create a minimalist modern design for a law firm website use a clean background with subtle gradien ap3c2etiklt6k8sfutu0 1 png LegaPro Hukuk İcra Memurunun Muamelesini Şikayet Davasında Vekalet Ücreti

İcra Memurunun Muamelesini Şikayet Davasında Vekalet Ücreti

İcra ve İflas Kanunu (İİK) çerçevesinde yürütülen icra takiplerinde, icra memurlarının yaptıkları işlemler (haciz, satış, tebligat vb.), bazen hukuka aykırı veya usulsüz olabilir. Bu durumda, ilgililer (alacaklı, borçlu veya üçüncü kişiler), icra memurunun bu muamelesini (işlemini) şikayet yoluyla icra mahkemesine taşıyabilirler.

Bu kapsamlı rehber, icra memurunun muamelesini şikayet davalarında, şikayetin kabulü halinde vekalet ücretinin kime yükletileceği konusundaki tartışmaları, yasal düzenlemeleri, Yargıtay kararlarını ve uygulamadaki sorunları ayrıntılı olarak ele almaktadır.

İcra Memurunun Muamelesini Şikayet: Temel Kavramlar ve Usul

Şikayet Nedir?

İcra memurunun muamelesini şikayet, İİK’nın 16. maddesinde düzenlenen, kendine özgü (sui generis) bir kanun yoludur. Bu yol, dava niteliğinde değildir. Şikayetin amacı, icra memurunun hukuka aykırı veya usulsüz işleminin iptalini veya düzeltilmesini sağlamaktır.

Şikayetin Konusu

Şikayet konusu, icra memurunun her türlü işlemi olabilir. Bu işlemler, icra hukukuna ilişkin ve kamu gücüne dayanan işlemler olmalıdır. Örneğin:

  • Haciz işlemleri (haczin yapılış şekli, haczedilen malların değeri, haczedilmemesi gereken malların haczedilmesi vb.)
  • Satış işlemleri (satış ilanı, ihale, satış bedelinin paylaştırılması vb.)
  • Tebligat işlemleri (tebligatın usulsüz yapılması, tebligatın yapılmaması vb.)
  • İcra memurunun bir işlemi yapmayı reddetmesi veya geciktirmesi.
  • İcra memurunun bir hakkı yerine getirmemesi veya sebepsiz yere sürüncemede bırakması.

Şikayet Hakkı Sahibi

Şikayet hakkı, icra memurunun işleminden zarar gören veya menfaati ihlal edilen kişilere aittir. Bu kişiler:

  • Alacaklı
  • Borçlu
  • Üçüncü kişiler (örneğin, haczedilen malın sahibi)

olabilir.

Önemli Not: İcra müdürlüğünün, kendiliğinden dosyayı şikayet talebiyle mahkemeye taşıması mümkün değildir.

Şikayette Taraflar

Şikayet yolunda, taraflar, davacı-davalı olarak değil, şikayet eden ve şikayet edilen olarak adlandırılır.

  • Şikayet Eden: İcra memurunun işleminden zarar gören veya menfaati ihlal edilen kişi.
  • Şikayet Edilen: İcra memurunun işleminden yararlanan kişi (genellikle alacaklı).

Çok Önemli: İcra müdürlüğü veya icra memuru, şikayet yolunda taraf olarak gösterilemez. Şikayet dilekçesinde, şikayet edilen olarak mutlaka icra memurunun işleminden yararlanan kişi belirtilmelidir.

Şikayet Süresi

Şikayet süresi, kural olarak, icra memurunun işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gündür. Bu süre, hak düşürücü süredir.

İstisnalar:

  • Bir Hakkın Yerine Getirilmemesi veya Sebepsiz Sürüncemede Bırakılması: Bu durumlarda, şikayet için süre sınırı yoktur. Her zaman şikayet yoluna başvurulabilir.
  • İşlemin Kamu Düzenine Aykırı Olması: İcra memurunun işlemi, kamu düzenine açıkça aykırı ise (örneğin, haczedilmemesi gereken bir malın haczedilmesi), şikayet için süre sınırı yoktur.

Şikayet Mercii (Görevli ve Yetkili Mahkeme)

Şikayet, işlemi yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesine yapılır. İcra mahkemeleri, bu konuda görevli ve yetkili tek mahkemedir.

Şikayet Usulü

Şikayet, icra mahkemesine yazılı bir dilekçe ile veya sözlü olarak (tutanağa geçirilmek suretiyle) yapılabilir. Şikayet dilekçesinde:

  • Şikayet edenin ve şikayet edilenin kimlik ve adres bilgileri.
  • Şikayet konusu işlemin ne olduğu, tarihi ve numarası.
  • İşlemin neden hukuka aykırı olduğu.
  • Talep (işlemin iptali veya düzeltilmesi).
  • Şikayet edenin imzası.
  • Varsa deliller.

yer almalıdır.

İnceleme ve Karar

İcra mahkemesi, şikayeti basit yargılama usulüne göre inceler. Gerekirse, duruşma yapar, tarafları dinler, delilleri değerlendirir ve karar verir.

İcra mahkemesi, şikayeti yerinde görürse, icra memurunun işlemini iptal eder veya düzeltir. Şikayeti yerinde görmezse, reddeder.

İcra mahkemesi kararları, kesin hüküm teşkil etmez. Taraflar, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde, istinaf yoluna başvurabilirler. İstinaf incelemesi, bölge adliye mahkemesi tarafından yapılır. Bölge adliye mahkemesi kararları ise, bazı hallerde temyiz edilebilir.

İcra Memurunun Muamelesini Şikayet Davasının Kabulü Halinde Vekalet Ücreti Sorunu

İcra memurunun muamelesini şikayet davası kabul edilirse, yani mahkeme, icra memurunun işleminin hukuka aykırı veya usulsüz olduğuna karar verirse, yargılama giderleri (ve bu kapsamda vekalet ücreti) kim tarafından ödenecektir? İşte bu soru, uygulamada tartışmalara ve farklı yargı kararlarına yol açmaktadır.

Sorunun Kaynağı

Sorunun temelinde yatan nedenler şunlardır:

  • İcra Memurunun Taraf Olmaması: Şikayet davasında, icra memuru veya icra müdürlüğü taraf olarak gösterilemez. Şikayet edilen, icra memurunun işleminden yararlanan kişidir (genellikle alacaklı).
  • Alacaklının Kusuru Olmaması: İcra memurunun hatalı veya usulsüz işleminden, şikayet edilen (genellikle alacaklı) doğrudan sorumlu değildir. İşlemi yapan icra memurudur.
  • Hakkaniyete Aykırılık: İcra memurunun hatası nedeniyle, kusuru olmayan alacaklının vekalet ücreti ödemek zorunda kalması, hakkaniyete aykırı bir durum yaratmaktadır.
  • Yasal Boşluk: Konu hakkında açık ve net bir yasal düzenleme bulunmaması.
  • Yargı Kararlarındaki Farklılıklar:

Geçmişteki Düzenleme ve Yürürlükten Kaldırılması

Eskiden, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin (AAÜT) 11/4. maddesi, bu soruna bir çözüm getirmişti:

“İcra ve iflas müdürlüklerinin yaptığı işlemler nedeniyle icra mahkemesine yapılan şikayetlerde, hukuka aykırılığın icra ve iflas memurunun hatasından kaynaklanması nedeniyle verilecek şikâyetin kabulü kararlarında, Hazine aleyhine maktu ücrete hükmolunur.”

Bu maddeye göre, icra memurunun hatasından kaynaklanan şikayetlerin kabulü halinde, vekalet ücreti, Hazine (Devlet) tarafından ödeniyordu. Bu düzenleme, hem alacaklının mağduriyetini engelliyor hem de icra memurlarının daha dikkatli işlem yapmasını teşvik ediyordu.

Ancak, 30 Kasım 2016 tarihinde yapılan bir değişiklikle, AAÜT’nin 11/4. maddesi yürürlükten kaldırıldı. Bu tarihten sonra, şikayetin kabulü halinde vekalet ücretinin kim tarafından ödeneceği konusunda yasal bir boşluk oluştu.

Güncel Durum: Yasal Boşluk ve Farklı Yargı Kararları

Yürürlükten kaldırma sonrasında, mahkemeler bu konuda farklı kararlar vermeye başladılar. İki temel yaklaşım ortaya çıktı:

  1. Aleyhe Vekalet Ücretine Hükmeden Kararlar: Bazı mahkemeler, genel hükümlere (HMK) ve davanın tarafları arasındaki ilişkiye dayanarak, şikayetin kabulü halinde vekalet ücretinin şikayet olunana (genellikle alacaklıya) yüklenmesine karar vermeye devam ettiler. Bu kararlarda, şikayet olunanın, icra memurunun işleminden yararlandığı ve bu nedenle vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerektiği görüşü benimsendi.
    • Örnek Karar: Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, 04.07.2023 tarihli, 2022/9757 E. ve 2023/4535 K. sayılı kararında, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü üzerine, alacaklı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesini hukuka uygun bulmuştur.
  2. Aleyhe Vekalet Ücretine Hükmetmeyen Kararlar: Diğer bazı mahkemeler ise, icra memurunun hatasından şikayet olunanın sorumlu tutulamayacağı, bu durumun hakkaniyete aykırı olduğu ve icra hukukunun özelliklerine uygun düşmediği gerekçesiyle, aleyhe vekalet ücretine hükmetmemeye başladılar. Bu kararlarda, AAÜT’nin 11/4. maddesinin yürürlükten kaldırılmasının, bu konuda bir yasal boşluk yarattığı ve bu boşluğun hakkaniyet ilkesi doğrultusunda doldurulması gerektiği görüşü benimsendi.
    • Örnek Karar 1: Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, 01.11.2017 tarihli, 2017/3342 E. ve 2017/6658 K. sayılı kararında, icra müdürünün hatasından kaynaklanan bir şikayette, alacaklı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesini hukuka aykırı bulmuştur.
    • Örnek Karar 2: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi, 01.12.2020 tarihli, 2020/503 E. ve 2020/703 K. sayılı kararında, şikayetin konusunun icra müdürlüğü işlemi olması nedeniyle alacaklı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini belirtmiştir.

Çözüm Önerileri ve Olması Gereken Hukuk (De Lege Ferenda)

Bu sorunun çözümü için, çeşitli öneriler ileri sürülmektedir:

  1. Yasal Düzenleme (En Etkili Çözüm): İİK’da veya AAÜT’de, icra memurunun hatasından kaynaklanan şikayetlerin kabulü halinde vekalet ücretinin kim tarafından ödeneceği açıkça düzenlenmelidir. Bu düzenleme, aşağıdaki seçeneklerden birini içerebilir:
    • Hazine’nin Sorumluluğu: Vekalet ücretinin, AAÜT’nin 11/4. maddesinde olduğu gibi, Hazine tarafından ödenmesi öngörülebilir. Bu, hem alacaklının mağduriyetini engelleyecek hem de icra memurlarının daha dikkatli işlem yapmasını teşvik edecektir.
    • Adalet Bakanlığı Bütçesi: Vekalet ücreti, Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanabilir.
    • İcra Memurunun Rücu Sorumluluğu: Devlet, ödediği vekalet ücretini, kusurlu icra memuruna rücu edebilir (geri isteyebilir). Bu, icra memurlarının sorumluluğunu artıracaktır.
    • Karma Model: Yukarıdaki seçeneklerin bir kombinasyonu uygulanabilir. Örneğin, vekalet ücretinin bir kısmı Hazine tarafından, bir kısmı ise kusurlu icra memuru tarafından ödenebilir.
    • Vekalet Ücretine Hükmedilmemesi: Tamamen hakkaniyete aykırı sonuçlar doğmaması ve uygulamada birliğin sağlanması için, icra memurunun kusurundan kaynaklanan şikayetlerde vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği yönünde yasal düzenleme yapılabilir.
  2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı: Yargıtay’ın bu konuda bir içtihadı birleştirme kararı alması, uygulamadaki belirsizliği giderecek ve tüm mahkemeler için bağlayıcı bir çözüm getirecektir.

Sonuç

İcra memurunun muamelesini şikayet, alacaklı, borçlu ve üçüncü kişilerin haklarını korumak için önemli bir kanun yoludur. Ancak, şikayetin kabulü halinde vekalet ücretinin kim tarafından ödeneceği konusundaki belirsizlik ve farklı yargı kararları, uygulamada sorunlara yol açmaktadır. Bu sorunun çözümü için yasal düzenleme yapılması ve Yargıtay’ın içtihat birliği sağlaması gerekmektedir. Aksi takdirde, hakkaniyete aykırı sonuçlar doğmaya devam edecek ve adalete olan güven zedelenecektir.


Hukuki danışmanlık almak istemeniz halinde veya herhangi bir sorunla karşılaşmanız durumunda LegaPro Hukuk Bürosu olarak size yardımcı olabiliriz. Uzman Avukat haklarınızı korumanıza destek olacaktır. 📞 0507 606 15 14

🚨 Whatsapp’tan bize ulaşabilirsiniz! 🚨

https://legapro.net/

Benzer Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir