfi Tespit veya İstirdat Davası:

  • Borçlu Tarafından Açılabilir: Borçlu, takip kesinleşmeden önce menfi tespit davası, takip kesinleştikten sonra istirdat davası açabilir. Bu davalarda, çekin karşılıksız olmadığı, borcun ödendiği veya zamanaşımına uğradığı iddia edilebilir.

Önemli Notlar:

  • Sürelerin Başlangıcı: İcra takibi ve çek şikayeti için öngörülen süreler, ibraz süresinin bitiminden veya karşılıksızdır işleminin yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar.
  • Zamanaşımı: Çeke dayalı alacaklar, ibraz süresinin bitiminden itibaren 3 yıllık zamanaşımına tabidir. Ancak, temel ilişkiye dayalı alacaklar için genel zamanaşımı süreleri geçerlidir.
  • Hukuki Destek: Karşılıksız çek durumunda, bir avukattan hukuki destek almanız, haklarınızın korunması ve alacağınızın tahsili için büyük önem taşır.

Karşılıksız çek, alacaklılar için ciddi bir mağduriyet yaratır. Bu nedenle, alacaklıların, yasal haklarını ve başvuru sürelerini bilmeleri ve bu hakları zamanında kullanmaları অত্যন্ত জরুরি।

Çeklerde Cayma Süreci ve Cayma Hakkı: Borçlunun Ödemeyi Durdurma Yetkisi

Çekten cayma, düzenleyenin (keşidecinin), muhatap bankaya verdiği ödeme yetkisini tek taraflı olarak geri alması işlemidir. Bu hakkın kullanılmasıyla, banka, çeki ibraz eden hamile ödeme yapmaktan kaçınabilir.

Çekten Cayma Şartları:

  • İbraz Süresinin Geçmesi: Çekten cayma, ancak çekin yasal ibraz süresi (10 gün, 1 ay veya 3 ay) geçtikten sonra hüküm ifade eder. İbraz süresi içinde yapılan cayma beyanları, ancak ibraz süresi geçtikten sonra geçerlilik kazanır (TTK m. 799/1).
  • Çekin İbraz Edilmemiş Olması: Çekten cayma, çekin ibraz süresi içinde muhatap bankaya ibraz edilmemiş olması şartıyla mümkündür. Çek, ibraz süresi içinde bankaya ibraz edilmişse, düzenleyen çekten cayamaz.
  • Cayma Beyanının Muhatap Bankaya Ulaşması: Cayma beyanının hüküm ifade edebilmesi için, muhatap bankaya ulaşmış olması gerekir.

Cayma Beyanının Şekli:

  • Yazılı veya Sözlü: Çekten cayma beyanı, yazılı veya sözlü olarak yapılabilir. Ancak, ispat kolaylığı açısından yazılı yapılması ve iadeli taahhütlü posta veya noter aracılığıyla gönderilmesi tavsiye edilir.
  • Açık ve Kesin Olmalı: Cayma beyanında, hangi çekten cayılmak istendiği açık ve kesin bir şekilde belirtilmelidir. Çekin keşide tarihi, numarası, keşidecisi, lehtarı, muhatap bankası ve tutarı gibi bilgiler beyanda yer almalıdır.
  • Muhatap Bankaya Bildirim: Cayma beyanı, mutlaka çekin muhatabı olan bankaya bildirilmelidir.

Çekten Caymanın Sonuçları:

  • Ödememe: Çekten cayma beyanı üzerine, muhatap banka, çeki ibraz eden hamile ödeme yapmaktan kaçınır.
  • Hukuki Sorumluluk: Çekten haksız olarak cayılması durumunda, düzenleyen, hamilin uğradığı zararları tazmin etmekle yükümlü olabilir. Özellikle, çekin karşılıksız çıkmasına ve hamilin icra takibi başlatmasına neden olunmuşsa, icra masrafları ve vekalet ücreti gibi zararlar da talep edilebilir.
  • Ceza Sorumluluğu: Çekten cayma, Çek Kanunu’nda düzenlenen suçun oluşmasına engel olur. Yani çekten cayma halinde bankanın ödeme yükümlülüğü ortadan kalkacağından hamilin karşılıksız çek keşide etme eyleminden dolayı şikâyetçi olma hakkı da ortadan kalkacaktır.
  • İdari Yaptırım: Çekten cayma, Çek Kanunu’nda düzenlenen yaptırımın uygulanmasına engel olur. Zira çekten cayma halinde banka çek bedelini ödeme yükümlülüğünden kurtulur. Bankanın ödeme yükümlülüğünün doğmayacağı durumda da hamilin şikayet etme hakkı da doğmayacaktır.

Çekten Cayma Hakkının Kullanılamayacağı Haller:

  • Çekin Süresinde İbraz Edilmiş Olması: Çek, TTK 796’da öngörülen süreler içinde muhatap bankaya ibraz edilmişse, düzenleyen çekten cayamaz.
  • Mücbir Sebepler: Çekin süresinde ibrazı, mücbir sebepler (örneğin, doğal afet, savaş, salgın hastalık) nedeniyle engellenmişse, düzenleyen çekten cayamaz. Mücbir sebebin varlığı halinde, çekin ibraz ve protesto edilme süreleri uzar.
  • Karşılığın Devredilmiş Olması: TTK 809’a göre; “Çekin düzenlenmesi ile karşılığı muhataba devredilmiş sayılır. Karşılığın devri bakımından, poliçenin kabulüne dair olan kanun hükümleri uygulanır.” Çekin düzenlenmesi ile muhatap nezdindeki karşılığın devredilmiş bulunması halinde, düzenleyenin çekten cayma hakkı bulunmamaktadır.
  • Muhatap Bankanın Ödeme Yapması: Muhatap banka, ibraz süresi geçtikten sonra çekten cayma durumunda dahi ödeme yapmışsa, bu durumda artık çekten cayma mümkün olmaz. Ancak, bankanın ödeme yapıp yapmama konusunda serbest olduğu unutulmamalıdır.

Önemli Notlar:

  • Çekten cayma hakkı, kötü niyetli olarak kullanılmamalıdır. Aksi takdirde, düzenleyen, hamilin uğradığı zararları tazmin etmekle yükümlü olabilir.
  • Çekten cayma beyanının, ispat kolaylığı açısından yazılı olarak yapılması ve iadeli taahhütlü posta veya noter aracılığıyla gönderilmesi tavsiye edilir.
  • Çekten cayma konusunda tereddüt yaşanması durumunda, bir avukata danışarak hukuki destek alınması önemlidir.

Çekten cayma, düzenleyene, çekin ödenmesini engelleme imkanı veren önemli bir haktır. Ancak, bu hakkın, yasal şartlara uygun olarak ve dürüstlük kuralı çerçevesinde kullanılması gerekmektedir.

Çekte Mücbir Sebepler: İbraz ve Protesto Sürelerine Etkisi

Mücbir sebep, önceden öngörülemeyen, borçlunun iradesi dışında meydana gelen ve borcun ifasını imkansız kılan olaylardır. Türk Ticaret Kanunu’nun 811. maddesi, çekin ibrazı ve protesto edilmesi konusunda mücbir sebeplerin etkisini düzenlemektedir.

Mücbir Sebeplerin Çekteki Sürelere Etkisi:

  • Sürelerin Uzaması: Kanunen belirli olan süreler içinde çekin ibrazı veya protesto edilmesi veya buna denk bir belirlemenin yapılması, bir devletin mevzuatı veya herhangi bir mücbir sebep gibi aşılması imkânsız bir engel nedeniyle gerçekleştirilememişse, bu işlemler için belirli olan süreler uzar (TTK m. 811/1).  
  • İhbar Yükümlülüğü: Hamil, mücbir sebebi gecikmeksizin kendi cirantasına ihbar etmeye ve bu ihbarı çeke veya alonja kaydedip, bunun altına, yerini ve tarihini yazarak imzalamakla zorunludur (TTK m. 811/2). Bu ihbarın amacı, cirantaların da gerekli önlemleri almasını sağlamaktır.  
  • Mücbir Sebebin Sona Ermesi: Mücbir sebep ortadan kalktıktan sonra, hamil, çeki gecikmeksizin ödeme amacıyla ibraz etmek ve gereğinde protesto veya buna eş değerde bir belirlemeyi yaptırmak zorundadır (TTK m. 811/3).  
  • 15 Günden Fazla Süren Mücbir Sebep: Mücbir sebep, ibraz süresinin bitiminden önce olmak şartıyla, hamilin bu sebebi kendinden önce gelen borçluya ihbar ettiği günden itibaren on beş günden fazla devam ederse, çekin ibrazına ve protesto çekilmesine veya buna eş değerde bir belirlemeye gerek kalmaksızın başvurma hakkı kullanılabilir (TTK m. 811/4). Bu durumda, hamil, doğrudan doğruya icra takibine veya dava yoluna başvurabilir.  
  • Kişisel Nedenler Hariç: Hamilin veya çeki ibraz etmekle, protesto çekmekle ya da aynı nitelikte bir belirlemeyi yaptırmakla görevlendirdiği kişinin, sadece kendileriyle ilgili olgular mücbir sebep sayılmaz (TTK m. 811/5). Örneğin, hamilin hastalanması, iflası veya vekilinin ihmali mücbir sebep olarak kabul edilmez.  

Mücbir Sebep Örnekleri:

  • Doğal afetler: Deprem, sel, yangın, fırtına gibi.
  • Savaş hali ve sıkıyönetim:
  • Salgın hastalıklar:
  • Genel grev:
  • Resmi makamların kararları: Örneğin, sokağa çıkma yasağı, bankaların kapatılması gibi.
  • İnternet veya telefon hatlarında genel kesinti:

Önemli Notlar:

  • Mücbir sebebin varlığı ve sürelere etkisi, her somut olayın özelliklerine göre değerlendirilir.
  • Mücbir sebep iddiasının, inandırıcı ve somut delillerle ispatlanması gerekir.
  • Mücbir sebep nedeniyle çekin süresinde ibraz edilememesi veya protesto çekilememesi durumunda, bir avukattan hukuki destek almanız, hak kaybına uğramamanız açısından önemlidir.

Mücbir sebepler, çekin ibraz ve protesto sürelerini uzatan istisnai durumlardır. Bu nedenle, mücbir sebep iddiasının dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi ve kanundaki şartların sağlanıp sağlanmadığının kontrol edilmesi gerekmektedir.

Hukuki danışmanlık almak istemeniz halinde veya herhangi bir sorunla karşılaşmanız durumunda LegaPro Hukuk Bürosu olarak size yardımcı olabiliriz. Uzman Avukat haklarınızı korumanıza destek olacaktır. 📞 0507 606 15 14

🚨 Whatsapp’tan bize ulaşabilirsiniz! 🚨

https://legapro.net/

Benzer Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir