ce42c592 4233 4c76 8d0a 69ad10181f96 jpeg LegaPro Hukuk HİZMET TESPİT DAVASI VE ŞARTLARI

HİZMET TESPİT DAVASI VE ŞARTLARI

İçindekiler

Hizmet Tespit Davası Hakkında Detaylı Bilgi

Hizmet Tespit Davası Nedir?

Hizmet tespit davası, sigortalı çalışanların, işverenleri tarafından Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) bildirilmemiş çalışmalarını kanıtlamak amacıyla açtıkları bir dava türüdür. Bu dava ile sigortalılar, işverenlerinin yasal yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda, çalışma sürelerini ve prim gün sayılarını mahkeme kararı ile tespit ettirerek, haklarını koruma altına alabilirler.

Hizmet Tespit Davasında Davacı

Davacı, 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 4/a(1) maddesi kapsamında işçi sıfatına sahip kişidir. İşçinin vefat etmesi durumunda ise, mirasçıları hizmet tespit davasını hak düşürücü süre içerisinde açma hakkına sahiptir. Bu dava ile, işçinin sigortalı olarak çalıştığı sürelerin tespiti ve bu sürelerin SGK’ya bildirilmesi sağlanır.

Hizmet Tespit Davasında Davalı

Hizmet tespit davalarında davalı, yalnızca işveren olarak gösterilir. Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) dava re’sen ihbar edilir ve SGK, ihbar üzerine fer’i müdahil olarak davaya katılır. İşverenin eksik veya hiç bildirim yapmadığı hizmet sürelerinin tespiti, davanın temel konusudur ve SGK, bu süreçte tespit edilen eksiklikleri gidermekle yükümlüdür.

Zamanaşımı ve Hak Düşürücü Süre

Hizmet tespit davalarında zamanaşımı ve hak düşürücü süreler büyük önem taşır. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 86. maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre, sigortalılar çalıştıkları yılın sonundan başlayarak beş yıl içinde iş mahkemesine başvurarak hizmet tespiti talebinde bulunabilirler. Bu süre içinde başvuru yapılmaması durumunda, hak düşürücü süre dolmuş sayılır ve sigortalının dava açma hakkı sona erer.

Dilekçe Örneği ve Yargıtay Kararları

Hizmet tespit davası açmak isteyen sigortalılar için doğru ve eksiksiz bir dilekçe hazırlamak önemlidir. Dilekçede yer alması gereken temel unsurlar, davacının kimlik bilgileri, çalıştığı işyerine dair bilgiler, çalışılan süre ve işin niteliği ile birlikte kanıt niteliğindeki belgeler olmalıdır. Yargıtay kararları, bu tür davalarda emsal teşkil eden önemli hukuki dayanaklar sunar ve dava sürecinde nasıl bir yol izlenmesi gerektiği konusunda rehberlik eder.

Hizmet Tespit Davası Ne Kadar Sürer?

Hizmet tespit davalarının süresi, mahkemelerin iş yoğunluğuna, delillerin toplanma sürecine ve dava taraflarının tutumuna göre değişiklik gösterebilir. Ortalama olarak bu tür davalar, bir yıldan üç yıla kadar sürebilmektedir. Ancak, davanın karmaşıklığı ve mahkemelerin yoğunluğu bu süreyi uzatabilir.

Arabuluculuk ve Ceza Hesaplama

Son dönemde, işçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıkların çözümünde arabuluculuk yöntemi de uygulanmaya başlanmıştır. Arabuluculuk, tarafların uzlaşarak sorunlarını daha hızlı ve düşük maliyetle çözmelerini sağlamaktadır. Ayrıca, hizmet tespit davalarında işverenin eksik prim bildiriminden doğan cezaların hesaplanması da önem taşır. Ceza hesaplama işlemi, ilgili kanunlar ve SGK mevzuatına göre yapılmaktadır.

Hizmet Tespit Davasının Hukuki Sonuçları ve İşçinin Hakları: Prim Borcu ve Emeklilik

Hizmet tespit davası, sigortasız veya eksik sigortalı çalıştırılan işçilerin haklarını korumak için önemli bir yasal mekanizmadır. Dava sonucunda, mahkeme kararıyla işçinin çalışma süreleri ve prim gün sayısı tespit edilir. Peki, bu kararın ardından neler olur?

1. SGK’nın Yükümlülüğü:

Mahkeme kararı kesinleştikten sonra, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), kararda belirtilen çalışma sürelerini ve prim gün sayılarını dikkate almak zorundadır. Bu, işçinin emeklilik, sağlık hizmetleri gibi sosyal güvenlik haklarından yararlanabilmesi için önemli bir adımdır.

2. İşverenin Yükümlülükleri:

SGK, mahkeme kararına dayanarak işverene tebligat gönderir ve o döneme ait belgeleri verme ve eksik primleri ödeme yükümlülüğünü hatırlatır. Eğer işveren prim belgelerini vermezse, SGK re’sen (kendiliğinden) prim tahakkuk belgesi düzenler.

3. Prim Borcunun Ödenmemesi Durumu:

Eğer işveren, SGK tarafından tahakkuk ettirilen primleri ödemezse, mahkeme kararında belirtilen çalışma süresi işçinin emeklilik hesabına dahil edilmez. Bu durum, işçinin emeklilik hakkını elde etmesini geciktirebilir veya engelleyebilir.

4. İşçinin Hakları:

İşçinin, işverenin prim borcunu ödememesi durumunda, bu borcu kendisi ödeyerek emeklilik hakkını elde etme imkanı vardır. Ancak, Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 2006/3797 E. ve 2006/13179 K. sayılı kararında da belirtildiği gibi, işverenin ve SGK’nın ihmali nedeniyle işçi mağdur edilmemelidir. Bu nedenle, işçi, işverenden prim borcunu tahsil etmek için hukuki yollara başvurabilir.

Özet:

  • Hizmet tespit davası sonucunda, mahkeme kararıyla işçinin çalışma süreleri ve prim gün sayısı tespit edilir.
  • SGK, bu kararı uygulamakla yükümlüdür ve işverenden eksik primleri talep eder.
  • İşveren prim borcunu ödemezse, işçinin emeklilik hakkı etkilenebilir.
  • İşçi, işverenin prim borcunu tahsil etmek için hukuki yollara başvurabilir.

Hukuki Danışmanlık:

Hizmet tespit davaları ve sosyal güvenlik hakları karmaşık konulardır. Bu nedenle, bir avukattan hukuki danışmanlık almak, haklarınızın korunması ve sürecin doğru şekilde yürütülmesi açısından önemlidir.

Hizmet Tespit Davasının Tarafları: Kimler, Hangi Statüde Davaya Dahil Olur?

Hizmet tespit davası, sigortasız veya eksik sigortalı çalıştırılan işçilerin yasal haklarını korumak için açtıkları bir davadır. Bu davada taraflar, davacı, davalı ve fer’i müdahil olarak üç farklı şekilde yer alır.

a) Davacı Taraf:

Davacı taraf, sigortasız veya eksik sigortalı çalıştırılan işçidir. İşçi, çalıştığı süre boyunca sigorta primlerinin eksik yatırıldığını veya hiç yatırılmadığını fark ettiğinde, hizmet tespit davası açarak bu durumu mahkemeye taşıyabilir. Davacının amacı, çalıştığı sürelerin Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kayıtlarına geçirilmesini ve böylece emeklilik, sağlık hizmetleri gibi sosyal güvenlik haklarından yararlanabilmesini sağlamaktır.

b) Davalı Taraf:

Davalı taraf, işçinin sigorta primlerini yatırmakla yükümlü olan işverendir. İşveren, işçinin sigorta primlerini eksik yatırmış veya hiç yatırmamışsa, hizmet tespit davasında davalı olarak yer alır.

c) Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) – Fer’i Müdahil:

SGK, hizmet tespit davalarında doğrudan davalı olarak yer almaz. Ancak, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 4/2. maddesi uyarınca, bu tür davalarda SGK’ya resen (kendiliğinden) bilgi verilir ve SGK davaya “feri müdahil” olarak katılır. Fer’i müdahil, davada doğrudan taraf olmayan ancak davanın sonucundan etkilenecek olan ve bu nedenle davaya katılma hakkı olan kişidir. SGK, hizmet tespit davasının sonucundan etkileneceği için davaya fer’i müdahil olarak katılır ve mahkeme kararını uygulamakla yükümlüdür.

Önemli Değişiklik:

Daha önceki 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nda SGK da davalı olarak gösterilebiliyordu. Ancak, 2014 yılında yapılan yasal değişiklikle bu uygulama kaldırıldı ve SGK’nın davaya fer’i müdahil olarak katılması esas alındı.

Sonuç:

Hizmet tespit davasında taraflar, davacı işçi, davalı işveren ve fer’i müdahil SGK olarak belirlenir. Bu davaların doğru bir şekilde yürütülebilmesi ve hak kaybı yaşanmaması için hukuki destek almak önemlidir.

Hizmet Tespiti Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme: İş Mahkemeleri ve Asliye Hukuk Mahkemeleri

Hizmet tespiti davası, sigortasız veya eksik sigortalı olarak çalıştırılan işçilerin haklarını korumak için açtıkları önemli bir davadır. Bu davaların hangi mahkemede açılacağı, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nda belirtilmiştir.

Görevli Mahkeme: İş Mahkemeleri

5510 sayılı Kanun’un 86. maddesinin dokuzuncu fıkrası açıkça belirtmektedir ki, hizmet tespiti davalarına bakmakla görevli mahkemeler İş Mahkemeleri’ dir. Yani, hizmet tespiti davası açmak isteyen bir işçi, öncelikle işverenin merkezinin bulunduğu yerdeki İş Mahkemesi’ne başvurmalıdır.

İş Mahkemesinin Bulunmadığı Yerlerde Yetkili Mahkeme: Asliye Hukuk Mahkemesi

Eğer işverenin merkezinin bulunduğu yerde İş Mahkemesi yoksa, hizmet tespiti davası Asliye Hukuk Mahkemesi’ nde açılabilir. Bu durum, genellikle küçük ilçelerde veya İş Mahkemesi’nin kurulmadığı yerlerde yaşanabilir.

SGK Aleyhine Açılan Davalarda Yetkili Mahkeme

Hizmet tespiti davası, işverenin yanı sıra Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) aleyhine de açılabilir. SGK aleyhine açılan davalarda yetkili mahkeme, SGK İl Müdürlüğü’nün bulunduğu yerdeki İş Mahkemesi’ dir.

İşçinin Seçme Hakkı

5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu‘nun 5. maddesine göre, işçi, hizmet tespiti davasını işverenin merkezinin bulunduğu yerdeki İş Mahkemesi’nde veya işçinin çalıştığı işyerinin bulunduğu yerdeki İş Mahkemesi’nde açma hakkına sahiptir. Bu, işçiye dava açacağı mahkemeyi seçme hakkı tanır.

Hizmet Tespiti Davası Zamanaşımı: Beş Yıllık Hak Düşürücü Süre

Hizmet tespiti davası, sigortasız veya eksik sigortalı çalıştırılan işçilerin, çalıştıkları sürelerin Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kayıtlarına geçirilmesi ve emeklilik haklarının korunması için açtıkları önemli bir davadır. Ancak, bu davayı açmak için belirli bir süre sınırlaması vardır.

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 86. maddesinin 9. fıkrasına göre, hizmet tespiti davası açma hakkı, hizmetlerin geçtiği yılın sonundan itibaren beş yıl içinde kullanılmalıdır. Bu süre, hak düşürücü bir süredir, yani bu süre içinde dava açılmazsa hak kaybı yaşanır.

Hak Düşürücü Süre Nedir?

Hak düşürücü süre, belirli bir hakkın kullanılabilmesi için öngörülen süredir. Bu süre içinde hak kullanılmazsa, hak tamamen ortadan kalkar. Hizmet tespiti davası açma hakkı da bu tür bir hak düşürücü süreye tabidir.

Zamanaşımı Süresi ile Karıştırılmamalıdır!

Hizmet tespiti davasında zamanaşımı süresi değil, hak düşürücü süre söz konusudur. Zamanaşımı süresi, davanın her aşamasında ileri sürülebilirken, hak düşürücü süre sadece mahkeme tarafından resen dikkate alınır. Yani, davalı taraf hak düşürücü süreyi ileri sürmezse bile, mahkeme bu sürenin dolup dolmadığını kendiliğinden inceler.

Mirasçılar İçin Hak Düşürücü Süre

Sigortalının ölümü halinde, mirasçıları da hizmet tespiti davası açabilirler. Mirasçılar için hak düşürücü süre, sigortalının ölüm tarihinden itibaren başlar ve yine beş yıldır.

Hizmet Tespit Davalarında Hak Düşürücü Sürenin İstisnaları: Hangi Durumlarda Zaman Aşımı Yok?

Hizmet tespit davaları, sigortasız veya eksik sigortalı çalıştırılan işçilerin haklarını korumak için açtıkları önemli davalardır. Ancak, bu davaların açılabilmesi için belirli bir süre sınırlaması vardır. Bu süre, genellikle işçinin işten ayrıldığı yılın sonundan itibaren 5 yıldır. Ancak, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre bazı istisnai durumlarda bu süre işlemez ve dava açma hakkı zamanaşımına uğramaz.

Hak Düşürücü Sürenin İşlemediği İstisnai Durumlar:

  1. Müfettiş Tutanakları veya Raporları ile Çalışmanın Tespit Edilmesi: Eğer bir müfettişin düzenlediği tutanak veya raporlarda işçinin sigortasız çalıştığı tespit edilmişse, bu durum SGK’nın işçinin çalışmasından haberdar olduğu anlamına gelir ve hak düşürücü süre işlemez.
  2. Asgari İşçilik İncelemesi Sonucu Primlerin Tahsil Edilmesi: SGK tarafından yapılan asgari işçilik incelemesi sonucunda işverenden sigortalının primleri tahsil edilmişse, bu durumda da hak düşürücü süre işlemez.
  3. İşveren İmzalı Ücret Bordrosunda Prim Kesintisi: İşveren tarafından imzalanan ücret bordrosunda sigortalıdan sigorta primi kesildiği açıkça belirtilmiş, ancak bu primler SGK’ya yatırılmamışsa, hak düşürücü süre işlemez.
  4. Sigortalı Durumunda iken Memurluğa Geçme: İşçi, sigortalı çalışırken memurluğa atanmışsa, bu durumda da hak düşürücü süre işlemez.
  5. İşe Giriş Bildirgesi Verilmiş Ancak Bordro ve Prim Yatırılmamış Olması: İşverenin işe giriş bildirgesini zamanında SGK’ya vermiş olması, ancak bordro ve primleri yatırmamış olması durumunda da hak düşürücü süre işlemez.
  6. İşçilik Hakları Tazminatlarına İlişkin Kesin Hüküm Niteliğinde Yargı Kararı: Eğer aynı döneme ait işçilik hakları tazminatlarına (kıdem, ihbar tazminatı, ücret alacağı vb.) ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı varsa, hizmet tespit davası zamanaşımına uğramaz.

Önemli Not:

Bu istisnalar, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına dayanmaktadır ve her somut olayın koşullarına göre değerlendirilmesi gerekir. Bu nedenle, hizmet tespit davası açmadan önce bir iş hukuku avukatına danışarak durumunuzu değerlendirmeniz önemlidir.

Hizmet Tespiti Davası Açma Şartları: Haklarınızı Ararken Bilmeniz Gerekenler

Hizmet tespiti davası açabilmeniz için bazı yasal şartların yerine getirilmiş olması gerekmektedir. Bu şartlar, davanın kabul edilebilirliği ve başarılı bir sonuç elde edebilmeniz için önemlidir.

Hizmet Tespiti Davası Açma Şartları:

  1. İş Görme Borcunun Yerine Getirilmesi: Davacı olarak, işverenin işyerinde fiilen çalıştığınızı ve iş görme yükümlülüğünüzü yerine getirdiğinizi kanıtlamanız gerekmektedir. Bu, tanık beyanları, maaş bordroları, işyeri kayıtları gibi delillerle ispatlanabilir.
  2. Hizmet Sözleşmesinin Varlığı: Davacı ile davalı arasında yazılı veya sözlü bir hizmet sözleşmesinin bulunması gerekmektedir. Bu sözleşme, iş ilişkisinin varlığını ve şartlarını belirler.
  3. SGK Tarafından Tespit Edilmemiş Olması: Sigortasız veya eksik sigortalı çalıştırıldığınız durumun, daha önce Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından tespit edilmemiş olması gerekmektedir. Eğer SGK, bu durumu daha önce tespit etmiş ve gerekli işlemleri yapmışsa, hizmet tespiti davası açma hakkınız ortadan kalkar.

Hizmet Tespiti Davasında Deliller: İddianızı Güçlendirin

Hizmet tespiti davasında, çalıştığınız süreleri ve sigortasız veya eksik sigortalı çalıştırıldığınızı kanıtlamak için çeşitli deliller sunabilirsiniz. Bu deliller, hem yazılı belgeler hem de tanık beyanları şeklinde olabilir.

Yazılı Deliller:

  • Ücret Bordroları: Maaş bordroları, çalıştığınız süreleri ve aldığınız ücreti gösteren en önemli delillerden biridir.
  • Ücret Hesap Pusulaları: Özellikle yevmiye usulü çalışan işçiler için önemli bir delildir.
  • Gelir ve Gider Belgeleri: İşverenin gelir ve giderlerini gösteren belgeler, işçinin çalıştığı döneme ait ödemelerin yapılıp yapılmadığını ortaya koyabilir.
  • Yasal Defter Kayıtları: İşverenin yasal defterlerindeki kayıtlar, işçinin çalıştığı süreleri ve ödenen ücretleri doğrulayabilir.
  • Özlük Dosyaları: İşçinin işe giriş ve çıkış tarihlerini, çalışma saatlerini ve diğer bilgileri içeren özlük dosyaları da önemli bir delildir.
  • Sözleşmeler: İş sözleşmesi, işçinin çalışma koşullarını ve haklarını belirler. Ayrıca, taraflar arasında yapılan diğer sözleşmeler de (örneğin, ikramiye sözleşmesi) delil olarak kullanılabilir.
  • Noterden veya Kamu Kurumlarından Onaylanmış Belgeler: Noter tasdikli belgeler veya kamu kurumları tarafından düzenlenen belgeler (vergi levhası, faaliyet belgesi vb.), işverenin faaliyetlerini ve işçinin çalıştığı dönemi kanıtlamak için kullanılabilir.

Sözlü Deliller (Tanık Beyanları):

  • İş Arkadaşları: Aynı işyerinde birlikte çalıştığınız iş arkadaşlarınız, sizin çalıştığınız süreleri ve çalışma koşullarını doğrulayan tanıklık yapabilirler.
  • Diğer Tanıklar: Sizinle aynı dönemde aynı işyerinde çalışmayan ancak çalıştığınızı bilen kişiler de tanık olarak dinlenebilir.

Delil Sunarken Dikkat Edilmesi Gerekenler:

  • Delil Gücü: Mahkemeler, genellikle yazılı delillere daha fazla itibar ederler. Ancak, tanık beyanları da doğru ve inandırıcı olması halinde etkili olabilir.
  • Delil Niteliği: Sunulan delillerin, çalıştığınız süreleri ve sigortasız veya eksik sigortalı çalıştırıldığınızı kanıtlayacak nitelikte olması önemlidir.
  • Hukuka Uygunluk: Delillerin hukuka uygun yollarla elde edilmiş olması gerekmektedir. Aksi takdirde, deliller geçersiz sayılabilir.

Hizmet Tespiti Davası Ne Kadar Sürer?

Hizmet tespiti davalarının ne kadar süreceği, birçok faktöre bağlı olarak değişiklik gösterir. Mahkemenin iş yükü, davanın karmaşıklığı, tarafların delilleri ve savunmaları, bilirkişi incelemesi gerekip gerekmemesi gibi unsurlar, davanın süresini etkileyebilir.

Ancak, genel olarak Bursa’daki iş mahkemelerinde hizmet tespiti davalarının yaklaşık 1-2 yıl sürdüğü söylenebilir. Bu süre, davanın istinaf ve temyiz aşamalarına taşınması durumunda daha da uzayabilir.

Davayı Hızlandırmak İçin Neler Yapılabilir?

Hizmet tespiti davasının daha hızlı sonuçlanması için şunlara dikkat edebilirsiniz:

  • Eksiksiz ve Güçlü Delil Sunmak: Çalıştığınız dönemi ve sigortasız veya eksik sigortalı çalıştırıldığınızı kanıtlayacak güçlü deliller sunmak, davanın daha hızlı sonuçlanmasına yardımcı olabilir.
  • Uzlaşma Arayışında Olmak: Taraflar arasında uzlaşma sağlanması durumunda dava daha kısa sürede sonuçlanabilir.
  • Avukat Desteği Almak: Alanında uzman bir avukat, dava sürecinin daha hızlı ve etkili bir şekilde yürütülmesini sağlayabilir.

Hizmet Tespiti Davasında Arabuluculuk Zorunlu Değil

İş Kanunu’nda yapılan değişikliklerle birlikte, bazı iş davalarında dava açmadan önce arabuluculuk sürecine başvurmak zorunlu hale gelmiştir. Ancak, hizmet tespiti davası bu zorunluluğun dışında tutulmuştur.

Neden Hizmet Tespiti Davasında Arabuluculuk Zorunlu Değil?

Hizmet tespiti davası, işçinin geçmişe dönük sigorta primlerinin ödenmesi ve sigortalılık sürelerinin tespiti gibi konuları içerir. Bu tür davalarda, taraflar arasında uzlaşma sağlanması genellikle mümkün değildir. Çünkü işveren, geçmişe dönük prim ödemelerini kabul etmeyebilir veya SGK kayıtlarının düzeltilmesini istemeyebilir. Bu nedenle, hizmet tespiti davalarında arabuluculuk süreci etkili bir çözüm yolu olarak görülmemektedir.

Hizmet Tespiti Davasında Doğrudan Mahkemeye Başvurabilirsiniz

Hizmet tespiti davası açmak için öncelikle arabulucuya başvurmanıza gerek yoktur. Dava dilekçenizi hazırlayarak doğrudan yetkili İş Mahkemesi’ne veya Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurabilirsiniz.

Hizmet Tespiti Davasında Eksik Prim: İşçinin Hakları ve Yasal Yolları

İşverenlerin, çalışanlarının sigorta primlerini tam ve eksiksiz olarak yatırmaları yasal bir zorunluluktur. Ancak, bazı durumlarda işverenler bu yükümlülüklerini yerine getirmeyebilir ve sigorta primlerini eksik veya hiç yatırmayabilirler. Bu durum, işçilerin emeklilik hakları ve sosyal güvenlik hakları açısından ciddi sorunlara yol açabilir.

Eksik Prim Nedir?

Eksik prim, işçinin sigortalı olarak çalıştığı gün sayısının Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) eksik bildirilmesi veya prim ödeme gün sayısının eksik gösterilmesi durumudur. Bu durum, işçinin emeklilik için gerekli prim gün sayısını tamamlayamamasına ve emekli aylığının düşük hesaplanmasına neden olabilir.

İşçinin Hakları Nelerdir?

Eksik prim ödemesi durumunda, işçinin aşağıdaki hakları vardır:

  • Alo 170 İhbar Hattı: Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın Alo 170 ihbar hattını arayarak işvereni şikayet edebilirler. Ancak, bu yolla yapılan tespitler sadece son 1 yıla dönük olarak yapılabilir.
  • Hizmet Tespiti Davası: Eksik prim ödemelerinin tespiti ve SGK kayıtlarının düzeltilmesi için iş mahkemesinde hizmet tespiti davası açabilirler. Bu dava ile, işçinin çalıştığı tüm süreler için eksik ödenen primlerin işverenden tahsil edilmesi talep edilebilir.

Hizmet Tespiti Davası Açma Süresi

Hizmet tespiti davası açma süresi, hizmetlerin geçtiği yılın sonundan itibaren 5 yıldır. Bu süre hak düşürücü bir süre olduğu için, süresi içinde dava açılmazsa hak kaybı yaşanır.

SGK Bir Günlük Hizmet Tespiti Davası: Emeklilik Hakkınız İçin Mücadele

Birçok işçi, geçmişte çalıştığı işyerlerinde işe başlama bildirgeleri verilmiş olmasına rağmen sigorta primlerinin ödenmemesi nedeniyle emeklilik sürecinde sorunlar yaşamaktadır. Bu durum, emeklilik için gereken prim gün sayısının eksik olmasına ve emeklilik tarihinin gecikmesine yol açabilir.

1 Günlük Hizmet Tespiti Davası Nedir?

1 günlük hizmet tespiti davası, sigorta başlangıç tarihinin tespiti için açılan bir davadır. Bu dava ile, işçinin işe başladığı ilk günün sigortalılık başlangıcı olarak kabul edilmesi ve eksik primlerin ödenmesi talep edilir.

Yargıtay Kararları ve Önemi

Yargıtay kararları, 1 günlük hizmet tespiti davalarında önemli bir rol oynamaktadır. Yargıtay, işe başlama bildirgesinin verilmiş olması durumunda, sigorta primlerinin ödenmemiş olsa bile, işe başlama tarihinin sigortalılık başlangıcı olarak kabul edilmesi gerektiğini belirtmektedir. Bu kararlar, işçilerin emeklilik haklarını korumaları açısından büyük önem taşımaktadır.

Hizmet Tespiti Davası Nasıl Açılır?

1 günlük hizmet tespiti davası, işverenin merkezinin bulunduğu yerdeki İş Mahkemesi’nde açılır. Dava dilekçesinde, çalıştığınız işyeri, işe başlama ve çıkış tarihleri, işe başlama bildirgesinin verildiği ancak primlerin ödenmediği gibi bilgiler yer almalıdır. Ayrıca, dava dilekçesine işe başlama bildirgesi, tanık beyanları gibi deliller de eklenmelidir.

Hizmet Tespiti Davalarında Yargıtay Kararları: İşçi Haklarının Korunması ve Uygulama Birliği

Yargıtay kararları, hizmet tespiti davalarında emsal teşkil ederek hukuki uygulamada birlik ve tutarlılık sağlar. Bu kararlar, işçilerin haklarını koruyarak adil bir sonuca ulaşılmasında önemli bir rol oynar.

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/9977 E., 2023/9701 K.:

Bu karara göre, Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin sigortalı hizmet olarak kabul edilmesi için açılan davaların, hizmetin geçtiği yılın sonundan itibaren 5 yıl içinde açılması gerekir. Bu 5 yıllık süre hak düşürücü niteliktedir ve yönetmelikle belirlenen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalışmaları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar için geçerlidir.

YARGITAY HGK 2020/10-681 E. 2023/1086 K.:

Bu kararda, 1 Ekim 2008 tarihinden önceki dönemler için 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu, bu tarihten sonraki dönemler için ise 5510 Sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması gerektiği vurgulanmıştır. Hizmet tespiti davaları, hem prime esas kazançların hem de prim ödeme gün sayılarının tespitini içerir ve mahkeme kararları, eksik bildirgeler yerine geçen resmi belgeler niteliğindedir.

YARGITAY 10. HD 2022/6927 E. 2023/9824 K.:

Bu kararda, sahte sigortalılığa dayanan davalarda dahi, resmi belge ve yazılı delillerin bulunmaması halinde, tanık beyanları ve diğer delillerle hizmet tespiti yapılabileceği ifade edilmiştir. Mahkemenin, tarafların sunduğu delillerle yetinmeyip kendiliğinden araştırma yapması ve hizmet akdinin varlığını tespit etmesi gerektiği vurgulanmıştır.

YARGITAY 10. HD Esas: 2023/2441 Karar: 2023/9791:

Bu kararda, davacının yurt dışında Türk mevzuatına tabi bir işveren tarafından çalıştırıldığı durumda, hizmet tespiti davasını Türkiye’deki mahkemede açabileceği ve sigortalılık süresinin SGK tarafından değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.

YARGITAY 10. HD Esas: 2022/4111 Karar: 2022/8459:

Bu kararda, hizmet tespiti davalarının kamu düzeni ile ilgili olduğu ve özel bir duyarlılıkla ele alınması gerektiği vurgulanmıştır. Mahkemenin, tarafların sunduğu delillerle sınırlı kalmayıp, gerektiğinde kendiliğinden araştırma yaparak delil toplaması ve hizmet akdinin varlığını tespit etmesi gerektiği belirtilmiştir.

Hangi Durumlarda Hizmet Tespiti Davası Açılır?

Hizmet tespiti davası, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na göre aşağıdaki durumlarda açılabilir:

  1. Sigortasız Çalıştırılma: İşveren tarafından hiç sigortası yapılmamış veya sigorta başlangıç tarihi gerçeğe aykırı olarak bildirilmiş işçiler, hizmet tespiti davası açarak çalıştıkları sürelerin tespitini ve sigorta primlerinin ödenmesini talep edebilirler.
  2. Eksik Prim Ödenmesi: Sigortalı olarak çalıştığı halde, işveren tarafından SGK’ya eksik prim ödenen veya hiç prim ödenmeyen işçiler de hizmet tespiti davası açabilirler. Bu durumda, eksik ödenen primlerin tamamlanması ve sigortalılık sürelerinin düzeltilmesi talep edilir.

Hizmet Tespiti Davası Kimler Tarafından Açılır?

Hizmet tespiti davası, aşağıdaki kişiler tarafından açılabilir:

  • Sigortalı: Sigortasız veya eksik sigortalı çalıştırılan işçi, bizzat kendisi dava açabilir.
  • Sigortalının Hak Sahipleri: Sigortalı vefat etmişse, hak sahipleri (eşi, çocukları, anne ve babası) hizmet tespiti davası açabilirler.
  • Kanuni Temsilci: Reşit olmayan veya kısıtlı işçiler adına kanuni temsilcileri dava açabilir.

Hizmet tespit davası kaç yıl geriye gider?

Hizmet tespiti davası, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 86. maddesi gereğince 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerekmektedir. 5 yıllık sürenin başlangıcı, hizmetlerin geçtiği yılın sonundan başlar. Yani, örneğin 2019 yılında sigortasız çalıştırıldıysanız, 2024 yılının sonuna kadar hizmet tespiti davası açabilirsiniz.

Önemli Not: Hizmet tespiti davasında geriye dönük kaç yıl için hizmet tespiti talep edilebileceğine dair bir sınırlama yoktur. Örneğin, bir işçi 15 yıl boyunca sigortasız çalıştırılmışsa ve dava açma süresi içerisindeyse, 15 yılın tamamı için hizmet tespiti talep edebilir. Ancak, 5 yıllık hak düşürücü süre dikkate alınarak, sadece son 5 yıla ait hizmetlerin tespiti mümkün olacaktır.

Hizmet tespit davası ne kadar sürer?

1 günlük hizmet tespiti davası, diğer hizmet tespiti davaları gibi mahkemenin iş yüküne, davanın karmaşıklığına ve tarafların delillerine göre değişiklik göstermekle birlikte genellikle 6 ay ile 2 yıl arasında sürebilir.

Ancak, 1 günlük hizmet tespiti davalarında, sadece işe başlama tarihinin tespiti amaçlandığı için diğer hizmet tespiti davalarına göre daha hızlı sonuçlanması beklenir. Yine de, mahkemelerin iş yoğunluğu ve diğer faktörler nedeniyle dava süresi uzayabilir.

İşçi sigortasız çalıştığını nasıl ispatlar?

İşçi, sigortasız çalıştığını çeşitli yollarla ispatlayabilir. Bu yöntemler, hem yazılı belgeler hem de tanık beyanları gibi sözlü kanıtları içerir.

İspat Yöntemleri:

  • Tanık Beyanları: İşçiyle birlikte çalışan veya çalıştığını bilen diğer işçilerin, işyeri komşularının, müşterilerin veya diğer kişilerin tanıklıkları, sigortasız çalışmanın önemli bir kanıtı olabilir.
  • Belgeler:
    • Ücret Bordroları: İşçinin çalıştığını ve ücret aldığını gösteren en önemli belgelerdendir.
    • Banka Dekontları: Eğer işçiye ödemeler banka aracılığıyla yapılmışsa, banka dekontları da sigortasız çalışmanın kanıtı olabilir.
    • Özlük Dosyaları: İşyerinde tutulan özlük dosyaları, işçinin işe giriş ve çıkış tarihlerini, çalışma saatlerini ve diğer bilgileri içerdiği için önemli bir delil niteliği taşır.
    • İşyeri Kayıtları: İşyerinde tutulan diğer kayıtlar (vardiya çizelgeleri, iş takvimleri vb.) da işçinin çalıştığını gösteren deliller arasında yer alabilir.
  • Kamera Kayıtları: İşyerinde veya çevresinde bulunan güvenlik kamerası kayıtları, işçinin işyerinde bulunduğunu ve çalıştığını kanıtlayabilir.
  • Fotoğraflar: İşçinin işyerinde çekilmiş fotoğrafları da çalıştığının bir göstergesi olabilir.

Hizmet Tespit Davası ve Sigorta Hakları: Sıkça Sorulan Sorular (2024)

Hizmet tespit davası, sigortalı olarak çalıştığı halde sigorta primleri eksik yatırılan veya hiç yatırılmayan kişilerin, çalışma sürelerinin tespiti için açtığı bir davadır. Bu dava, emeklilik, kıdem tazminatı gibi sosyal güvenlik haklarının elde edilmesinde önemli bir rol oynar.

Hizmet Tespit Davası Hakkında Sıkça Sorulan Sorular:

  1. Hangi durumlarda hizmet tespit davası açılır?
  • Sigortalı çalışıldığı halde sigorta primlerinin eksik veya hiç yatırılmaması
  • Çalışma süresinin SGK kayıtlarında eksik veya hatalı görünmesi
  • İşverenin sigorta başlangıç tarihini yanlış bildirmesi
  • İşçinin sigortasız çalıştırıldığı dönemlerin tespiti
  1. Hizmet tespit davasında işverene ne kadar ceza verilir?

Hizmet tespit davasında işverene, tespit edilen sigortasız çalışma süreleri için idari para cezası verilir. Ceza miktarı, her yıl güncellenir.

  1. 1 günlük hizmet tespit davası ne kadar sürer?

Hizmet tespit davalarının süresi, davanın karmaşıklığına ve mahkemenin iş yüküne göre değişir. Ancak, genellikle birkaç ay içinde sonuçlanır.

  1. SGK geriye dönük kaç yıl inceleme yapar?

SGK, hizmet tespit davası kapsamında geriye dönük 5 yıla kadar inceleme yapabilir.

  1. SGK hizmet tespit davalarında zaman aşımı var mı?

Evet, hizmet tespit davası açma süresi, sigortasız çalışmanın sona erdiği yılın sonundan itibaren 5 yıldır.

  1. Hizmet tespit davası ile EYT’li olunur mu?

Hizmet tespit davası sonucunda sigortalılık süresi ve prim gün sayısı tamamlanırsa, EYT (emeklilikte yaşa takılanlar) kapsamında emeklilik hakkı kazanılabilir.

  1. 1999 öncesi çalıştığımı nasıl ispat edebilirim?

1999 öncesi çalışmaları, tanık beyanları, maaş bordroları, işyeri kayıtları, SGK’ya yapılan şikayetler gibi delillerle ispatlayabilirsiniz.

  1. Geçmişte sigortasız çalıştım ne yapmalıyım?

Geçmişte sigortasız çalıştıysanız, işvereninize başvurarak sigorta primlerinizin yatırılmasını talep edebilirsiniz. Eğer işvereniniz bu talebinizi yerine getirmezse, hizmet tespit davası açabilirsiniz.

  1. Hizmet tespit davası şahit yeterli mi?

Hizmet tespit davasında şahit beyanları tek başına yeterli olmayabilir. Diğer delillerle (maaş bordroları, işyeri kayıtları vb.) desteklenmesi gerekir.

  1. Hizmet tespit davasında ispat yükü kimde?

Hizmet tespit davasında ispat yükü, davacı işçidedir. İşçi, sigortalı olarak çalıştığını ve primlerinin yatırılmadığını kanıtlamak zorundadır.

  1. Hizmet tespit davası nasıl sonuçlanır?

Eğer mahkeme, işçinin sigortalı olarak çalıştığına ve primlerinin yatırılmadığına karar verirse, işverenin eksik primleri yatırmasına ve işçinin çalışma süresini SGK kayıtlarına işlemesine hükmeder.

  1. Kimler hizmet tespit davası açabilir?

Sigortalı olarak çalıştığı halde sigorta primleri eksik yatırılan veya hiç yatırılmayan tüm işçiler hizmet tespit davası açabilir.

  1. Tespit davası masraflarını kim öder?

Tespit davası masraflarını, davayı kaybeden taraf öder.

  1. Hizmet tespit davasını kazandıktan sonra ne yapılır?

Dava sonucunda mahkeme kararıyla birlikte SGK’ya başvurularak sigortalılık süresi ve prim gün sayısı güncellenir.

  1. Geriye dönük sigorta yapılabilir mi?

Hayır, geriye dönük sigorta yapılamaz. Ancak, hizmet tespit davası açarak geçmişe dönük sigortalılık süresi ve prim ödeme gün sayısı tespit ettirilebilir.

  1. 1998 giriş var, prim yok ne yapmalıyım?

1998 girişiniz varsa ve prim ödemeleriniz yoksa, hizmet tespit davası açarak çalışma sürelerinizi ve prim gün sayılarınızı tespit ettirebilirsiniz.

  1. İlk işe giriş tarihi önemli mi?

Evet, ilk işe giriş tarihi, emeklilik yaşının hesaplanmasında ve kıdem tazminatı hesabında önemlidir.

  1. İşe girişte 07 ne demek?

İşten çıkış kodu 07, “kendi isteğiyle fesih” anlamına gelir.

  1. Geriye dönük işe giriş kaç gün?

Geriye dönük işe giriş, hizmet tespit davası sonucunda mahkeme kararı ile yapılabilir.

  1. İşten çıkış nedeni 5 ne demek?

İşten çıkış nedeni 5, “belirli süreli iş sözleşmesinin sona ermesi” anlamına gelir.

  1. Eksik prim toplu ödenir mi?

Evet, eksik primler toplu olarak ödenebilir. Ancak, bu durumda gecikme cezası ve faizi de ödenir.

  1. Prim eksiğim var, ne yapmalıyım?

Prim eksiğiniz varsa, öncelikle işvereninize başvurarak primlerinizi yatırmasını talep edebilirsiniz. Eğer işvereniniz bu talebinizi yerine getirmezse, hizmet tespit davası açabilirsiniz.

  1. Toplu para yatırarak emekli olabilir miyim?

Hayır, toplu para yatırarak emekli olmak mümkün değildir. Emeklilik için belirli bir sigortalılık süresi ve prim ödeme gün sayısı şartı aranır.

  1. SGK prim satın alma var mı?

Hayır, SGK prim satın alma gibi bir uygulama yoktur.

  1. Geriye dönük prim ödeme var mı?

Hayır, geriye dönük prim ödeme yapılamaz. Ancak, hizmet tespit davası açarak geçmişe dönük sigortalılık süresi ve prim ödeme gün sayısı tespit ettirilebilir.

  1. Prim eksiği olan emekli olabilir mi?

Prim eksiği olanlar, eksik primlerini tamamlayarak veya borçlanma yaparak emekli olabilirler.

  1. Dışarıdan SGK prim ödeme ne kadar?

Dışarıdan SGK primi ödemek isteyenler, isteğe bağlı sigorta yapabilirler. İsteğe bağlı sigorta primleri, her yıl güncellenir.

  1. 4a isteğe bağlı sigorta kaç yıl ödenir?

4a isteğe bağlı sigorta, emeklilik için gerekli prim gün sayısı ve sigortalılık süresi tamamlanana kadar ödenir.

  1. Sigortamı kendim yatırmak istiyorum, ne kadar 2024?

2024 yılı için isteğe bağlı sigorta primleri henüz açıklanmadı. Ancak, önceki yıllara göre bir artış olması bekleniyor.

  1. Çalışmadan sigorta ödenir mi?

Evet, çalışmadan isteğe bağlı sigorta yaparak sigorta primi ödeyebilirsiniz.

  1. Kendi SSK’mı nasıl yatırabilirim?

Kendi SSK’nızı (4a sigortası), isteğe bağlı sigorta yaparak yatırabilirsiniz. İsteğe bağlı sigorta başvurusu, SGK’ya veya e-Devlet üzerinden yapılabilir.

  1. Son 7 yıl kuralı kalkacak mı?

Son 7 yıl kuralı, emeklilik için son 7 yılda hangi statüde çalışıldığına bakılan bir kuraldır. Bu kuralın kalkıp kalkmayacağı henüz belli değildir.

  1. Hiç çalışmayan biri emekli olabilir mi?

Evet, hiç çalışmayan biri, isteğe bağlı sigorta yaparak emekli olabilir. Ancak, bunun için belirli bir prim ödeme gün sayısı ve sigortalılık süresi şartını yerine getirmesi gerekir.

Bursa Hukuk Bürosu İle İletişime Geçin. LegaPro Hukuk Bürosu Olarak Yanınızdayız

Bursa İşçi Avukatı olarak, mağduriyetinizi gidermek ve haklarınızı korumak için size destek olmaktan mutluluk duyarız. Hizmet tespiti davası açmak istiyorsanız, hak düşürücü sürenin dolup dolmadığını kontrol etmek ve süreci doğru yönetmek için bir avukattan hukuki destek almanız önemlidir. Deneyimli avukatlarımızla iletişime geçerek detaylı bilgi alabilir, ücretlendirme hakkında bilgi alabilir ve hukuki süreçlerinizde profesyonel destek alabilirsiniz.

Benzer Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir